Page 187 - TÜRK İSLAM SANATI 11
P. 187
Osmanlı Dönemi Sanatı
Batılı anlayışla figürlü resmin ilk temsilcisi; müzeci, arkeolog ve Sanayi-i Nefise Mekte-
binin kurucusu bir Osmanlı aydını olan Osman Hamdi Bey; 20. yüzyılın son döneminde,
sanat ve kültür alanında yenileşme ve Batılaşma akımının öncüsü olmuştur. Son çağın en
seçkin siması ve gerçek anlamda uluslararası ün kazanmış bir sanatçımız olan Osman
Hamdi Bey 24 Şubat 1910 tarihinde İstanbul’da vefat etmiştir. Ölümü tüm yurtta ve dünya-
da derin bir üzüntü ile karşılanmıştır.
FARK EDİNİZ
İskender Lahdi, İstanbul Arkeoloji Müzeleri'nde bulunan en önemli eser
kabul edilmektedir.
1887 yılında Sidon kentinin krallar mezarlığında bulunmuştur.
Her ne kadar İskender Lahdi olarak anılsa da aslında İskender'e ait değildir. Sidon Kralı
Abdalonymos'a ait olduğu düşünülmektedir.
Lahdin ön yüzünde solda atının üzerinde İskender gösterilmiştir. İskender, Herakles
soyundan geldiğine inandığı için, başında Nemea aslanının postu ile tasvir edilmiştir Buna
ek olarak, kulağının yanında, Mısır tanrılarından Ammon'un simgesi olan koç boynuzu
görülmektedir. Lahdin üzerindeki bu tasvirden dolayı lahdin ismi İskender ile bütün-
leşmiştir. Aslında İskender Babil'de ölmüş ve cenazesi İskenderiye'ye gönderilmiştir.
Lahdinin de antropoid yani insan biçimli bir lahit olduğu bilinmektedir.
Lahdin gövdesinin uzun yüzlerinden birinde Persler ve Yunanlılar arasındaki bir savaş
sahnesi yer almaktadır. Yunanlılar ile Pers askerleri kıyafetlerinden kolaylıkla ayırt edile-
bilir. Yunanlılar kısa tunik veya pelerin giyerken, Pers askerlerinin geleneklerine göre
erkeklerinin yüz ve parmak uçları dışında bedenlerini açıkta bırakmaları yasak
olduğundan, pantolonlar birkaç kattan oluşan uzun kollu gömlekler ve başlarını saran
tiaralar giydikleri göze çarpmaktadır. Savaş sahnesinin İskender'in MÖ333 yılında
kazandığı, ona Fenike ve Suriye kapısını açan Issus savaşını temsil ettiği düşünülür. Bu
savaşın sonuçlarından biri de, lahdin sahibi olduğu sanılan Abdalonymos'un yazgısının
değişmesi ve bir süre sonra Sidon kralı olmasıdır.
Lahdin ikinci uzun yüzünde iki av sahnesi canlandırılmıştır. At ve arabalarla avlanmanın
Yakındoğu uygarlıklarına ait bir özellik olduğu, İskender'in de Fenike'de bu tür avlara
katıldığı bilinmektedir.
https://www.kulturportali.gov.tr/medya/fotograf/fotodokuman/3971/-iskender-lahdi
184