Page 17 - Fen Lisesi Biyoloji 10 | 1.Ünite
P. 17
Bunun dışında omurgasızlardan toprak solucanının bağırsaktan sonraki kısmı kesildiğinde başın bu-
lunduğu parça kendini tamamlayabilir (Görsel 1.28).
Rejenerasyon, omurgalı hayvanlarda doku ve organ düzeyinde gerçekleşir. Örneğin kertenkele kopan
kuyruğunun yerine yenisini yapar fakat kopan kuyruktan yeni bir kertenkele oluşmaz (Görsel 1.29). Bu durum
rejenerasyonun eşeysiz üreme değil yenilenme veya eksilen kısımların tamamlanması anlamına gelir.
Görsel 1.28: Rejenerasyonla üremiş toprak solucanı Görsel 1.29: Kuyruğu kopmuş kertenkele
İnsanda vücut fonksiyonelliğini ve bütünlüğünü sağlamak amacıyla diğer organizmalara kıyasla daha
az oranda hücre ve doku düzeyinde rejenerasyon vardır. Bazı hücreler yenilenir, bazıları belirli aralıklarla
yıkılıp tekrar oluşturulur. Karaciğerin bir kısmı alındığında karaciğer eksilen bu kısımdaki tüm dokularını ye-
niden oluşturabilir. İnce bağırsaklar sahip olduğu epitel dokuyu kısa sürede yenileyebilir. Taşıma sıvısı olan
kanın, kırılan kemiklerin ve her ay kadınlarda endometriyum (rahimin iç katmanı) dokusunun yenilenmesi
insanda rejenerasyona örnek olarak verilebilir.
Okuma Metni
REJENERASYON ŞAMPİYONU AKSOLOTLLAR
Aksolotllar; Meksika’daki soğuk göllerde
yaşayan, kaplan semenderi grubuna ait, başka-
laşım geçirmeyen etçil canlılardır (Görsel 1.30).
Aksolotllar anatomik olarak semenderlere ben-
zemenin yanı sıra kafalarının yanında solungaç-
larının olmasıyla semenderlerden ayrılır.
Aksolotlların en dikkate değer özelliklerin- Görsel 1.30: Aksolotl
den biri oldukça gelişmiş rejenerasyon kabiliyet-
leridir. Aksolotllar, kertenkele ve denizyıldızı gibi canlılardan çok daha fazla rejenerasyon kabiliyetine
sahiptir. Öyle ki tüm organlarını, tüm vücudunu hatta insanların yenileyemediği beyin hücrelerini bile
yenileyebilen canlılardır. Bu sebeple rejeneratif biyoloji çalışmalarında çok önemli bir yere sahiptir. Ak-
solotlların rejenere olan organlarına örnek olarak gözleri ve kuyrukları verilebilir.
Rejeneratif biyoloji yeni bilimsel çalışmaların ve gelişmelerin ışığında, canlıların; rejenerasyon
mekanizmasını moleküler, hücresel, doku ve organ düzeyinde inceleyen bir bilim dalı olarak ortaya çık-
mıştır. Rejeneratif biyoloji alanındaki çalışmaların sonucunda elde edilen sistematik bilgilerin pratiğe
geçirilmesiyle hastaların zarar görmüş veya görevini yapamayan organlarının ve dokularının tedavisine
yeni bir çözüm arayışından hareketle rejeneratif tıp geliştirilmiştir. Rejeneratif tıp, doku yenilenmesin-
de rol alan mekanizmaların rejeneratif yeteneğinden yoksun yapılara aktarılarak rejenerasyon yetene-
ğinin kazandırılmasını amaçlar. Ayrıca hızla yaşlanan insan popülasyonunda artan organ nakli ihtiyacı,
rejeneratif tıp alanındaki çalışmaların hızlanmasına ve gelişmesine ortam hazırlamıştır. Bu çalışmalara
ilham kaynağı olan bazı organizmalar ve onlarda gözlemlenen rejenerasyon yeteneklerine birçok örnek
bulunmaktadır. Rejeneratif biyoloji ve tıp tüm dünyada son zamanlarda ivme kazanan bir alandır.
Bu konuda Türkiye’de birçok yatırım yapılmasına ve bilim insanının yetiştirilmesine ihtiyaç vardır.
Bu alanda değişik üniversite ve hastanelerde rejeneratif tıp ve kök hücre merkezleri, rejeneratif biyoloji
araştırma laboratuvarları, kök hücre merkezleri kurulmuş ve kurulmaya devam etmektedir.
regbio.yeditepe.edu.tr/uploads/6/5/1/4/6514592/rejbioacikbilim.pdf
(Düzenlenmiştir.)
29