Page 428 - Türk Dili ve Edebiyatı 12 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 428

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 12


                                                CEVAP ANAHTARLARI

             Etkinlik No.: 51                                  bir vicdana da sahiptir. Vicdani duyguların gelişmesine, en az
                                                               öz güven ve başarı kavramlarına verilen önem kadar değer ve-
             1.  En  mutlu  toplumlar  bireylerinin  başkalarına  fayda  sağlayan   rilmelidir.
                davranışlar sergilediği toplumlardır. İyilikler yaparak insanları
                sevindirmek, sevinç veya acıların paylaşımı, üzüntülerin yerine   Etkinlik No.: 53
                yürekten gelen gülüşleri getirmek mutlu bir toplum oluşturmak
                için yeterlidir. Toplumsal mutluluğun artırılması için bu tutum-  1.  a) Olası cevap: Tarık Dursun K.’nin geçmişinden yola çıkarak
                ların benimsenip devam ettirilmesi ve “herkes için” düşüncesi-  hikâyelerini oluşturduğu söylenebilir. Çünkü okuduğumuz
                nin benimsenmesi gerekir. Bu düşünce toplumsaldır.  hikâyesini okul yıllarındaki hatıralarından yola çıkarak ka-
                                                                leme almıştır. Bu hatırasını hikâyeleştirirken sınıf içerisinde
             2.  Günlük hayatta bazen güzel anlar yaşarken bazı durumlarda da   yaptıkları bir deneyden hareketle konuyu gökyüzüne, bu-
                sıkıntılı günler yaşarız. Bu sıkıntılı günlerde kişi, hüznün her du-  lutlara, uçurtma uçuran bir çocuğa, oradan da büyüklerin
                rağını ayrı ayrı geçip sonunda sevinçlere ulaşıp zafer kazanır. İç   çocuklara bakışı ile çocukların büyüklere bakışına getirerek
                sesimizi yönetip iç huzuru yakalamalı ve bu dönemlerin geçici   insan ilişkilerine değinmiştir. Gerçekten de bu kısa hikâyede
                olduğunu düşünmeliyiz. Sıkıntılı dönemleri doğru adımlarla sa-  bile farklı konuları bir bütünlük içerisinde vermeyi bilmiştir.
                bırla atlatmalı, sevinçlere kucak açmalıyız.   b) Olası cevap: Olumlu yönde etkilediğini düşünüyorum. Çün-
             3.  "Sessizliğin ağması" demek sessizliğin yükselmesi, artması de-  kü hikâye, bir çırpıda okunup bitmekte; âdeta şiir gibi akıcı
                mektir. Sessizlik, günlük hayatımızdaki rutin koşuşturmalar için-  bir şekilde okunabilmektedir. Ayrıca kısa oluşu, metni ay-
                de bizi farklı dünyalara götürür. Bu durumda sessizliğin verdiği   rıntılardan uzaklaştırmakta;  okuyucunun sıkılmasına fırsat
                huzurla baş başa kalıp zihnimizin duyabileceği, hissedebileceği   vermemektedir.
                anlara şahit oluruz.                        2.  Olası cevap:  Eserin etkileyiciliğini artırdığını düşünüyorum.
             4.  İnsan, sessizlik anında kendi düşünceleriyle baş başadır. Sessizlik   Çünkü geçmiş, insanda her zaman bir merak uyandırır ve insan
                esnasında kişi hayalleriyle baş başa kalır, yaratıcılık ruhu gelişir.   bu merakla herhangi bir eseri daha bir zevkle okuyabilir. Ayrıca
                Kişi, günlük rutinlerden, karmaşalardan çıkıp kendisiyle bağ kurar.   cümlelerin kısa ve kelimelerin okuyucunun uzak olmadığı gün-
                Bir zorlukla karşılaştığında sessiz kalarak daha hedefe odaklı, soru-  lük konuşma dilinden seçilmesi eserin anlaşılırlığını da artırır.
                ya tam ve ihtiyacı gideren cevaplar verir. Bazen sessizlik anı, insa-  Çünkü her okuyan onda kendinden bir şey bulabilir, eseri daha
                nın ani hareket etmesine veya yanlış kararlar almasına engel olur.   rahat anlamlandırabilir ve özümser.
                                                            3.  Olası  cevap:  Yazar  aslında  burada  hem  bir  öz  eleştiri  hem  de
             Etkinlik No.: 52
                                                              toplumsal bir eleştiri yapmıştır.  Çünkü gerçekten de toplumsal
             1.  Suya bırakılmış kuru bir dal parçasında bile yeşeren bir filiz   yaşamda kimi zaman çocuklara yukarıdan bakma, onları kü-
                umuttur. Kupkuru bir dalın azıcık bir suyla canlanması, insanı   çük görme eğilimine rastlanır. Nedense onların da herhangi bir
                hayata karşı cesaretlendirebilen bir dönüştür. Doğa, her daim   konuyla ilgili düşüncelerini beyan edebilecekleri göz ardı edilir.
                döngüsünü sürdürüyor. Bu durum insanda bütün başarısızlık-  Çoğu kez herhangi bir durumda onların istekleri ve fikirleri so-
