Page 143 - Uluslararası İlişkiler
P. 143
ÜNİTE
TÜRKİYE'NİN DIŞ POLİTİKASI 7
Görsel 7.33 İran Devrimi, 1979 Görsel 7.34 Sovyet birlikleri
Afganistan’dan çekiliyor, 1988
2. Türkiye-AT ve Avrupa Konseyi İlişkileri
12 Eylül askerî müdahalesiyle demokrasiye ara verilmesi, Türkiye’nin yalnız Avrupa Konseyi ile
değil AT ile ilişkilerini de olumsuz etkilemiştir.
Türkiye, 12 Eylül Dönemi’nde AT’ye üyelik konusunda bir çalışma yapamamıştır. AT, ilişkilerin ye-
niden başlamasını Türkiye’de insan hakları ve demokrasinin uygulanması şartına bağlamıştır. Bu ısrarlı
tutum karşısında Türk Hükûmeti, 1986 yılında birtakım düzenlemeler yapmıştır. Bu çerçevede, Ceza
İnfaz Yasası değiştirilerek adi ve siyasi suçluların mahkûmiyet süreleri yarıya indirilmiş, ölüm cezaları 30
yıl hapis cezasına çevrilmiştir. Ayrıca Türk vatandaşlarına, Avrupa Konseyi çerçevesinde kurulan Avrupa
İnsan Hakları Komisyonuna 1987 yılından itibaren bireysel başvuru yapabilme hakkı verilmiştir.
Türkiye, 14 Nisan 1987 tarihinde AT’ye tam üyelik başvurusunu yaptı. Ancak Avrupa Komisyonu
tarafından AB Bakanlar Konseyine sunulan raporda Türkiye’nin tam üyelik başvurusu reddedilmiyor,
buna karşın incelemeye de alınmıyordu. Komisyon, ne Türkiye’nin ne de AB’nin üyeliğe hazır olduğunu
belirtiyor; üyelik yerine Gümrük Birliği'ne işlerlik kazandırılmasını teklif ediyordu.
Aklınızda Bulunsun
TÜRKİYE’NİN AVRUPA TOPLULUĞUNA TAM ÜYELİK BAŞVURUSU
“Sayın Başkan,
Türkiye Cumhuriyet Hükûmet adına işbu mektupla, Avrupa Ekonomik Topluluğunu tesis eden
antlaşmanın 237. maddesi düzenlemeleri uyarınca Türkiye’nin Avrupa Ekonomik Topluluğuna üye olmak
için resmen müracaat etmekte olduğunu ekselanslarına bildirmekten şeref duyarım.
Bu çerçevede, Türkiye’nin Avrupa organizasyonuna ve Avrupa Birliğine keza Avrupa topluluklarını
tesis eden antlaşmaları ortaya çıkaran ideallere bağlılığını bilhassa belirtmek isterim.
Ekselans, en derin saygılarımın kabulünü rica ederim.”
[Türkiye’nin AET’ye tam üyelik başvurusu ile ilgili Devlet Bakanı Ali Bozer’in, Dönem Başkanı ve
Belçika Dışişleri Bakanı Leo Tındemans’a (Leo Tindimans) verdiği mektup]
(14 Nisan 1987)
3. Türkiye-Orta Doğu İlişkileri
1980-1990 döneminde Türkiye’nin Orta Doğu ve İslam ülkeleriyle ilişkileri, gelişme göstermiştir.
Türkiye, o zamana kadar mesafeli durduğu İslam Konferansı Örgütü toplantılarına, 1981 yılında ilk defa
başbakan seviyesinde katılmıştır.
Türkiye, bu dönemde bir yandan Arap ülkeleriyle ilişkilerini geliştirmeye çalışırken diğer yandan
İsrail’le diplomatik ilişkilerini sürdürmeye özen göstermiştir. Ancak Türkiye’nin Orta Doğu ülkeleriyle iliş-
kilerini geliştirmeye çalışması, İsrail ve ABD’yi rahatsız etmiştir.
143