Page 803 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 803

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10



                                                CEVAP ANAHTARLARI
             Etkinlik No.: 207                                 rünmesini sağlar. Romanın görme duyusuna da hitap etmesini
                                                               sağlayarak hem kendini hem de metni adeta yeniden var eder.
             1.  Piskopos’un Jean Valjean’ı affedişi beklenmeyen bir davranıştır.   Bence romanlar senaryolaştırılarak sinema filmi hâline getiril-
                Bu durum karşısında Jean Valjean, Piskopos’un bu davranışın-  memelidir. Bu durum, okurun hayallerinin istilasıdır.
                dan çok etkilenmiş ve sürekli kendisini iç konuşmalarıyla sorgu-
                lamaya koyulmuştur. Bu sözle Piskopos’un davranışı karşısında   b) Yüzüklerin Efendisi uyarlamasını çok beğendim. Çok katman-
                ruhunun çaresizliğinin ne kadar fazla olduğunu dile getirmiştir.  lı bir metin olan Yüzüklerin Efendisi’nin senaryosu yazılırken
             2.  Piskopos’un Jean Valjean’ı affedişi yüce gönüllülüktür. Piskopos   romanın aslına temelde sadık kalınmış. Büyülü, fantastik bir
                                                               dünyanın kapılarını açan roman, etkileyici görseller eşliğinde
                bu hareketi ile ona dürüst ve doğru olmayı öğreterek onu kazan-  izleyiciye ulaşıyor.
                mak istemiştir.
                Piskopos’un yerinde ben olsaydım Jean Valjean’a aynı şekilde   Etkinlik No.: 209
                davranır onu kazanmayı tercih ederdim.
                Piskopos’un yerinde ben olsaydım Jean Valjean’a bu şekilde dav-  1.  O dönemin Rusya’sındaki yoksul insanların yaşadıklarını ger-
                ranmazdım. Çünkü başkasın ait bir şeyi sormadan almak yanlış   çekçi bir biçimde yansıtmış. Makar’ın odanın kirası, eşyaların
                bir davranıştır. Bu yaptığının ne kadar yanlış olduğunu anlaması   fiyatı ile ilgili yaptığı küçük hesaplar; çay için para ayırmayı
                için onun cezalandırılmasını isterdim.        bile sözü edilecek kadar ciddiye alması; Varvara’nın günün her
             3.  Dürüst olan insanlar, güvenilirdir ve doğru bir şekilde hareket   saatinde çalışmak zorunda olması küçük insanların yaşam mü-
                eder. Hiçbir zaman çıkar gözetmez, yalan söylemezler. Dürüst-  cadelesinin gerçekçi yansımalarıdır. Bunları bizzat yaşamayan
                lük sayesinde insanlar güven kazanır. Bu da toplumda suç oranı-  bir kişinin en azından tanık olmamış bir kişinin bu denli küçük
                nın azalmasını ve güven ortamının oluşmasını sağlar.   ayrıntılarla gerçekçi sahneler çizmesi güç.
             4.  Jean Valjean, Piskopos'un evinden ayrıldıktan sonra sürekli ola-  2.  a) Makar Alekseyeviç, çayı sevmemesine üstelik ona verecek
                rak yaşadıklarını düşünür ve kendisini sorgular vaziyettedir.  ekstra bir parası olmamasına karşın sırf görüntü olsun diye
             5.  Evet, ders çıkarmıştır. Çünkü Piskopos’un kendisini cezalandır-  herkes içiyor diye çay içiyor.
                mak yerine affedişi karşısında sarsılmış ve kendisini sorgulama-  b) Kendini olduğundan farklı göstermeye çalışsa da insan her
                ya başlamıştır. Bu sorgulamalarının kendisine doğru kararlar   sabah kendisiyle kalkıyor, akşam kendisiyle yatıyor. Yani ki-
                aldırması gerekir.                              şinin  kendisinden  kaçma  olanağı  yok.  Bu  nedenle  kendini
                Hayır, ders çıkarmamıştır. Çünkü insanlar alışkanlıklarından   farklı gösterme çalışması sonu hayal kırıklığı olacak, insanı
                hemen vazgeçemezler.                            kendinden uzaklaştıracak bir çaba.
                Ben yazar olsaydım romanda Jean Valjean’ın hayatının geri ka-    İnsanlar genelde toplumun dayattığı bir görsellik algısını be-
                lanını şu şekilde devam ettirirdim: Jean Valjean, Piskopos’un   nimsediklerinde böyle davranıyorlar. Toplumsal baskı bireyi
                evinden ayrılıp kendisini sorguladıktan sonra hayatını düzene   kendinden uzaklaştırıyor, bunun sonu bireysel-psikolojik çö-
                sokmak için bazı kararlar aldı. Artık daha dürüst ve doğru bir   küntüye ve hatta toplumsal çöküntüye kadar varabiliyor.
                hayat yaşamaya karar verdi. Yaşadığı yere dönüp ailesiyle birlikte   3.  Makar  Alekseyeviç,  kendisi maddi  sıkıntı çekmesine  karşın
