Page 19 - Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi 11 | 4.Ünite
P. 19

Türklerde Ekonomi


                 1518-1532 yılları arasında Floransa şirketlerinin ihracatında Osmanlı Devleti’nin payı %42
            gibi yüksek bir orana sahipken 1544’te bu oran %13’e düşmüştür. Venedik ve Floransa tüccar-
            larının en büyük rakipleri ise Osmanlı tebaası olan Yahudi tüccarlardı.
                 İngilizler de tıpkı Floransalılar gibi İngiliz yününden yapılan çuhaları Osmanlı pazarında sa-
            tıp karşılığında ham ipek almışlardır. İngilizler Ortadoğu’dan gerçekleştirdiği ham ipek alımını,
            1621-1671 yılları arasında %275 oranında arttırmış ve XVII. yüzyılda ipek ithalatını Osmanlılar-
            dan yapmıştır.
                 Osmanlı ekonomisi Klasik Dönem’de madenî para
            sistemine göre işlemiştir. Altın ve gümüş; eşya olarak
            değil bir değişim aracı olarak kullanılmış, bu sistem is-
            tikrarlı bir para rejiminin ortaya çıkmasını sağlamıştır.
                 Osmanlı Devleti’nde yaşayan şehir halkının önem-
            li bir kısmı, loncalar hâlinde bir araya gelmiş meslek
            gruplarına  bağlı  zanaatkârlardan  oluşmuştur.  Esnaf
            zümresine bağlı bu kişiler kendi mesleki alanlarında
            ürettikleri malları dükkânlarda satarlar, ucuz ve ka-
            liteli mal çıkarmaya dikkat ederlerdi. Bu esnaflar ara-
            sında nalburlar, ayakkabıcılar ve bakırcılar gibi zana-
            atkârlar da vardı (Görsel 4.18).                        Görsel 4.18: Osmanlı esnafı

                  SIRA SİZDE


                                          Zanaatkâr İle İlgili Kanun Metni
                    “Nalbantlar, yirmi beş yıldan beri bir atı altı, katırı beş, merkebi de dört veya üç
                akçeye nallarlarmış. Araştırılınca kanunlarının bu şekilde olduğu görüldü. Bu kanuna
                göre hayvanların ayağı sakatlansa, hayvan iyileşinceye kadar bakımını nalbant yapar,
                yemini hayvan sahibi verirmiş. Bu hususlar yeni narh olarak da kabul edildi.”
                                                              Kanunname-i ihtisab-ı Bursa, Türk Standardları Enstitüsü, s. 18

                  Bursa İhtisap Kanunnâmesi’nde bir zanaatkâr ile ilgili yer alan bu kanun madde-
              sinden ne gibi çıkarımlarda bulunabilirsiniz?


               .........................................................................................................................................................................................................................
               .........................................................................................................................................................................................................................
               .........................................................................................................................................................................................................................



                 Merkez Maliyesi ve Hazine Yönetimi
                 Çandarlı  Kara  Halil  Paşa  ve  Karamanlı  Rüstem  Paşa  tarafından  oluşturulan  Osmanlı
            Devleti  Maliye  Teşkilatı’nın  başında  defterdar  bulunurdu.  İlk  kez  II.  Murat  zamanında  bahsi
            geçen  defterdar,  sadrazama  karşı  sorumluydu  ve  padişahın  malının  mutlak  vekili  sayılırdı.
            Para  ve  defter  hazinesi  defterdar  huzurunda  açılır  ve  kapanırdı.  Yıllık  bütçenin  yapılması  ve
            ulufe (maaş) özetlerinin padişaha sunulması, devletin tımar ve vakıf sistemi dışında kalan nakit
            harcamalarının bütçe olarak yazılması da baş defterdarın görevleri arasındaydı.
                 Defterdarın idaresindeki Osmanlı hazinesi; iç hazine ve dış hazine olmak üzere iki kısma
            ayrılır, hazinede para ve çeşitli kıymetli eşyalar saklanırdı.
                 İç hazine (Hazine-i hassa): Padişaha ait hazineydi ve gerektiği zaman devlet hazinesine
            buradan para aktarılabilirdi.
                 Dış hazine (Devlet hazinesi): Örfî ve şerî vergilerin, ganimet gelirlerinin ve diğer gelirlerin
            toplandığı hazineydi.
                 Osmanlı Devleti’nde gelir ve giderler düzenli bir şekilde tutulur, defterdarın izni olmadan bir
            akçe para ne hazineye girebilir ne de hazineden çıkabilirdi.



                                                          147
   14   15   16   17   18   19   20   21   22   23   24