Page 20 - RİTİM EĞİTİMİ VE HALK DANSLARI 11
P. 20
20. yüzyılda birçok davulun ve başka parçaların bir araya getirilmesiyle bateriler ortaya çıkmaya
başlamıştır. Bugün davullar orkestraların temelini oluşturmakta ve ritme yön veren çalgı olarak pek çok
müzik türünde kullanılmaktadır (Görsel 1.9).
Görsel 1.9: Bateri
Farklı ve yeni bir müzik türü olan cazla birlikte ritmin konumunun değişik bir niteliğe kavuştuğu
görülmektedir. Caz ve ardından gelen pop müziğinde ritim ve temponun belirleyici özelliği, ritmin önemini
artırmıştır. Cazın alt dallarından birçoğu vurmalı çalgıların farklı ritimlerine göre adlandırılmaktadır. Günü-
müz popüler müziğinde de vurmalı çalgıların önemi artmıştır. Yeni bir müzik türü olarak ortaya çıkan
hip hop, vurmalı çalgılar üzerine kurulmuştur.
Dans, insanın günlük yaşamındaki belli başlı hareket ve mimiklerin tekrarından doğmuştur. Dansın
köklerinin tarih öncesine dayandığı ve insanoğlunun yeryüzündeki yaşamı kadar eski olduğu bilinmekte-
dir. İnsanın fiziksel ve ruhsal durumunun bedene yansımasıyla pek çok hareket, dansın temel hareketleri
olarak ortaya çıkmıştır. Halk dansları; coşku, korku, açlık, kavga, karşı cinse kendini beğendirme, sevinç
ve zaferi anlatmaktadır. Bu amaçların yanına kötü ruhları kovmak, yağmur yağdırmak, fırtınaları dindirmek,
hastaları iyileştirmek, doğumu kutlamak, ölünün ardından yas tutmak gibi sebepler eklenmiş ve bu konuları
içine alan hareketlerle dans edildiği görülmüştür. İnsanların ve toplumların günlük ihtiyaçları değiştikçe
zaman içinde dans da gelişim göstermiş, amaçları ve uygulama alanları değişmiştir. İyi hasat almak, ava
gitmeden önce güç toplamak, bir hastalık salgını baş gösterince ondan korunmak gibi sebeplerle çeşitli
danslar geliştirilmiştir. Bu hareketler amacına uygunluk gösterir şekilde şu bedensel şekillerden oluşmuştur:
av ve savaş öncesi cesaret toplamak için büyük ve güçlü adımlar, şimşekleri dindirmek için kendisinden
daha kudretli gördüğü bu doğa olayına karşı daha pasif ve küçük hareketler, yağmur yağmasını dilediği
zaman gökyüzüne açılmış kollar, ektiği ürünün iyi sonuç vermesini beklediğinde toprağa uzanan ve onu
işleyen hareket biçimleri…
İnsanoğlu, zamanla yapılan kurallı hareketlerin etkisinin artması ile kendi bedeninden çıkan ses-
lerle danslara eşlik etmiştir. Düşüncelerini vücut hareketleri ile ifade edebilen insanlar, doğada gördüğü
eylemleri taklit ederek ve ritmik hareketlerle kendilerine göre uyarlamaya başlamışlardır. Bu hareketle-
ri yaparken kendi bedenlerinden ve davullara vurarak elde ettikleri ahenkli seslerden yararlanmışlardır.
Danslar; el çırpma, vücudun çeşitli yerlerine vurma, nefes alıp verme, ayak vurma hareketleri gibi ritme
dayalı hareketlerle güçlendirilmiştir. Böylelikle toplumlar, bedenin yanı sıra dansın en önemli ögesi olan
ritmi keşfetmiştir. Ritmi keşfetmeleri, birlikte aynı hareketleri yaparak bu hareketlerin hafızada kalmasında
da kolaylık sağlamıştır. İlk insanların göçebe olmaları, tüm yaşantılarıyla beraber danslarını da etkilemiştir.
Bu döneme ilişkin kalıntılarda ve mağara resimlerindeki görsellerde daha çok ağaç ve hayvan taklitlerinin
yansımalarının dans figürleri üzerinde etkili olduğu görülmüştür. Doğal güçleri kontrol etmeye başlayan in-
sanların yaşamındaki değişim, danslarının konularını da etkilemeye başlamıştır. Yerleşik toplum düzenine
geçen insanın yaşam şekli değişime uğramıştır. Zamanla inşa edilen barınaklar, bitki liflerinden elde edilen
1. ÜNİTE etkili olmuştur. Bu durum insan davranışlarına, öz güvenlerinin gelişmesine, insanın kendini bedensel ifade
kumaşlar, gelişmiş av silahları gibi gelişmeler, doğanın insan üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmada da
18