Page 432 - Türk Dili ve Edebiyatı 12 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 432
Ortaöğretim Genel Müdürlüğü TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 12
CEVAP ANAHTARLARI
4. Şair eskiden aşk hastalığı olarak bilinen veremin çaresini Lok- konusunda cömerttirler. Çocukların duygusal zekâları da çok
man Hekim’in dahi bulamadığını söyler ve Lokman Hekim’i ha- gelişmiştir. Sezgileri çok kuvvetlidir. Doğruları anlar ve uy-
tırlatır. Anlatılanlara göre o, hikmet ve hekimliğin piri ve sem- gulamak isterler. Çocuk hayatın meyvesidir, yaşama tat katar.
bolü olarak bilinir. Üçüncü dizede Aslı ile Kerem halk hikâyesini Hayatın neşesidir. Çocukların baktıkları yerden dünyaya bak-
ve dördüncü dizede İbrahim peygamber kıssasını hatırlatmak- mak bir zenginliktir. Bu nedenle de Cahit Irgat savaşa karşı bir
tadır. Bunun nedeni az sözle çok şey anlatmaktır. Anlatılmak tutum sergilerken masumiyetin gerçek sahibi olan çocukların
isteneni uzun uzadıya anlatmak yerine bir iki sözcükle bir olay, dilinden duygularını, korkularını, isteklerini dile getirmiştir.
durum, şahıs, inanış ya da atasözüne işaret edilir. b) Çocuklar en çok korktukları, acı çektikleri anlarda ya anne-
5. Şiirin teması aşktır. Şair bu temayı ele alırken aşkın gücünü ve lerine ya da güvendikleri bir kişiye seslenirler. Şairimiz için
etkisini göstermek için kimi insanlarda beşerî aşk kimi insanlar- bu sığınak annesidir. Annesinin evladını koruma içgüdüsü ile
da ise ilahi aşk olarak tecelli ettiğini okuyucuya anlatmak iste- hareket edeceğini bilir. Anne şikayetlerini anlatacağı, sorun-
mektedir. Şiirden alınan Sebep bazı Leyla, bazı Şirin’di./Hat’rım larını çözerken arkasında duracağını bildiği kişidir. Savaşın
için yüce dağlar delindi. dizelerinde ilahî aşkın kahramanların- ürkütücülüğü karşısında annenin koruyuculuğu şairi rahatla-
dan Leyla ile Mecnun’a ve beşerî aşkın sembollerinden biri olan tır. Güvenli bir liman olarak gördüğü annesine sığınır. Savaşı
Ferhat’ın Şirin için dağları delmesine atıfta bulunulmaktadır. başlatan ve sürdürenlerin acımasız dünyasından çocukluğuna,
İlahimle Mevlana’yı döndürdüm./Yunus’umla öfkeleri dindirdim. anneye koşar.
dizelerinde ise ilahî aşkın temsilcileri Mevlana ve Yunus Emre’ye c) Söyleyici hem anneye hem de dolaylı olarak tüm okurlarına
atıfla aşkın ilahî boyutundan söz edilmektedir. ve savaşlara onay verenlere seslenerek, oyuncak olsa bile, top-
ları, tankları, tüfekleri istemediğini dile getiriyor. Çocukların
Etkinlik No.: 68
içindeki sevgi cevherini yaşatmak istiyor. Çünkü savaşlara son
1. Ahmet Haşim, gündüzü gerçekleri gösterdiği için sevmez. Ak- verebilecek olanlar insanlardır. Tüm insanlara barışçıl bir dün-
şamı ve geceyi, renk zenginliğinden dolayı gerçek dünyadan ya hayal ettiğinin mesajını vermektedir.
uzaklaştıran bir duyguya sahip olduğu, çirkinlikleri gizlediği, 2. Dağların arasında bazen çağlayan bazen de usul usul akan bir
hayallere yönlendirdiği için sever. Kuşlar yuvalarından çıkarak akarsu olmak isterdim. Çünkü zaman zaman hırs ve bencillik
yeni bir günün başladığını haber verirler. Şair, kuşların her ak- gibi insanı kendisine ve diğer insanlara yabancılaştıran duygu-
şam içgüdüsel olarak yuvalarına dönmelerine başka bir âleme lardan kaçarak bir akarsu kadar bilinçsiz, sadece doğasının ge-
sefer eylemek anlamı katmıştır. Ayrıca kuşların ömrün tekrarını reğini yerine getiren bir canlıyı anlamak insanların yolunu bul-
her sabah yeniden duyurması, sesle olur. Bu da şairin hayal dün- masına yardım edecektir diye düşünürüm. Dünyanın akciğerleri
yasından uzaklaşması anlamına gelmektedir. Bu yüzden güneşin olan ağaçları, sularımla beslerdim. Mavi, yeşil renklerimi doğaya
doğuşunun ardından hayatın devam ettiğini kanıtlayan seslerin cömertçe sunarak ağaçların arasındaki serin sularımda insanla-
duyulmasından rahatsız olur. rın huzur bulmasını isterdim.
