Page 257 - Dört Dörtlük Konu Pekiştirme Testi - TYT FELSEFE

FELSEFE TEST
20. Yüzyıl Felsefesi ve Ana Akımlar 2

1. 20. yüzyıl felsefesi, 19. yüzyıl sonlarından başlayıp gü- 3. Gadamer'e göre, insan anlamıyla dünyaya gelir ve bu an-
nümüze kadar gelen ve devam eden düşünce gelenek- lamı başkalarıyla etkileşim içinde keşfeder. Gadamer, dilin
lerini ve felsefi akımları kapsar. Felsefenin her döne- ve kültürün önemini vurgular ve anlamın sosyal bir olgu
olduğunu savunur. Ayrıca ona göre, herhangi bir metni
minde olduğu gibi bu dönemde de belli konu alanları ve
veya olayı anlamak için önyargılarımızı ve önceki deneyim-
problemler yoğun tartışmalara sahne olmuştur.
lerimizi dikkate almalıyız. Anlam, sürekli olarak yorumlama
sürecinde şekillenir ve değişir. Bu nedenle, yorumlama sü-
Aşağıdakilerden hangisi 20. yüzyıl felsefesinin
recinde katılımcılar arasında bir diyalog ve etkileşim olma-
problemlerinden biri değildir? sı önemlidir. Ona göre, anlamın ve gerçeğin keşfi, sürekli
olarak devam eden bir süreçtir ve her yorumlama dene-
A) Metafizik bilgi sorunu
yimi yeni bir anlamın ortaya çıkmasına katkıda bulunur.
B) Yorum sorunu Gadamer'in felsefesi, özellikle insan bilincinin ve deneyimi-
nin birleşimini vurgulayan, anlamın sürekli bir inşa süreci
C) İlk neden sorunu
olduğunu savunan bir yaklaşımı temsil eder.
D) Varoluş-öz sorunu
Buna göre Gadamer’in görüşleri 20. yüzyıl felsefesinin
E) Değişim sorunu hangi problem alanına ilişkindir?
A) Yorum sorunu (Hermeneutik)
B) Varoluş sorunu (Varoluşçuluk)
C) Değişim sorunu (Diyalektik Materyalizm)
D) Metafizik bilgi sorunu (Mantıkçı Pozitivizm)
E) Gerçeklik-görünüş sorunu (Fenomenoloji)

4. N. Hartmann’ın felsefesine göre bilginin doğasını bilmek
için ontolojiye ihtiyaç vardır. Ancak bahsettiği ontoloji;
eski, zayıf ve mantığa dayalı bir ontoloji değildir. Çünkü
2. Kariyerine matematik ile başlayan E. Husserl daha sonra mantık doğrusu her zaman gerçeğe yönelik olmayabilir.
felsefeyle ilgilenmeye başlar. Matematikle olan geçmişi Bu nedenle varlıklar arasındaki kategorik ilişkilerin ince-
felsefesine de yansır ve matematikteki problemlerin ke- lenmesi gerekir. Varlıklar arasında dört temel katman
sinliğini felsefi sorularda da bulmayı hayal eder. Bunun vardır: İnorganik, organik, ruhsal ve tinsel katman. Yukarı
gerçekleşmesi için ise kendi yöntemini ortaya koyar. doğru gidildikçe özgürlük artar. Varlıklar nitelik bakımın-
Fenomenolojik yöntem fenomenlerin özüne ulaşabilmek dan ayrıştırılmıştır. Her katmanın kendine özgü ilkeleri
için her varsayımımızı paranteze alıp bilimsel bir tutumla vardır. Fiziğin ilgilendiği ve algının etkin olduğu inorga-
hareket etmemiz olarak açıklanabilir. E. Husserl’e göre nik katmanda cansız varlıklar ve madde yer alır. Organik
bu yolda yeterince dikkatli ve sabırlı olursak felsefi so- katmanla biyoloji ilgilenir, sezgi etkindir ve burada canlı
runlarla ilgili güvenilir bilgi temeli inşa edilebilir. varlıklar vardır. Tinsel katmana kaynak sağlayan ve bilinç
olaylarının yer aldığı ruhsal katmanla psikoloji bilimi ilgi-
Bu bilgilerden yola çıkarak aşağıdaki seçeneklerden
hangisine ulaşılabilir? lenir. Dördüncü ve son katman ise felsefenin ilgilendiği,
aklın etkin olarak kullanıldığı tinsel katmandır.
A) E. Husserl, felsefi düşüncelerini bilim insanlarının
etkisi ile oluşturmuştur. Buna göre N. Hartmann’ın felsefesi ile ilgili aşağıda-
kilerden hangisine ulaşılabilir?
B) Fenomenolojik yöntem ön yargıları ve rastlantısal
bilgileri bir kenara almayı gerektirir. A) Bütün katmanların iç içe geçtiğini ifade etmiştir.
C) Matematik gibi kesin yargılara ulaşabildiğimiz bilgi B) Özgürlüğün en üst seviyede olduğu katman olarak
alanları, felsefenin gelişmesini sağlamıştır. ruhsal katman görülmüştür.
D) Varlıkların özüne ulaşmak, o varlık hakkında o güne C) Tüm var olanın bilgisini metafizik alanda aramıştır.
kadar elde ettiğimiz bilgilerle gerçekleşir.
D) Ontolojiye yeni ve farklı bir bakış açısı getirmiştir.
E) Bilgiye ulaşmada sabırsız davranmak, bilimsel bilgi- E) Mantığa dayalı görüşlerin her zaman hakikatle ör-
lerin güvenilirlik değerini olumsuz etkiler. tüştüğü savunulmuştur.

254 255
255