Page 53 - ÇAĞDAŞ DÜNYA SANATI TARİHİ 12
P. 53
MODERNİZM VE MODERN DÜNYA
Edgar Degas (1834-1917): Kendisini çağdaş yaşamın klasik sanatçısı olarak tanımlayan sanatçı; heykeltıraş, çizer ve
ressamdır. Empresyonist sanatçılardan olup bireysel çalışmayı seven birisidir. Gelenekçi olduğu kadar da yenilikçi bir
ressam olarak dikkat çekmiş, eserlerinde eski ustaların gelenekleri ile moderniteyi birleştirmiştir. Çalışmalarında kendisine
konu olarak dans sınıfları, gazinolar, tiyatro, opera ve Paris’in lüks yaşamlarını konu edinmiştir. Çalışmalarını; “Yarışlar”,
“Ütücü Kadınlar”, “Şapkacılar”, “Balerinler”, “Süslenen Kadınlar” gibi diziler hâlinde yapmıştır. Empresyonist
sanatçıların sergilerinde sık sık görünmesine rağmen çalışmaları ile onlardan ayrılmaktadır. Açık havada resim yapmayı
tercih etmemiştir. Ona göre “Bir resim her şeyden önce sanatçının hayal dünyasının ürünü olmalıdır.
Hiçbir zaman kopya olmamalıdır. Sanatçının kendi iç dünyasının gözleri ile nesneleri resmetmesi daha
iyidir. Doğada görülen bir nesnenin bu yolla tuvale aktarılmasından oluşan değişimde hayal gücü ve
bellek birlikte çalışır. Böylece sanatçı kendini etkileyen neyse onun resmini yapmış olur. Gerçekte
yapması gereken de budur.” sözüyle empresyonist anlayıştan ayrılır. Buna rağmen empresyonistlerin
sekiz sergisinden yedisine katılmıştır. Sanat yaşamının ilk yıllarında tarihsel konulu resimler yapan
sanatçı ritim ve denge uyumuna dikkat etmiş, eserlerinde de bunu göstermiştir. Çizim konusunda ise
“Çizim yalnızca biçim demek değildir, çizim biçimi görme yolumuzdur.” düşüncesiyle hareket etmiştir.
Figürlü resim çalışmalarıyla da tanınan sanatçı özellikle kadın figürlerini; saçını tarayan, havlu ile kurula-
nan, eğilip doğrulan biçimlerde kuru bir gözlemle tasvir etmiştir. Fotoğraf sanatı ile de ilgilenen sanatçı
burada kesme efektini başarıyla uygulamıştır. Aynı konuları tekrar tekrar çalışarak daha iyi bir kavrayışa
ve kusursuzluğa ulaşmaya çalışmıştır. Sanatçı bu çalışma dizilerinde perspektif merkezli olarak gösteri
yapanları ve izleyicileri yakalamaya çalışmıştır. Sanatçı 1873 yılında yaptığı çalışmalarında sadece
sahnedeki dansçıları değil sahnenin arkasındaki anları da incelemiştir (Görsel 2.33, 2.34). Sanatçının büyük ölçekli
çalışmalarından olan “Dans Sınıfı” adlı eserinde ustanın ortada otoriter tavrı belirgin olarak verilmiştir. Dansçılar sınıfın
içinde farklı yerlerde ve farklı hareketlerde verilmişken seyirci durumdaki veliler ise genellikle Paris’in aristokrat sınıfın-
dan oluşmuştur. Dansçı dizilerinde yaptığı gözlemlerde figürleri kişisel vasıflarından ziyade performanslarındaki güzelliği
yakalayarak insan bedeninin her biçimde fiziksel ve ruhsal bir çabayla geliştiğini görmüştür.
Görsel 2.33: Dans Sınıfı, Degas,1873, Görsel 2.34: Dans Sınıfı, Degas
d’Orsay Müzesi, Paris 1873, d’Orsay Müzesi, Paris
Sanatçı, bir diğer çalışma dizilerinden “At Yarışçıları”nda ise Parislilerin kendilerini eğlendirmek için gittikleri
hipodromda yapılan yarışları betimlemiştir. Sanatçı burada dış mekân sahneleri, atların üzerindeki jokeylerin
giydikleri parlak renkli ipek giysileri, atların durumları ile alışılmadık şekilde enerjik ve gündelik konuları çalışmıştır
(Görsel 2.35, 2.36).
Görsel 2.35: At Yarışçıları, Degas, Görsel 2.36: At Yarışçıları, Degas,
1885, d’Orsay Müzesi, Paris 1885, d’Orsay Müzesi, Paris
50