Page 813 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 813

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10


                                                CEVAP ANAHTARLARI
                 Yok!                                      2.   KELİMENİN FARKLI
                 Senin şehirde tanıdıkların çoktur.               ANLAMLARI          ÖRNEK CÜMLE
                 Hele bir anlayalım akıllı mıdır, anarşik midir, neyin nesidir bu   Görülmesini sağlamak.  Fransız hokkabaz içeriye girip perdeyi
                 adam?                                                         açtırdıktan sonra çeşitli oyunlar gös-
                 Eylem Cümleleri:                                              termişti.
                 Demem o ki bu deli dedikleri oğlan pek deliye benzemiyor.   Birini veya bir şeyi işaretle  Vitrindeki oyuncağı parmağıyla
                 Halis Ağa’nın foyasını çıkarırsan sen çıkarırsın ortaya.  belirtmek.  gösterdi.
                 Bir yol onlara danışsan, akıl öğreten çıkar elbet.   Belirtmek, anlatmak.  Bu söz onun iyi niyetini gösteriyor.
               b) Olası Cevaplar:
                 Yüklemi eylem olan cümlelerde bir olay/hareket bildirilir. Ad   Kanıtla inandırmak.  Bunun böyle olduğunu size göstere-
                                                                               ceğim.
                 cümleleri ise çoğunlukla varlık/durum bildirir.
                                                               Herhangi bir biçimde de-  Gerçekleri çarpıtarak gösteriyor.
             3.  Çoğunlukla seslenme bildiren ifadelerin sonunda kullanılmıştır.   ğerlendirmeye yol açmak
               Bir tiyatro metninin sergilenmesinde ses boyutu da öne çıkacağı   İstenilen veya söyleni-  Bu çocuğa bir kişinin bile anlayış
               için duygu ve seslenişlerin vurgusunu belirginleştirmiştir.   len bir şeyi hoşgörüyle   gösterdiğini sanmam.
                                                               karşılamak.
             Etkinlik No.: 250
                                                           3.  Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır ve yoruma açıktır.
             1.  Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır ve yoruma açıktır.   Muhtemel cevaplar şöyle olabilir:
                Muhtemel cevaplardan birisi şöyle olabilir: fena hâlde kızmak:   dili tutulmak: Elmas'ın dili tutulmuştu, çıt çıkarmadan bakıyor-
                küplere binmek, babam kardeşimin yaptıklarını görünce küplere   du sadece.
                bindi. Her dediğini yapmak: bir dediğini iki etmemek, onu öyle   ağzı açık kalmak: Dillere destan İstanbul nezaketini o evde gör-
                severdim ki bir dediğini iki etmezdim.        düm, ağzım açık kaldı.
             2.  Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır ve yoruma açıktır.   hayrete düşmek: Vaktiyle sen bile bu soğukkanlılığım karşısında
                Muhtemel cevaplardan birisi şöyle olabilir:   hayrete düşmüştün.
                a) Kızmak,    "Dakikalar  geçtikçe  sakinleşiyor, sakinleştikçe de   küçük dilini yutmak: Kadıncağız beni bu hâlde görünce az kal-
                  için için kızıyor, üzülüyordum."            sın küçük dilini yutacaktı.
                b) Mecaz: "Tüm güzel ve yüce şeylere bayılırım. Doğuştan duy-
                  gusalımdır ben."                          Etkinlik No.: 252
                Deyim: Her kan gördüğünde  ayılıp bayılıyordu.  1.  Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır ve yoruma açıktır.
                                                              Muhtemel cevaplardan biri şöyle olabilir: Metinde “dile getir-
             3.  Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır ve yoruma açıktır.   mek” kelime gruba yerine “anlatmak” sözcüğünü kullanabilir-
                Muhtemel cevaplardan birisi şöyle olabilir: İlk  paragraf kolay   dim. “Feyz almak” kelime grubu yerine de “etkilenmek” kelime-
                anlaşılıyor. Öğrenci ikinci paragrafı kendi kelimeleri ifade ede-  sini kullanabilirdim. Çünkü bu sözcükler yazılışları farklı da olsa
