Page 9 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 - Ünite 5
P. 9
Sohbet ve Fıkra
Ama bu mevzuda bütün mesele, pek tabiidir ki, insanın ancak yapabileceğini isteyecek bir aklı-
selime sahip olması, iradesini zapt etmeyi bilmesi etrafında toplanır. Bu da kolay işlerden değildir.
Bilirsiniz, insanoğlu dünyaya geldiği andan itibaren, daha çelimsiz bir yavru iken, nefes almaya başlar
başlamaz istemeye de başlar. Yemek ister, içmek ister, biraz daha büyüyünce etrafında neyi görürse
ister. Verilmezse yaygarayı koparır. Bu yaygaraya dayanamayan ana babalar da çocuklarını susturmak
için ona ne isterse vermek yolunu tutarlar. Fakat hiç de iyi etmezler, çünkü günün birinde onun iste-
diğini veremeyecek duruma düşeceklerdir.
Bilmem bilir misiniz, pek meşhur hikâyedir: Kralın biri sevgili oğlunu daha küçük yaştan itibaren
hiçbir isteğinden mahrum etmemeye karar vermiş. Ona bir mürebbiye tutarak “Benim çocuğum ne
isterse vermek senin vazifendir” demiş. Bir müddet işler yolunda gitmiş. Fakat günün birinde bakmış
ki çocuğu, sarayın bahçesinde “Ver” diye feryadı basıyor, mürebbiye de oturduğu yerde “Veremem”
diye ayak diretiyor. Fena hâlde kızmış. Hemen onların yanına giderek terbiyeciye çıkışmaya başlamış:
— Sen benim emrimi nasıl olur da dinlemezsin? Ben sana bu çocuk ne isterse vereceksin, deme-
dim mi? deyince mürebbiye:
— Öyle bir şey istiyor ki siz de veremezsiniz, demiş.
— Ne istiyor, söyle bakalım.
— Güneş havuza düşmüş, onu istiyor.
Hikâye belki biraz mübalağalıdır ama içinde bir hakikat payı da yok değildir. İnsanların istemesine
daha küçük yaşlardan başlayarak makul sınırlar çizilmezse onlar büyüdükleri zaman evvela olmaya-
cak şeyleri, sonra da yapamayacakları şeyleri istemekten kendilerini alamazlar. Çocuklarınızın bahtsız
olmasını istemezseniz onları ancak elde edebilecekleri şeyleri istemeye alıştırınız.
Şevket Rado, Eşref Saat
Metinde Geçen Bazı Kelime ve Kelime Grupları
aklıselim: Sağduyu, sağduyu sahibi. mürebbiye: Bir çocuğun eğitim ve bakımıyla
kâfi: Yeterli, yeterince. görevlendirilmiş kişi.
nail: Erişmiş, ele geçirmiş, başarmış, kazanmış,
mazhariyet: Erişme, elde etme.
ulaşmış.
Metin ve Türle İlgili Açıklamalar
Cumhuriyet Dönemi’nde Sohbet
Cumhuriyet Dönemi’nde diğer düzyazı türlerinde olduğu gibi sohbette de yalın bir dil ve anlatım
kullanılarak Anadolu insanına seslenmek amaçlanmıştır. İnsana ve yaşama dair her tür kavram ve olgu
bu dönem sohbetlerinde ele alınmıştır.
Cumhuriyet Dönemi’nde Nurullah Ataç’ın Söyleşiler, Şevket Rado’nun Eşref Saat, Suut Kemal Yet-
kin’in Edebiyat Konuşmaları, Ahmet Kabaklı’nın Sohbetler adlı eserleri türün tanınmış örneklerindendir.
Yazar İstemeye Dair başlıklı sohbetinde insanların sahip oldukları imkânlara göre harcama yapması-
nı, güç yetiremeyecekleri hayallere kapılmamalarını tavsiye etmektedir. Karşılıklı konuşma havası için-
de sorduğu sorulara cevaplar veren yazar, didaktik (öğretici) bir tutum benimsemiştir.
Metni Anlama ve Çözümleme
1. İstemeye Dair adlı metnin konusu, amacı ve hedef kitlesi arasında nasıl bir ilişki kurulabilir? Açıkla-
yınız.
141