Page 798 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 798
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10 Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
CEVAP ANAHTARLARIAP ANAHTARLARI
CEV
pardım. Tabi ki ayak uydurmaktan kastım, kendi benliğini ç) İç mekânda Genel Ağ bağlantısının olduğu bilgisayarlar mut-
unutup başka biri olmak demek değildir. Yoksa yaşadıkları- laka olurdu. Gençlerin en çok rağbet ettiği youtuberlar, sanat-
mız, gördüklerimiz elbette ki bizim hayata karşı bakışımızı da çılar, karikatüristler vb.ni sohbet öncesinde veya sonrasında
etkileyecektir. sohbete katılmak üzere davet ederdim. Arada bir yetenekli
Yeni girdiğim çevreye karşı çok temkinli yaklaşırdım. Bu ne- gençlerin yeteneklerini gösterebilecekleri ve seslerini duyu-
denle farklı ortamlara kolay kolay giremem. İnsanlara karşı rabilecekleri ortamlar sağlardım. Gençlerin hangi yazarı veya
mesafeli oluşumun bunda etkisi vardır diye düşünüyorum. şairi daha çok okuduklarıyla ilgili bir anket yapardım.
c) Evet, gereklidir. Çünkü değişim, var olan düzenin bozulması Etkinlik No.: 191
demektir. İnsanın sahip olduğu düzenli bir hayatı varken bunu
bozmaya, farklı görünmeye çalışmaya da gerek yoktur. Eldeki 1. Genç kız iyi bir dostunu kaybetmiş, kötü bir çocukluk geçirmiş-
imkânlarla, kurduğu düzende ilerlemek çoğu kez en doğrusu tir. İnsanlarla iletişimi her zaman kötüdür. Dolayısıyla bunlar-
olabilir. dan dolayı hiçbir şeyi beğenmeyen bir insan hâline gelmiş olabi-
Hayır, gerekli değildir. Çünkü değişime açık olmak gerekir. lir. Hayatı boyunca yaşadığı olumsuz olaylar onun kötümser bir
Her yenilik bir değişimdir. Bu nedenle insanlar yeniliklere bakış açısına sahip olmasına neden olmuştur. Böylelikle her şeyi
açık olmalıdır. Ancak bununla kastedilen her yeniliğin olduğu eleştiren ve hiçbir şeyden memnun olmayan bir hayat görüşü ki-
gibi benimsenmesi değil bize, kişiliğimize, benliğimize uygun şiliğinin bir parçası hâline gelmiştir.
olan neyse onun kabul edilmesidir. Taklit olmaması, insanın 2. Ona, insanlara inanmasını, onları sevmesini söylerdim. İnsan-
üstünde eğreti durmamasıdır önemli olan. lara verdiği sevgi karşılıksız olursa mutluluğunun kat be kat ar-
2. Ata Bey’i, bu konuda haklı buluyorum. Çünkü insanların zaman tacağını belirtirdim. Arkadaşlarıyla sosyal faaliyetlere katıldığı
içerisinde değişimi elbette normaldir. Hayatta her şey değişime takdirde hayatının değişeceğini anlatırdım. Çünkü mutluluğun
mahkûmdur. Değişmeyen tek şey, değişimin kendisidir. Ancak bu insanın kendi elinde olduğunu ve mutlu olduğu takdirde hayata
kadar kısa bir sürede bambaşka biri olmak; beklentilerini, istek- bakış açısının pozitif yönde değişmesiyle başarılı bir insan olaca-
lerini, zevklerini vb. tamamen değiştirmek biraz şaşırtıcı ve kor- ğını ifade ederdim.
kutucu olabilir. Bu nedenle Ata Bey’in bu şaşkınlığı gayet normal 3. Hâkim bakış açısını kullanırdım çünkü roman karakteri olum-
karşılanabilir. suz bir bakış açısına sahiptir. Hâkim bakış açısını kullandığım
3. Eserde pek çok şey değişirdi, adeta eser bambaşka bir hâl alırdı. takdirde bu karakterle gerektiği zaman sohbet edebilir hatta ge-
Öncelikle olay kahramanlarında bir değişiklik olacağını düşünü- rektiğinde ona yol gösterebilirim.
yorum. Çünkü Ayşen bu lüks mekânlarda değil de küçük bir ka- Gözlemci bakış açısını kullanırdım çünkü romandaki karakter
sabada olsaydı önceki hayatının pek de değişeceğini sanmıyorum. olumsuz bir bakış açısına sahip olduğu için onunla diyaloğa gir-
Aynı zamanda çevresindeki insanlar da kendisi gibi olacağı için mek istemezdim. Olayları dışarıdan izleyerek karakterin davra-
(Hayatında bir Berin Hanım olmayacaktı mesela) hayatında bir nışlarını sadece okura aktarır, yorumu da okuyucuya bırakırım.
şeyler değişmeyecekti. Bu durum elbette olayları da etkileyecektir. 4. Genç kız buraya geldi. Bütün ümitlerinin ve isteklerinin gerçek-
Çünkü kişilerin içinde bulunduğu mekân, çevre, birlikte yaşadık- leşeceğini düşünüyordu. Hayatı adeta her gün yeniden büyük bir
ları insanlar olayları doğrudan etkiler. mutlulukla başlıyordu.