                ların,  hüzünlerin sonuna  bir  kıvılcım  ekleyebilme umudunu   rulmaz, büyüklere ayak uydurmaları beklenir. İşte böyle bir du-
                uyandırıyor. Bir tohum emek harcayarak, sabrederek toprağın   rumda insan, kendisini o çocuğun yerine koyup da onun gözüyle
                üstüne çıkar. Doğanın döngüsü bize fırsatların önümüzde oldu-  kendine baktığında yaptığının yanlış olduğunun farkına varabilir.
                ğunu, onlara ulaşmak için gayret göstermemiz gerektiğini anla-  Kısacası yazar, bu cümleleriyle empati kurmanın önemini vurgu-
                tır. Her sabah güneşin doğuşuyla yeni bir güne uyanırız. Engel-  lamak istemiştir.
                leri aşmak için hâlâ zamanımızın olduğunu anlarız.   4.  Olası cevap:  Hikâyeci ya da genel anlamıyla sanatçı insanlar,
                                                              eserlerini üretirken etraflarında akıp giden yaşama, sıradan in-
             2.  a) Eğer Elif farklı bir tutum sergileseydi ömrünün bir bölümünde
                  yerinde saymış olacaktı. Elif için asıl kayıp da bu olurdu. Elif ve   sanlardan daha dikkatli bakarlar. Küçük ama önemli ayrıntıları
                  diğer bütün insanlar yaşama içgüdüsüne sahiptir. Bu güdü biz-  yakalamak için dikkatlerini had safhada kullanırlar. Eserlerinde
                                                              bu ayrıntılardan verimli ve yoğun biçimde faydalanırlar.
                  leri ayakta tutan, yaşamın devamlılığını sağlayan güçtür. Ba-
                  şımıza ne gelirse gelsin, ne yaşarsak yaşayalım hayatın devam   Etkinlik No.: 54
                  ettiğini deneyimleyeceğiz.
                b) Elif doğadaki işaretleri doğru okumuştur. Tıpkı doğa gibi mü-  1.  Zamanı "bir kuş misali" ifadesiyle anlatırız çoğu zaman. Zaman
                  cadeleci bir kızdır, yoluna devam eder. Hayal kırıklıkları Elif’i   hızlıca geçer gider yanımızdan. O kadar hızlı akar ki insan sadece
                  biraz yavaşlatır sadece, hayatını yaşamaktan alıkoymaz. Elif   anılarıyla kalır. Metinde de anılarından bahseden bir kahraman
                  iyimserdir. Geleceğe dair umutludur. İyimserlik, azim ve  karar-  vardır.
                  lılık Elif’in acılarını yenmesine yardımcı olacak özellikleridir.  2.  Olası cevap:
             3.  Bir ağacın, köklerini yanına dizilen beton parke taşlarının ara-  Evet, yazarın öyküleri için anı-öykü denebilir. Yazar geçmişte
                sına uzattığını görmüştüm. Parke taşları arasında kendine bir   yaşadıklarını  öykülerine  aktarmıştır.  Okuduğumuz  metin  için
                yol bulmuştu. Bulunduğu koşula ayak uydurmuş ve yaşamına   anı-öykü özelliğine sahip denebilir. Yazar, çocukluğuna ait anı-
                devam etmişti. İşte bu umuttur. Her canlı çevresindeki koşulla-  ları anlatır gibi yazmış metni. İlk gençlik yıllarındaki arkadaşıyla
                ra uyum sağlar ve bu sayede varlığını sürdürür. Herkesin kendi   yaşadıkları ve hayalleri metnin temelini oluşturmaktadır.
                koşullarında umudunu var edebileceğine ve bir çıkış yolu bula-  Hayır, böyle bir duruma sebep olmaz. Öykülerin yaşanmış olma
                bileceğine inancım tam.                       ihtimali de vardır. Yaşanan olaylar zaten bu türün özellikleri ile
             4.  Bedenimiz isteğimiz dışında da çalışan, kasları ve sinirleri barın-  aktarılır. Yazarın öykülerinde de böyle bir durum vardır. Bunlar-
                dıran bir sistemdir. Yaşama güdüsü, insan dışındaki canlıların   dan dolayı bana göre metin anı-öykü değil, öyküdür.
                da sahip olduğu itici, motive edici bir etken. Söz gelimi kuşlar   3.  Bir eserin yabancı dillere çevrilmesi, edebiyat dünyasında önem
                hayatta kalabilmek için millerce yol kat eder. İnsan vahşi yaşam-  kazanması sonucunda olur. Beğenilen ve önem arz eden eser-
                da hayatta kalabilmek için bugün sahip olduğu yeteneklerini   ler yabancı dile çevrilir. Eserlerin filme çekilmesi de yazarın ve
                geliştirmiştir. Dilerim bireyler yaşama güdüsü ile kendi yaşam   eserin tanınması açısından önemlidir. Eserleri yabancı dillere
                hakkını korurken başka canlıların yaşam hakkını ihlal etmez.   çevriliyor, filme çekiliyorsa bu da yazarın başarılı olarak kabul
                İnsan, yaşamını sürdürürken başka hayatlara zarar vermeyecek   edilmesinde etkendir.


                                                                                                   427
   423   424   425   426   427   428   429   430   431   432   433