Page 70 - MÜZİK KÜLTÜRÜ
P. 70
TÜRK MÜZİK KÜLTÜRÜ
Balaban: Azerbaycan Türkçesine göre bala, küçük; ban, horoz sesi anlamına gel-
mektedir. Buna göre balaban, küçük horoz sesi demektir. Gürgen, ceviz, erik ve benzeri sert
ağaçlardan yapılır ancak en makbul olanı kayısı ağacından yapılanıdır (Görsel 4.26).
Bir gövde ve ağzına takılan yassı kamış ağızlıktan ibaret olan balaban, 280-300 mm
boyunda ve 20-22 mm çapındadır. Sesi mat ve zayıf olduğundan kapalı mekanlarda ve kü-
çük toplantılarda çalınır. Kamıştaki kıskaç sayesinde ses inceltilip kalınlaştırılabilir. Kamış-
taki perdenin ileri geri itilmesi sayesinde ses değişikliği yapılabilmektedir. Bu özelliği saye-
sinde çalgı gruplarına kolaylıkla uyum sağlar.
Görsel 4.26: Balaban
Kemençe: Telli müzik aletlerinin yaylı grubundaki yuvarlak gövdeli çalgıdır. Ceviz
ağacının içi oyularak yapılır ve gövde kısmına inek kesesi derisi kaplanır. Genellikle uzunlu-
ğu 700-800 mm’dir. Dört adet çeşitli kalınlıkta çelik telleri vardır. Enstrümanın sesi berrak
ve yumuşaktır (Görsel 4.27).
Görsel 4.27: Kemençe
Saz: Âşıklarla özdeşleşen bir çalgıdır. Gövdesi dut ağacından yapılmaktadır. Sazın
uzunluğu 980 mm’dir. Saz, on bir tellidir. Sapında 14-18 perde vardır. Bu çalgının kendine
özgü bir sesi vardır (Görsel 4.28).
Görsel 4.28: Saz
68