                mutlu, huzurlu bir hayat sürdü.               Varvara Dobroselova’ya bir sözüyle çiçek alıyor, kısıtlı parasına
             Etkinlik No.: 208                                karşın bonbon şekeri yolluyor. Varvara da parasızlık çekmekte-
                                                              dir. Ancak o da Tereza adındaki kadına para vermiştir. Yani iki
             1.  a) Oldukça etkilidir. Realiteden, gerçeklerden hareket edilerek   karakter de içinde bulundukları zor yaşam koşullarına rağmen
                  yazılan metinlerin okura dokunuşu daha etkilidir. Gerçekle   şikâyet yerine kendilerinden daha zor durumda olanlara yardım
                  teması güçlü konular, yazarın da ifade gücüyle birleştiğinde   eli uzatmaktadır.
                  çarpıcı olabilir. Bu anlamda kimi metinler tarihe tanıklık ko-  4.  Eserin okur tarafından sevilmesine, ödül alarak dikkat çekmiş
                  nusunda oldukça başarılıdır. Bu türden eserler, tarihi ve insan   olmasına, ilgi çekici bir konuya ve karakter(ler)e sahip olma-
                  doğasını anlamada önemli birer kaynak durumuna gelebilir.  sına, sinemaya uyarlanmasında avantaj sağlayabilecek anlatım
                  Asıl başarı, yazarın konuyu kendi süzgecinden geçirerek   tekniklerine sahip olmasına, üslup ve atmosferin sinemaya ak-
                  hayal gücüyle işleme biçiminedir. Yaşanmış olaylardan yola   tarılabilecek özellikte olmasına vb.
                  çıkılmasının  eserin  yankı  uyandırmasına  katkısı  olduğunu
                  düşünmüyorum.                             Etkinlik No.: 210
                b) Eserin inandırıcılığı artar. Anlatıcı anlatmak istediğini çok   1.  Metin kolay okunuyor, halka okuma sevgisi kazandırması bu
                  boyutlu aktarma olanağı bulur. Eseriyle -amacı olmasa bile-   yönüyle doğaldır. Servetifünun dönemindeki dil anlayışının
                  toplumsal ve tarihsel gerçeklikleri yansıtır. Bu tanıklık, eserin   yansımaları da var çünkü bugün kullanılmayan bazı kelimeler
                  -konu bazında, kültürel derinlik bazında- zenginliğini arttırır.  göze çarpıyor. Seçkin insanların konu edilmesi, kökş, yalı gibi
             2.  Olumlu yönde bir etkisi olacaktır. Çünkü insanlar şahit olduk-  mekânların seçimi yine bu anlayışın yansımalarıdır. Karakter-
                ları durumları, kişilerin tutumlarını olumlu şekilde aynalayabi-  lerdeki duygusallık olay örgüsünün gelişimine yansımış.
                lirler. Metin okumaları da birer yaşam tecrübesi sayılabilir. Bu   2.
                anlamda dünyanın çeşitli bölgelerinde kanayan yaraların dile   Evet. Yazarın ruh hâli ile ilgili çıkarımlarda bulunabiliriz. Çünkü
                getirilmesi, o çeşit acımasız eylemlerin benzerlerinin yapılma-  eserlerinde yazarların ruh hâlleri hakkında ipuçları yer alır. Ya-
                ması  konusunda  bir bilinç  geliştirilmesine  yardımcı  olacaktır.   zarın yaşamındaki insanlardan ve kendinden yola çıkarak eser
                Sanatın iyileştirici gücü, daha adil bir dünya kurulmasında il-  verdiği düşünülebilir. Bu metinde de yazar romantik kişiliğini
                ham olacaktır.                                kahramanlarında yansıtmış olabilir.
                İnsanların davranış değişikliğine gitmeleri çok zordur. Hele hele   Hayır. Eserden yazarla ilgili çıkarımda bulunamam. Çünkü ya-
                bir kitapta yaşananlardan ilham alarak olumlu davranışlar sergi-  zar ne kadar inandırıcı yazarsa yazsın bu metinler kurmaca me-
                lemeleri ihtimaline inanmak gerçekçi değildir.  tinlerdir. Kahramanlar üzerinden sanatçının kişiliğine varmam
                                                              kolay değil o yüzden.
             3.  a) Sinema resim, edebiyat, müzik, tiyatro gibi sanat dallarının
                  bir bileşkesi gibidir. Edebiyat ve sinema birbirini güçlü şekilde   3.  Yazar aşırı duygusal ve romantik biridir. Duygusallığı metinde
                  besleyen sanat dallarıdır. Sinema güçlü bir bağını romalarla   olayların akışını etkilemiştir. Necdet’in çektiği acı yaşamını ta-
                  kurmuştur. Her ikisi de çok ayrıntılı, uzun öyküler anlatır.   mamen alt üst etmiş, hayatını ele geçirmiştir. Annesiyle birlikte
                  Sinema, bizi tesiri altına alan romanların farklı formlara bü-  yaşamdan kopmuş bir şekilde yaşamaktadır.

                                                                                                   801
   798   799   800   801   802   803   804   805   806   807   808