2. Şiirde yorgun gözlerin sahibi, yani şair çok kısa süren fecir kı- 3. Bu durumu şairin empati duygusunun gelişmiş olması, dünyaya
zıllığının, güzelliğinin güneşin doğuşuyla birlikte kaybolması- farklı gözlerle bakabilmesi, bütün dünyayı kucaklayan bir duyar-
na karşı duyduğu üzüntü içindedir. Şair burada yorgun gözün lılığa sahip olması gibi özelliklerine bağlıyorum.
halkaları ile gül çiçeğinin birbiri içine halkalanmış yaprakları 4. Şair yapısı itibariyle duyarlı bir insandır. Bu duyarlılık oranında
arasında bir benzetme yapmıştır. Şair güneşin doğmasından, ge- da saf, ön yargısız, âdeta bir çocuğun şaşkınlığına ve korkusuz-
cenin karanlığının bitişinden rahatsız olan bir insanın ruh hâli luğuna sahip olması doğaldır. Ayrıca şairin böyle bir çocuklu-
içindedir. Güneşin doğmasıyla gecenin güzelliği sona ermiş ve ğun yaşandığı geçmiş zamanlara özlem duyması da kaçınılmaz
güller de gerçek şekilleriyle ortaya çıkmıştır. Şimdi artık onlarla olacaktır. Aşağı yukarı her şair, dünyayı anlamaya ve anlamlan-
ilgili hiçbir hayal kurulamaz, her biri sadece herkesin bildiği bir dırmaya çalışan bir çocuk gibidir. Şairin böyle bir çocukluğa
çiçektir. dönmek istemesi de anlaşılabilecek bir durumdur.
3. Bu şiirde başka bir âleme geçme özlemi ile akşam vakti birlikte
ele alınmıştır. Şair şiirinde gerçekleşmesini istediği bir arzudan Etkinlik No.: 70
bahsetmektedir. Şiirin adı da şairin bu özlemini çağrıştıracak 1. Olası cevaplar:
bir anlama sahiptir. “Bir günün sonu” akşam vakti anlamına gel- Evet, söyleyici şairin ruhsal durumundan etkilenmiş olabilir.
mektedir. Çünkü şair, şiiri yazarken ruhsal durumunu da şiire yansıtır. Söy-
4. Şiir türünde anlatımı etkili kılmak ve çağrışımlara yer vermek leyici, bu ruhsal duruma uygun bir şekilde ses tonunu ve kişiliğini
önemlidir. Şair bu şiirinde kendi hayal gücünü ifade etmek için de şiirin ortamına dâhil ederek hitap edilen kişiye yansıtır.
kelimelere yeni anlamlar yüklemiş böylece yeni bir anlatım Hayır, söyleyici şairin ruhsal durumundan etkilenmez. Çünkü
oluşturmuştur. Şair bunu yaparken de imgeleri ve edebî sanat- şiirin ayrı bir havası vardır. Kimi zaman şairin mutlu bir anın-
ları kullanmıştır. Böylece şiir diline sanatsal bir özellik kazan- da yazdığı hüzünlü şiirlerde yer alan söyleyici, şiirin içeriğine
dırmıştır. uygun olarak üzgün bir ses tonuyla hitap edilen kişiye şiiri yan-
5. Şair gibi benim için de akşam vakitleri daha anlamlıdır. Günün sıtabilir. Bu durumda söyleyici, şairin ruhsal durumundan etki-
bitiminde kişi kendisiyle baş başadır. Akşam vaktinin sessizliği lenmemiş olur.
ve verdiği huzur beni mutlu eder. 2. a) Şiirde söyleyici yalnızlık korkusu içinde olan bir karakterdir.
Benim için sabah saatleri daha anlamlıdır. Çünkü sabah saatle- Sevdiği kişiden “elimden tut yoksa düşeceğim” diyerek ken-
rinde güzel başlangıçlar olacağına inanırım ve güne güzel başla- disine yardım etmesini istemektedir. Bu yüzden biraz çaresiz
rım. Yeni deneyimler yeni başlangıçları beraberinde getirebilir. gibidir. Kendine güveni kalmamıştır. Başkalarının yardımıyla
6. Şiirde şairin akşam kelimesini tekrarlamasındaki amaç şiirdeki et- ayakta durmaya çalışmaktadır.
kileyiciliği artırmak ve akşam kavramını okuyucuya hissettirmektir. b) Bana göre yalnızlık güzel bir duygudur. Çünkü kimi zaman
insanın herkesten uzaklaşarak kendini dinlemesi gerekir. Yal-
Etkinlik No.: 69 nızlık, insanlarla daha sağlıklı ilişkiler kurulmasını sağlar.
Bana göre yalnızlık iyi bir duygu değildir. Çünkü yalnızlık in-
1. a) Çocukluk saflıktır, masumiyettir. Çocuklar barışçıldır, sevgi- sanın yaşamdan uzaklaşmasına neden olur.
yi derinden hisseder ve çevrelerine yayarlar. Sevgiyi dağıtma İnsanın hem ruhsal hem de bedensel sağlığını olumsuz etkiler.
431