Page 157 - TÜRK İSLAM SANATI 11
P. 157

Osmanlı Dönemi Sanatı



                        İstanbul’daki  Şehzade  Külliyesi  Kanuni  Sultan  Süleyman  Dönemi’nde,  1543-1548
                     yılları arasında, Mimar Sinan tarafından yapılmıştır. Kanuni Sultan Süleyman’ın genç yaşta
                     ölen oğlu Şehzade Mehmet için inşa edilen külliye; cami, türbe, medrese, imaret, tabhane,
                     mektep kervansaray ve muvakkithane gibi yapılardan oluşmaktadır. Külliyenin merkezini
                     oluşturan cami Mimar Sinan’ın çıraklık eseri olarak bilinmektedir (Görsel 6.16).




























                             Görsel 6.16:  ehzade Camii, İstanbul  Görsel 6.17:  ehzade Mehmet Türbesi, İstanbul
                        Cami dört köşeli plan üzerine inşa edilmiştir. Caminin orta bölümünü kapatan ana
                     kubbenin etrafında dört tane yarım kubbe ile birer küçük kubbe bulunmaktadır. Bütün
                     kubbeler kemerlere, kemerler de dört büyük fil ayağına (paye) oturtulmuştur. Bu hâliyle
                     kubbe  yüksek  tutulmuş  ve  caminin  mekânı  büyütülmüştür.  Camide  bir  iç  avlu  bulun-
                     maktadır ve bu avlunun ortasında kubbeli bir şadırvan vardır. İki adet ince minaresi bulu-
                     nan caminin süslemelerinde ise sadelik göze çarpmaktadır.
                        Camiden önce yapımı tamamlanan türbede kırmızı ve beyaz renkli taş kullanılmıştır.
                     Caminin yanında bulunan türbe, dilimli kubbeli sekizgen bir yapıdır (Görsel 6.17) ve
                     bütün  detaylarıyla  Şehzade  Mehmet’in  saltanat  hakkını  simgelemektedir.  Türbenin
                     kubbesi taç misali gövdeye oturtulmuş şekildedir. Türbenin içinde Şehzade Mehmet’in
                     sandukası dikkat çekmektedir. Sandukanın üzerinde ahşaptan yapılmış boş bir taht bulun-
                     maktadır.  Duvarlar  cenneti  andıran  değişik  çinilerle  süslenmiştir.  Mimar  Sinan  bütün
                     yarım kalmışlıkları bu eserde belirtmiştir. Kanuni’nin Sinan’a söylediği “Oğlumun adına
                     öyle bir eser yap ki o yaşadıkça şehzadem de yaşasın, o anıldıkça Mehmet’im de anılsın.”
                     sözünü günümüzde de aynen devam ettirmektedir.
                        Külliyenin arka tarafında yapılmış olan medrese, kubbeli revaklarla çevrili dikdörtgen
                     bir avlunun üç tarafını çeviren odalardan meydana gelmiştir. Medresenin güney kısmında
                     da dershane odası bulunmaktadır.
                        Caminin doğu tarafında, içerisinde mutfaklar bulunan ve cami ile bitişik durumda olan
                     bir imaret yer almaktadır. Kervansaray bir avlu etrafında iki blok hâlinde yapılmıştır.
                        İstanbul’un  önemli  külliyelerinden  birisi  de  Osmanlı  Klasik  Dönemi’nin  en  güzel
                     eserlerinden olan Süleymaniye Külliyesi’dir (1550- 1557). Mimar Sinan’ın kalfalık eseri
                     olan külliye, mimarlık tarihinin en büyük yapı topluluklarından birisidir. Cami merkez
                     alınarak  yapılan  külliyenin  içinde  on  beş  adet  yapı  bulunmaktadır.  Külliyede  Kanuni
                     Türbesi,  Hürrem  Sultan Türbesi,  Mimar  Sinan Türbesi,  medreseler,  darüşşifa,  imaret,
                     darülkurra (Kur’an kıraatının öğretildiği yer), muvakkithane gibi yapılar bulunmaktadır.
                        Süleymaniye  Külliyesi’nin  bulunduğu  yer  dik  bir  yamaçtan  meydana  gelmiştir.Bu
                     nedenle    yapının  temelleri  ve  arazinin  düzenlenmesi  çok  zaman  almıştır.  Bu  yüzden


                                                           154
   152   153   154   155   156   157   158   159   160   161   162