5. Genç kız iyimser bir bakış açısına sahip olsaydı hayatı olumlu
Etkinlik No.: 190
yönde değişir arkadaşları ve aile çevresi ile mutlu bir hayat sü-
1. O dönemin insanlarının daha iç içe yaşamaları, komşuluk iliş- rerdi. Yaşadığı olaylar olumsuz sonuçlansa bile bunlardan ders
kilerinin daha samimi olması, teknolojisinin bu kadar gelişmiş alır, iyimser olduğu için bu durumun kendisini üzmesine izin
olmaması itibariyle insanlar sohbetlerle, kitap okuma ve dinle- vermezdi. Böylelikle daha mutlu bir hayatı olurdu.
meyle vakit geçirebiliyorlardı. Ancak geçim kaynaklarının deği- 6. Aslında yaşadığımız olayların tamamının iyi ya da kötü olması
şimi, şehirleşme oranının artması ve teknolojinin ilerlemesiyle kişilerin bakış açılarının ne yönde olduğuyla ilgilidir. Olumsuz
günümüzdeki eğlence ve zaman geçirme kültürü teknolojinin düşünürsek “Her şey kötü, berbat, kimse beni sevmiyor.” gibi
yönlendirmesine açık hâle geldi. kelimelerle ifadelerle kendi kendimizin enerjisini düşürürüz.
2. a) Dış mekânı kitap veya kitapları çağrıştıracak şekilde yapılan- Ancak her şeye olumlu yönden bakarsak işlerimizin yolunda git-
dırırdım. Dış mekân için canlı renkler seçer ve mekânın çev- tiğini, küçük sıkıntılar dışında sorunlarımızın olmadığını görü-
resinde ağaçlar ve çiçekler olmasına özen gösterirdim. rüz. Sadece bakış açımız bir şeyi iyi veya kötü yapar. Metinde de
İç mekânda eski ve yeni edebiyatçıların sözleri, eserleri veya genç kız her olaya kötümser baktığı için mutsuz olmuş, kendine
fotoğraflarının olduğu zengin bir bölüm yapardım. Tavan- olumsuz düşünceler yüklemiştir. Olaylar kendisiyle ilgili olmadı-
ların yüksek olmasını sağlardım. Kapının hemen girişinde ğı hâlde bütün sıkıntıların kendisiyle ilgili olduğunu düşünmüş
Nasrettin Hoca, Karagöz, Keloğlan vb.nin ahşaptan yapılmış ve olayların kötü yönlerini kendi derdi gibi görmüştür.
heykelleri olurdu. Gösteriler için küçük bir sahne, sunum için
perde yaptırırdım. Rahat oturulacak otantik oturma yerleri Etkinlik No.: 192
seçerdim vb. 1. Metinde kahraman anlatıcı olayı doğrudan yaşayan, olay örgü-
b) Haftanın iki günü (biri tatil günü olmak üzere) edebiyat soh- sünün içinde olan birisi olduğu için daha sıcak, samimi ve inan-
betleri düzenlerdim. Bu sohbetlerin de akşam yemeğinden dırıcı olmasıyla okuyucuya daha yakındır. Bu anlatıcı, kendi dil
sonra dinlenme, eğlenme ve nitelikli vakit geçirme amaçlı ve üslubunu kullanır, birinci tekil kişi ağzıyla konuşur. Kahra-
saat 19.00 ile 23.00 arası düzenlerdim. Bu zaman dilimini in- man anlatıcı; kendi yaşadıkları, bildikleri, duydukları ve hisset-
sanların çalışma saatlerini dikkate alarak belirlerdim. tiklerini öne çıkarır. Bu da metnin anlaşılırlığını ve akıcılığını
c) Edebiyat sohbeti yapacak kişinin sohbetiyle insanları dinlen- olumlu yönde etkiler.
direbilecek, donanımı ve bilgisiyle insanları etkileyebilecek, 2. Hayatta her şeye toz pembe baktığımız çocukluk… Belki de ha-
okuma kültürü edinmiş ve farklı fikirleri bir entelektüel kim- yatımızın en güzel yılları çocukluk yıllarımızdır. Bazen çocuklu-
likle karşılayabilecek kişilerden olmasına dikkat ederdim. Bu ğa geri dönmek, anımsayınca gülümsediğimiz tatlı anılarla dolu
sohbetlerin amacı insanların edebiyattan zevk alabilmelerini, harika yıllara... Çocukluk dönemi, ömrümüz boyunca hatırladı-
hayata bakış açılarını geliştirmeyi, nitelikli ve keyifli vakit ge- ğımız, tekrar yaşamak istediğimiz anılarımızla doludur.
çirmelerini sağlamak olduğundan sohbet ortamına öncülük
edecek kişinin de nitelikli özelliklere sahip olması gerekir. 3. Katılıyorum. Çünkü gülümseyen insanın ruhu yüzüne yansır.
796