Page 25 - TÜRK İSLAM MUSİKİSİ 12
P. 25

İbni Sina'nın en-Necat isimli eserinde “el-Muhtasar fi İlmi’l-Musikâ”
            başlığını taşıyan bölümü, Mahmud Ahmed Hifni ve Robert Lach-
            mann tarafından “İbni Sina'nın Müzik Teorisi” adı altında Almanca
            tercümesiyle birlikte yayımlanmıştır.  İbni Sina ayrıca Risalefi’l-Huruf
            (Kahire 1933), Risale fi’l-Nefs, fi Beyan-ı Aksami’l-Ulumi’l-Hikemiyye
            ve’l-Akliyye, el-Kanun fi’t-Tıb, Kitabü’l-Levahık, el-Medhal ila Sınaa-
            ti’l-Musikâ adlı eserlerinde de musikiden bahsetmiştir. İbni Sina'nın
            musikideki ilmî seviyesi gerek kendi zamanında gerekse daha sonra-
            ki devirlerde birçok ilim adamının ilgi odağı olmuştur. İleri sürdüğü
            fikirler asırlar boyu musiki kuramcılarına rehberlik etmiştir. İbni Sina
            1037 yılında İran’ın Hemedan şehrinde ölmüştür.


                    OKUMA METNİ


                  İlk İslam musikişinaslarından olan İbni Sina müziği şu şekilde tarif etmektedir.’’Müzik bir-
              biriyle uyumlu olup olmadıkları yönünden sesleri ve bu sesler arasına giren zaman süreleri-
              ni, bir melodinin nasıl kompoze edildiğinin bilinmesi amacıyla araştıran matematiksel bir ilim-
              dir.’’ Tariften de anlaşılacağı üzere musikinin iki ana unsuru olan ses ve ritmi de yaratan yine
              Cenab-ı  Hak’tır  ve  bu  musiki  ancak  O’nu  hatırlattığı  oranda  güzelleşir.Hz.  Mevlana  da  bu
              meyanda "Musiki, Allah aşıkları için ruhun gıdasıdır zira onda sevgiliye yani Allah'a kavuş-
              ma  ümidi  mevcuttur."  buyurmaktadır.Ünlü  Batılı  müzisyen  Beethoven  ‘’Musiki,  insanı Al-
              lah’a en ziyade yaklaştıran şeydir ve bütün bilgilerin ve felsefelerin üstündedir.’’ demektedir.
              (http://www.musikidergisi.net/?p=1541, Hz. Peygamber Döneminde Musiki ve Türk Din Musikisin-
              de Hz. Peygamberi, Doç. Dr. Ahmet Hakkı Turabi)



            1.4.4.  Safiyyüddin Urmevi

                1216  yılında  günümüz  İran  sınırları  içerisinde
            yer alan Urmiye’de (Rızaiye) doğmuştur. Çocuk yaşta
            Bağdat’a giderek en önemli ilim merkezi olan Mus-
            tansırriye Medresesinde iyi bir öğrenim görmüştür.
            Edebiyat,  musiki,  matematik, Arap  dili,  tarih,  hat,
            münazara ve fıkıf ilimleri üzerine öğrenim yapmış-
            tır. Bağdat'ta son Abbasi halifesi olan Mutasım’ın sa-
            rayında baş müzisyen, kütüphane müdürü ve nedim
            olarak görev yapmıştır (Görsel 1.15). Müstansır Bil-
            lâh ve Müstasım Billâh dönemlerinde hattat ve mü-
            zisyenlerin en büyüğü olarak tanınan Safiyyüddin,
            kütüphanedeki görevinin yanı sıra zaman zaman sa-
            ray musikişinasları ile birlikte çalışmıştır. Urmevi’ye                          Görsel 1.15
            ait bir bestenin halife tarafından beğenilmesi üzeri-                   Safiyüddin Abdülmü'min
            ne halifenin meclislerinde bulunmuş ve ut çalmıştır.                   Urmevi'nin Kitâbü'l-Edvar
                1236 yılında Nasirüddin Tusi'nin tavsiyesi üzeri-                adlı kitabından sayfa örneği
            ne Kitabü'l-Edvar adlı eseri yazarak musiki sistemini
            açıklamıştır. Bir sekizlik aralığı (oktav) on yedi ses ara-
            lığına bölerek elde ettiği sistemi geliştirmiş ve perdeleri


                                                                                                          23
   20   21   22   23   24   25   26   27   28   29   30