Page 49 - FELSEFE 11 BECERİ TEMELLİ ETKİNLİK KİTABI
P. 49

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                                         FELSEFE  11     20

            2.ÜNİTE >MS 2. YÜZYIL-MS 15. YÜZYIL FELSEFESİ  Kazanım: 11.2.3. Örnek felsefi metinlerden hareketle MS 2. yüzyıl-MS 15. yüzyıl filo-
                                                       zoflarının felsefi görüşlerini analiz eder. a) St. Augustinus’un “İtiraflar” adlı
             Alan Becerileri: Felsefi Okuryazarlık
                                                       eserinden alınan veya derlenen bir metinden hareketle filozofun “Tanrı ve
             Genel Beceriler: Eleştirel Düşünme Becerisi  evren” ile ilgili görüşlerinin irdelenmesi sağlanır.
             Etkinlik İsmi                       TANRI VE EVREN                                   120 dk.
             Amacı      St. Augustinus’un “İtiraflar” adlı eserinden alınan veya derlenen bir metinden hareketle filozofun “Tanrı           Bireysel
                        ve evren” ile ilgili görüşlerini analiz edebilme.

             Yönerge    Aşağıdaki metnin incelemesini yapınız.



                  !      Etkinliği gerçekleştirmek için
                          “Ekler” bölümünde verilen
                           “Metin İnceleme” başlıklı
                             yönergeyi takip ediniz.





                                                            luluktur. Mutluluk ise ancak Tanrı’yı kavrayarak, onun
                                                            buyruklarını anlayıp yerine getirerek elde edilir. Tan-
                                                            rı’yı anlamak, buyruklarını kavramak, izlemek, bizim
                                                            Tanrı’ya ulaşmamızın tek yoludur ve Tanrı’ya ulaşmak
                                                            da Augustinus için mutluluğa ulaşmaktan başka bir
                                         Tanrı iyidir ve    şey değildir. Hem hakikatin bilgisi mutluluğa ulaş-
                                                            manın gerekli koşulu olur hem de hakikat mutlulukla
                                         yarattıkların-     aynı şey hâline gelir. Bu düşünceler aracılığıyla Augus-
                                                            tinus; hakikat, mutluluk ve Tanrı arasında bir özdeşlik
                                         dan çok daha       kurar. Bu özdeşlikler şu sözlerde ifadesini bulur:
                                         değerlidir.              “Tanrı’m nasıl oluyor da seni arıyorum? Çün-
                                                                  kü Tanrı’m seni aradığımda aslında mutlu ya-
                                         Kötülük irade            şamı arıyorum. Ruhumun yaşaması için seni
                                         zayıflığından            arayacağım. Çünkü bedenim ruhum sayesin-
                                                                  de, ruhum da senin sayende yaşıyor. Herkesin
                                         kaynaklanır.             mutluluğu aradığı doğru değil mi, peki biricik
                                                                  mutluluk olan sende mutluluklarını aramak
                                                                  istemeyenler acaba gerçekten mutlu olmak is-
                                                                  temiyorlar mı? ...
                                                                  Bütün insanlara mutluluğu hakikatte (gerçek-
                                                                  te) mi yoksa yanlışta (yalanda) mı bulmak is-
                                                                  terdiniz diye soruyorum; bu soruma hepsi evet
            Görsel 2.14: Augustinus                               mutluluğu hakikatte bulmak isteriz derler. Bu
                   ugustinus’un din ile felsefe arasında kurduğu   mutluluk da hakikatin ta kendisi, ışığım ve yü-
                   bu bağdan dolayı, “İnanç ve akıl, bilginin zo-  zümün esenliği olan senden doğar Tanrı’m. Bu
             Arunlu iki ögesidir.” Hakikatin kendisi Tanrı,       mutluluğu herkes ister, evet bu biricik mutlulu-
             hakikati bize sunan da İsa ve onun Kutsal Kitap’ta-  ğu herkes ister, hakikatten gelen bu mutluluğu
             ki sözleri olduğundan hakikate sahip olabilmek için   herkes ister. (...) Mutluluğu tanımayı nereden
             bunlara inanmak, inanırken de kavramak gerekir.      öğrendiler, hakikati tanıdıkları yerden değil mi?
             Thilly’nin de belirttiği gibi “Tüm Hristiyanlık çağının   Aldatılmak istemediklerine göre hakikati de se-
             ruh yapısı, bilmeye değer tek bilginin Tanrı ... oldu-  viyorlar demek, bununla da mutluluğu seviyor-
             ğu şeklinde özetlenebilecek Augustinusçu görüş”ten   lar; bu da hakikatten çıkan sevinçten başka bir
             oluşur.                                              şey değildir, böylelikle zorunlu olarak hakikati
             Ama bilgi, Augustinus’a göre yalnızca kendisi için   de sevmiş oluyorlar ...”
             aranmaz. Hakikate ilişkin bilgi, mutluluğun gerekli                      (Augustinus, “İtiraflar”)
             koşullarından biri olduğu için aranır. Augustinus’a
             göre bütün insan etkinliklerinin en uçtaki amacı mut-



                                                                                                    47
   44   45   46   47   48   49   50   51   52   53   54