                cektir. Örneğin: Çok dolaşımca ayaklarım şişmişti ben de bir   altı çizili kelime gruplarıyla aynı anlamı taşırlar.
                sandalyeye koydum onları. Okulların yiyecek ve diğer ihtiyaçla-
                rını aldıktan sonra çeşitli haberleşmeler yapıyordum sonda biraz   2.
                için rahatlıyordu işte bu zamanlarda ancak biraz dinlenebiliyor-  Kelime  Eş Anlamlısı  Cümle İçinde Kullanımı
                dum.                                                             “Mevkide gözüm yok, tek istediğim
                                                               Makam  Mevkii
             4.  Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır ve yoruma açıktır.     hayallerimi gerçekleştirmek.”
                Muhtemel cevaplardan birisi şöyle olabilir: Ancak ve fakat söz-  Mebus  Milletvekili  “Milletvekillerinin milleti temsil hakkı
                cükleri.                                                         olduğunu herkes bilir.”
             5.  Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır ve yoruma açıktır. Muh-  Meçhul  Bilinmeyen  “Ödevini yapıp yapmadığı bilinmiyor.”
                temel cevaplardan birisi şöyle olabilir:                         “Ne  şanslıyım  sonunda  ben  kazan-
                1. Nesnelerin sıcaklık, soğukluk, sertlik, yumuşaklık vb. nitelik-  Talih  Şans  dım.”
                  lerini derinin altındaki sinir uçları aracılığıyla duymak, değ-
                  mek, el sürmek, temas etmek:   Bir elektrik zilinin düğmesine
                  dokunduk.                                3.  Bu sorunun cevabı öğrenciye bırakılmıştır ve yoruma açıktır.
                2.  Almak, kullanmak, el sürmek: Buğdaydan, bulgurdan ne varsa   Muhtemel cevaplardan biri şöyle olabilir: Evet, ocak kelimesi
                  kimse dokunmuyor, daha zor günlere saklıyordu.    cümledeki bağlamına göre farklı anlamlarda kullanılabilir. Ör-
                3.  Sağlığını bozmak: Bu yemek bana dokunur. Bu hava dokundu.  neğin “Ocağın önünde oturup yanan ateşe bakardık.” cümlesin-
                                                              de ocak kelimesi şömine anlamına gelir. “Annem evden çıkarken
                                                              ocağı söndürmeyi unutmuş.” cümlesinde ise bu kelime; ısı vere-
             Etkinlik No.: 251
                                                              rek üzerine konan maddeleri ısıtan, pişiren alet anlamına gelir.
             1.  Bu cümlede “saat” kelimesi yerine “vakit/zaman” kelimesi kul-  4.  “Gönül tahtına oturmak” ifadesinin karşılık bulduğu duygu çok
                lanılabilir ve cümle, “Tiyatrodaki fıstıkçı ve gazozcuların halkın   sevilmektir. Baş tacı etmek, el üstünde tutmak deyimleri aynı
                gürültüsüne karışan sesleri içinde oyun vakti/zamanı geldi.” şek-  duyguyu karşılayan benzer deyimlerdir.
                linde yazılabilir. Ancak “−Saatleriniz ileri gitmiş, oyuna daha beş
                dakika var diyor!” cümlesindeki “saat” sözcüğü yerine “vakit/  Etkinlik No.: 253
                zaman” kelimesini kullanmak mümkün değildir. Çünkü  keli-
                meler, tek başlarına iken de bir anlam ifade ediyor olsalar bile   1.  Muhtemel cevaplar şöyle olabilir: "İnsanlar yaşadıkları olayları
                asıl anlam ve değerlerini kullanıldıkları cümleyle yani bağlamla   ve durumları unutmamak için anılarını yazma gereği duymuş-
                kazanır. Bu sebeple “saat” kelimesi, 1. cümledeki kullanımında   tur.", "Önemli bir mevkide olduğu ve önemli olaylara tanıklık et-
                belli bir zaman dilimini karşılarken 2. cümlede zamanı ölçen alet   tiği için olayları ve insanları kendi cephesinden anlatarak tarihe
                anlamını yüklenmiştir.                        bırakmayı düşünmüş olabilir.", "Kendisini çok önemsediği için


                                                                                                   811
   808   809   810   811   812   813   814   815   816   817   818