Page 62 - MÜZİK KÜLTÜRÜ
P. 62
TÜRK MÜZİK KÜLTÜRÜ
4.2. TÜRK TOPLULUKLARININ MÜZİK KÜLTÜRÜ
4.2.1. Hun ve Göktürk Müzik Kültürleri
1. Hunlarda Müzik
Hunlara ait sanat ürünleri, sanat tarihinin kaynağını oluşturduğu için Türk müziğinin
kökleri diğer sanat dallarında olduğu gibi Hunlar Dönemi’ne dayanır. Hunlar; Türk müziği-
nin ortak bir dil olmasında etkili olmuşlar, aynı zamanda da Türk müziğini yaygın bir müzik
durumuna getirmişlerdir. Bu şekilde çeşitli müzik kültürlerini etkilemiş ve onlardan etki-
lenmişlerdir. Bu durum; Hun müziğinin biçim, çeşit ve kullanılan müzik aletleri açısından
gelişmesini ve zenginleşmesini sağlamıştır. Bu dönemden günümüze kadar gelebilen birçok
sanatsal ürün vardır.
Müzik, Hunların hayatında çok önemli bir yer tutar. Bununla birlikte hem günlük ha-
yatın bir parçası hem de inancın, devlet törenlerinin , festivallerin vazgeçilmez bir ögesidir.
Hun büyüklerinin kurganlarında değerli eşyaların olduğu bilinmektedir. Kurganlarda
telli sazlar ve davulların bulunması, Hun ileri gelenlerinin müziğe verdiği önemi gösterir.
Özellikle davul, diğer Türk devletlerinde olduğu gibi Hunlar için de büyük bir öneme sahiptir.
Türklerin geçmişten günümüze ulaşan zengin bir müzik kültürü vardır. Dinî törenler-
de, av eğlencelerinde, savaşlarda, doğum ve ad verme merasimlerinde müzik önemli bir yer
tutar. Zaman içinde kültür geliştikçe müzik de kendi içinde gelişip zenginleşir.
Kamlar; Hunların ilk döneminde din ve bilim adamı, büyücü, doktor ve müzisyen ola-
rak görev yapardı. Zamanla kamların görevleri azaldı. Müzisyenlik daha bağımsız, kendine
özgü, gittikçe daha çok bilgi, beceri, duyarlılık ve yaratıcılık isteyen bir meslek niteliği ka-
zandı. Bu işleri yapanların sayısı ve halk içindeki etkinlikleri giderek artmaya başladı. Müzik
sadece tapınma aracı olmaktan çıkarak savaş, aşk, övgü, alay, oyun, ninni, kahramanlık gibi
farklı konuları işlemeye başladı.
Bugünkü Türk halk müziği, Türk askerî müziği ve Türk dinî müziği geleneklerinin kök-
leri Hunlara dayanır.
O döneme ait müzik türleri şu şekilde sıralanabilir:
a) Dinî Müzik: Hunlarda dinî müzik, ilahî özelliğinin yanında ruhsal ve bedensel an-
lamda iyileştirici ya da büyüsel nitelikler taşımaktaydı. Bu müziği din, büyü ve tedavi işleriy-
le uğraşan kamlar yapardı. Kamların müziği; davul, def, eşliğinde ya da eşliksiz olarak çoğu
kez de bedensel devinimlerle gerçekleştirilen ezgili konuşma, ağıt ve ilahilerden oluşmak-
taydı.
Kamların inancında davul, büyük def ve daireler kutsal kabul edilirdi. Kamların yaptı-
ğı seanslarda davul; ruhlarla iletişime geçmek, kötü ruhları topraklardan kovmak gibi amaç-
lara hizmet ederdi.
b) Tuğ Müziği: Eski medeniyetlerde askerî müziğin varlığı çeşitli ikonografik resim-
lerle ortaya çıkmıştır. Mısır’da ve Sümerlerde boru ve iri davullar askerî amaçlı kullanılmış-
tır. Davul, zurna, boru, zil gibi aletleri takım hâlinde kullanan ve orduda çaldıran devletlerin
başında Orta Asya Türk devletleri gelir.
İlk askerî müzik topluluğunu Hunlar kurmuştur. Çin kaynaklarına göre M.Ö. 3. yüzyıl-
da Orta Asya Türklerinde gelişmiş bir askerî müzik vardı. Bu müzik milattan sonraki yıllarda
da gelişmeye devam etmiştir.
Hunlar Dönemi’nde tarihi Tuğ Takımı kadrosu yırağ (surnay, zurna), borgu (boru),
tümrük (davul), küvrük (kös) ve çengelden (zil) oluşmuştur. Savaşlarda hakanın yanında ve
onun komutlarına göre çalınan hakanî kös de yüksek sesi ile ordunun hareketini yönlendiren
bir diğer çalgıdır. Hun askerî müziğinde çanın kullanıldığı yine Çin kaynaklarından edinilen
bir bilgidir.
Hunlarda askerî müzik; resmî ve askerî törenlere, savaş ve yürüyüşlere eşlik etmiş-
tir. Tuğ müziği Hun askerine güç ve cesaret verirken düşmanı korkutmuştur. Davul eşliğinde
askerlerin haykırışlarının karşı tarafı ürküttüğü yine Çin kaynaklarında geçer. Hunların as-
kerî müziği Çin’i hem tedirgin etmiş hem de etkilemiştir.
60