Page 32 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 3.Ünite
P. 32
Çin’de komünist idare kurulunca (1948) SSCB,
ABD’yi Asya’dan atma planını uygulamaya koydu.
Bu planın ilk ve en önemli adımı olarak Kuzey Kore
kuvvetleri 25 Haziran 1950’de Güney Kore’ye saldır-
dı. ABD ise BM bünyesinde Birleşmiş Milletler
Kuvveti oluşturarak General MacArthur’un
komutasında Güney Kore tarafında sa-
vaşa dâhil oldu. Bu savaşa Türkiye de
asker gönderdi. Kore Harbi’nde Türk birlik-
lerinin özellikle Kunuri’de gösterdikleri kah-
ramanlıklar savaşın seyrinde önemli rol oyna-
dı. İki tarafın da üstün gelemediği bu savaşta
mücadelenin Kore topraklarının dışına çıkmama-
sına her iki taraf da özen gösterdi. 1951’de başlayan
Görsel 3.31: Gazete manşetleri
barış görüşmeleri 1953’te Stalin’in ölümü üzerine
neticelendi. Yapılan Panmunjom (Panmınyom) Mü-
tarekesi ile savaş sona erdi.
Türkiye, Kore Savaşı’na bir tugay askerle katıldı
(Görsel 3.31). Türkiye’nin savaşa katılmasında etkili
olan faktörlerden bazıları şunlardır:
• Türkiye’nin Truman ve Marshall yardımlarını
yapan ABD’yle ilişkilerini sekteye uğratmak is-
tememesi
• ABD’nin Senatör Cain (Keyn) aracılığı ile Tür-
kiye’den savaşa katılması yönünde talepte bu-
lunması
• Türkiye’nin SSCB tehdidi karşısında güvenlik
sorununu çözmek için NATO’ya dâhil olmak is-
temesi
Görsel 3.32: Kore Savaşı gazileri • Türkiye ile ABD arasındaki savunma ve güven-
liğe yönelik iş birliğinin geliştirilmesi
II. Dünya Savaşı’na katılmayan Türkiye’ye Batı Bloku’nda temkinli bakılıyordu. Türkiye’nin dış siya-
sette izlediği içe kapalılık politikası, bu algıyı kırmasında oldukça yetersizdi. 1950 seçimleri ile iktidara
gelen Demokrat Partinin uygulamak istediği aktif dış siyaset için Kore Savaşı uygun bir ortam oluşturdu.
Bu savaş Türkiye’nin kendini Batı’ya ispatlamasında önemli bir adım olabilirdi. Tüm bu gerekçeler, Tür-
kiye’nin Batı ile özellikle de ABD ile güvenlik konusunda stratejik ortaklık kurması gereğini ortaya çıkardı.
Bu ortaklığın yolu, Kore Savaşı’nda Türkiye’nin sergileyeceği tutuma bağlıydı. Türkiye, yaklaşık 6 bin
askerle ABD’den sonra Kore Savaşı’na en fazla asker gönderen ülke oldu. Bu savaşta 721 Türk askeri
şehit, yüzlercesi ise gazi oldu (Görsel 3.32).
3.4.3. Türkiye’nin NATO’ya Üye Olması
Türkiye Cumhuriyeti, kurulduğu ilk yıllardan itibaren kendisi için en büyük tehlikeyi oluşturabilecek
SSCB ile barışçı bir siyaset izledi. II. Dünya Savaşı sonrası Moskova, yirminci yılını dolduran Türkiye
ile Saldırmazlık ve Dostluk Antlaşması’nı yenilemedi. Bir nota ile Türkiye’den Doğu Anadolu’dan toprak,
İstanbul Boğazı ve Çanakkale Boğazı’ndan üs talep etti. Türkiye, Truman Doktrini ve Marshall Yardımla-
rı ile Batı Bloku’nda kısmi olarak yer buldu. Buna rağmen yeni dünya düzeninin oluşma sürecinde hâlâ
güvenlik sorunu yaşıyordu. Bu nedenle Batı güvenlik sisteminde kendine yer bulabilmek için bir çaba
içine girdi. Mayıs 1949’da kurulan Avrupa Konseyi bir fırsat olarak değerlendirilerek uluslararası ilişkiler-
de devamlı bir dost ve müttefik aranmaya başlandı.
124