Page 37 - GENEL SANAT TARİHİ 9
P. 37
TARİH ÖNCESİ ÇAĞLAR VE ANADOLU SANATI
Mağarada MÖ 400.000’lere ait Paleolitik Çağ buluntuları arasında insan dişi fosili; fosilleşmiş
sırtlan, domuz, geyik ve mağara ayısı gibi hayvan izlerine rastlanmış; köpek, ayı ve bazı boynuzlu
hayvanlara ait kemikler bulunmuştur. Yarımburgaz Mağarası, Türkiye’de insan faaliyetleri ile
ilgili en eski buluntuları tabakalaşmış olarak vermesi açısından önemlidir (Görsel 2.14).
Yarımburgaz Mağarası’nda kıyıcı taşlar ve duvarında kırmızı toprak boya ile yapılmış iki
gemi tasviri bulunmuştur. Bu buluntu, burada yaşayan insanların denizcilikle uğraştığını
göstermektedir.
Görsel 2. 14: Kıyıcı taş aletler, Yarımburgaz Mağarası, İstanbul Görsel 2.15: Bızlar, Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Ankara
B) Karain Mağarası
Anadolu’da Yarımburgaz’dan hemen sonraya ait stratigrafik (katman bilim ya da tabaka bilim) nitelikte
buluntu veren en önemli yerleşim yeri; Antalya’nın 30 km kuzeybatısında, Antalya-Burdur kara yoluna
yakın bir yerde, denizden 450 m yükseklikte yer alan Karain Mağarası’dır. Bu mağara; yerleşiminin
korunaklı konumu, ağzının güneye açık oluşu ve geniş bir oturum alanının bulunması gibi özelliklerinden
dolayı her devirde insanların sığınabileceği bir alan olmuştur. Bu yerleşimde Alt Paleolitik Dönem’den
Roma Çağı’na değin süren 8 tabaka açığa çıkarılmıştır. Mağarada 1946 yılından beri yapılan kazılardan
bölgenin günümüzden 500.000 yıl önce de yerleşim alanı olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.
Neanderthal ve homo sapiens insan türlerine ait kemikler bulunan
mağara, dönemin en karakteristik yerleşimidir. Bulunan bizon,
geyik, at, domuz ve ayı kemikleri burada yaşayan insanların iyi
birer avcı olduklarına işaret etmektedir. Paleolitik Çağ’ın son
evresi günümüzden 40 bin ile 10 bin yıl öncesi dönem arasında
yaşanmıştır. Taş aletler şekillenmiş, kaba aletler yerini ince taş
aletlere bırakmaya başlamış ve bu dönemde alet yapan alet
kullanılmaya başlanmıştır (Görsel 2.15 ve 2.16). Kemikten yapılmış
iğne ve bız gibi aletler bu dönemin ürünüdür. Mağara duvarlarına
yapılmaya başlanan ilk duvar resimleri din, büyü ve sihirle karışık
bir av kültürünün ortaya çıkmaya başladığına işarettir.
İçerdiği bitki ve hayvan kalıntıları sayesinde Batı Akdeniz’in eski
çevresinin ortaya konmasında önemli rolü olan Karain ve etrafındaki
diğer mağaraların doğal ve kültürel özellikleri dolayısıyla karma sit
alanı olarak dünya miras listesine girmesi önerilmektedir. Karain
kazılarında fil, gergedan, su aygırı, yabani at, yabani keçi, koyun,
geyik, domuz, aslan, sırtlan ve panter gibi hayvanların fosil kemik
kalıntılarına rastlanmıştır.
Görsel 2.16: Taştan yapılmış kesici aletler,
Anadolu Medeniyetleri Müzesi, Ankara
35