Page 109 - ÇAĞDAŞ DÜNYA SANATI TARİHİ 12
P. 109
20. YÜZYIL ÇAĞDAŞ SANAT AKIMLARI
Fark Ediniz 4
Duchamp’ın bir pisuvara imza atıp sergilemesi ile ortaya çıkan ve tüm sanat çevrelerini şok eden çalışması “Pisuvar”, 2004
yılında 500 modern sanat uzmanının katıldığı bir anketle dönemin modern sanatı içinde en önemli eser seçilmiştir.
Duchamp’ın günümüzde sanatçılar üzerindeki etkisi hâlen devam etmektedir.
Francis Picabia (1879-1953): Dada ve gerçeküstücülük gibi klasik sanata karşı olan anlayışlar doğrultusunda çalışmış,
alışılmamış sanat ürünleri yaratmış bir sanatçıdır. 20. yüzyılın başında Avrupa’da gelişen kübizm, orfizm, dadacılık ve
gerçeküstücülük gibi yeni sanat akımlarına ilgi duymuş, bu etkileri yapıtlarında yansıtmıştır. Durmadan yenilikler yaratan
tavrı ile kesin tanımlamalardan ve çözümlemelerden kaçınmıştır. En önemli yapıtlarını orfist döneminde gerçekleştirmiştir.
Bunlara daha sonra dadacıların çok sık kullanacağı garip ve
anlamsız adlar vermiştir. Dadacı döneminde ise bu akımın
gülmece tutumunu yansıtmış, bilimle alay etmekten başka bir
işlevi olmayan birtakım garip makineler çizmiştir. Bunlar aynı
zamanda onun insancıl değerlerin mekanik değerlerce yok
edilmesine tepkisini de dile getiren yapıtlardır. Dada hareketi
eski önemini yitirince ölümüne kadar soyut anlayışta resimler
yapmıştır.
Francis Picabia ciddiyete karşı alaycı üslubunu her zaman
korumuş, mizahi duygularını hiçbir zaman saklamamış ve
tutuculuğun karşısında durarak özgürlüğünü hep ön planda
tutmuştur. Kendisiyle dahi alay etmiş, alaycı ifadelerini gerek
yazıları gerekse eserlerinde kullanmıştır. Soyut sanatın önemli
sanatçılarından olan Francis Picabia değişimin her türlüsünü
destekleyerek “Başımız düşüncelerimiz yer değiştirebilsin diye
yuvarlaktır.” diyerek mizahi yönünü hayatının her alanında
kullanmıştır.
Eserlerinden bazıları “Kauçuk”, “Udnie ya da Dans”, “Karnaval”,
“Aşk Yürüyüşü” (Görsel 4.28), “Anasız Doğan Kız”,
Görsel 4.28: Aşk Yürüyüşü, Picabia, “Palyaçolar” ve “Şimdi ve Sonra” dır.
1917, Özel Koleksiyon
Man Ray (1890-1976): Ressam, fotoğrafçı ve film yapımcısı olan sanatçı fotoğraf alanında gerçeküstücü akım doğrul-
tusunda geliştirdiği yeni tekniklerle tanınmıştır. Sanat yaşamının başlarında
Fransız izlenimcilerinden etkilenen Man Ray daha sonra soyut resme yönelmiş
ve kübist desen anlayışıyla fovist renklerin egemen olduğu resimler yapmıştır.
Duchamp’la tanışması sanatını büyük ölçüde etkilemiştir. Onunla birlikte
oluşturdukları dada akımı içinde hazır nesneleri kullanmaya başlamıştır. Sonra-
dan gittiği Paris’te ise fotoğraf çalışmalarına ağırlık vererek bu alanda yeni
teknikler geliştirmiştir. Fotoğraf kağıdı üstüne koyduğu bir nesneyi fotoğraf
makinesi kullanmaksızın doğrudan ışığa tutarak elde ettiği resimlere “Rayo-
gram” adını vermiştir. Bu doğrultudaki çalışmaları sonucu 1929’da solarizasyon
(banyo sırasında negatifin ya da pozitifin kısa süre ışıklandırılması) tekniğini
geliştirmiş ve bu teknikle baskılar yapmıştır. 1840’tan beri kullanılmakta olan bu
tekniği ilk kez estetik amaçla uygulayan o olmuştur. 1999 yılında ARTnews
dergisi Ray’ı 20. yüzyılın en etkili yirmi beş sanatçısından biri olarak göster-
miştir. Fotoğraf alanında yenilikçi tavrı ve öncü tutumuyla ön plana çıkmıştır.
Yaptığı heykeller ya da nesnelerle dada ve gerçeküstücü akımın yetkin örnekleri-
ni ortaya koymuştur.
Eserlerinden bazıları; Resim: “Büyük Kuş Kafesi”, “Alfred Stieglitz’in Portresi”
(Alfıred Şitiglitz Portresi), “Gezinti”, “Hediye” (Görsel 4.29), “Gözlemevinden
Görünüm-Aşıklar”dır. Film: “Mantığa Geri Dönüş”, “Anemik Sinema”, “Deniz
Yıldızı”, “Paranın Satın Alabildiği Düşler”. Kitap: “Kendi Portrem”dir. Görsel 4.29: Hediye, Ray, 1921,
Modern Sanatlar Müzesi, New York
106