Page 110 - ESTETİK 11
P. 110
Gösteri (Performans) Sanatı
1960’lı yıllarda ortaya çıkan gösteri sanatı; şiir, müzik, tiyatro gibi çeşitli sanat disip-
linlerini içeren ve izleyicinin önünde canlı olarak icra edilen bir sanat biçimidir. Sanat-
çı, önceden belirlediği bir konuyu belli bir süreye ve yazılı bir metne bağlı kalmaksızın
tiyatro, dans gibi etkinliklerle doğaçlama olarak işler. Amaç izleyicinin o konu üzerin-
de düşünmesini sağlayıp bir farkındalık ve duyarlılık uyandırmaktır.
Allan Kaprow [Elın Kaprov (1927-2006)], Jim Dine [Cim Dayn (1935-…)] ve
Joseph Beuys (Görsel 6.11) gösteri sanatının öncüleri olarak kabul edilir.
“Eskiden olduğu gibi bir galeride sergilenmek üzere eserlerini düzenleyip sonra bir
adım geriden izleyicilerin onlara gösterdikleri ilgiyi seyretme gibi soğuk bir işlemden
kurtulan sanatçı, seyirciyle kişisel olarak yakın bir bağ kurmuş oluyordu. İzleyicilerin
cephesinde ise bir oyun ya da sirk görünümü altında sunulan olaylara, zaman ve dikka-
tini verme alışkanlığı doğuyor; sanatçının yapıtını belirli bir yere uydurabilme fırsatını
elde etmiş oluyordu.” (N. Lynton, Modern Sanatın Öyküsü, s. 330)
Görsel 6.11: Amerika’yı Seviyorum ve Amerika da Beni Seviyor, J. Beuys, 1974, New York, ABD
Arazi Sanatı (Land Art)
1960’lı yılların sonlarında bazı sanatçılar, doğaya yönelik çalışmalar başlattılar. Bun-
lar; özellikle çöllerde, deniz, dağ ya da doğal bir çevre içinde toprak, taş, ağaç gibi
doğal malzemelerle gerçekleştirilen çalışmalardı.
Arazi sanatı, bir yandan sanatın uygulama alanını genişletmek isterken diğer yandan
doğaya dair bir bilinç uyandırmayı amaçlar. Yeryüzünü büyük bir açık hava müzesi
olarak gören bu sanat anlayışı, doğanın insanlara sunduğu her şeyi sanata malzeme
olarak görmüştür.
108