Page 162 - TÜRK VE BATI MÜZİĞİ TARİHİ 12
P. 162

11. ÜNİTE



                  Osmanlı Dönemi’nde Askerî Müziğin Gelişimi
                  Eski Türk devletlerinde Tabılhane ve Nevbet isimleri ile anılan askerî müzik topluluğu; Osman Gazi Dönemi’n-
               de de geleneğini sürdürerek savaşlarda, çeşitli törenlerde ve namaz vakitlerinde nevbet vurmuştur. Fatih Sultan
               Mehmet Dönemi’nde ciddi bir gelişim gösteren topluluk, Yavuz Sultan Selim Dönemi’nde “Tabl-ü Âlem Mehte-
               ran” olarak adlandırılmıştır. Kanunî Sultan Süleyman Dönemi’nde ise bu topluluk için “Âlem Mehteri” ve “Cemaat-i
               Mehteran-ı Âlem” isimleri kullanılmıştır.
                  Mehter, I. Murat zamanında yeniçeri birliklerinin kurulma-
               sıyla birlikte daha fazla gelişerek yeniçerilere yardım eden bir
               kurum hâline gelmiştir. Mehterde görev yapanlar da yeniçeriler
               gibi Kapıkulu Ocağına bağlanmıştır. Yeniçerilerin bir parçası olan
               ve zaman içinde işlevleri artan mehter takımı, bir süre sonra ba-
               ğımsız bir kurum hâlini almıştır. Mehter, eski Türk devletlerinde
               olduğu gibi Osmanlı Devleti’nde de saltanatın simgesi olarak
               görülmüştür.
                  Mehterin öncelikli görevi; savaş zamanlarında askere moral
               kaynağı olmak, cesaret vermek ve düşmanı korkutmaktır. Fetih
               esnasında nevbet vurmanın insani bir anlamı da bulunmaktadır.
               Nevbet vurmak, savaşmadan ve iki tarafın askerlerinden kayıp
               vermeden fethi tamamlamak için psikolojik bir unsur olarak kul-
               lanılmıştır. Savaşılmadan kazanılan savaşlarda mehter müziği-
               nin büyük bir rolü olmuştur.
                  Türk müzik kültürünün önemli bir unsuru olan mehter, ba-
               rış dönemlerinde kent yaşamına da dâhil olmuştur. Spor mü-
               sabakalarında sporcuların ve halkın yarışmaya odaklanmasını
               sağlamak amacıyla kullanılmıştır. Mehter müzisyenleri; düğün
               törenlerinde, bayramlarda, şenlik günlerinde, özel ve resmî kut-
               lamalarda da nevbet vurmuşlardır (Görsel 173).
                  Mehter takımı, 16. yüzyıla kadar “mehter havaları” seslen-
               dirmiştir. Mehter havaları; nevbet vurma nedenine göre savaş,
               tören veya spor müsabakalarında kullanılmak üzere özel olarak   Görsel 173: Şenlik yerine giden geçit alayı minyatü-
               bestelenmiştir. Mehter havalarının bazıları; hünkâr peşrevi, at  rü, Nakkaş Osman, 16. yüzyıl
               peşrevi, alay düzen peşrevi, elçi peşrevi, saat peşrevi ve rakkas
               peşrevidir.
                  16. yüzyıldan sonra bu çalgı topluluğunun repertuvarına Türk halk müziği ve Türk sanat müziği eserleri de
               girmiştir. Bundan dolayı mehter müziği, “mehter çalgıları ile çalınan müzik” olarak tanımlanmıştır. Repertuvarında
               askerî müzik, dinî müzik, sanat müziği ve halk müziği türlerine yer vermiş, Türk müzik kültürünün betimlemesi
               niteliği taşımıştır.
                  Osmanlı Dönemi mehter müziğinde kullanılan başlıca müzik biçimleri; peşrev, saz semaisi, ceng-i harbi, türkü,
               murabba, raksiye ve kalenderidir. Mehter müziğinde bu biçimlerde bestelenen her eser kullanılmamış, belli ma-
               kam ve usullerde olanlar tercih edilmiştir (Tablo 29).
                   Tablo 29: Osmanlı Dönemi Mehter Müziğinde Kullanılan Makamlar ve Usuller

                                   Acem, bayati, buselik, çargâh, eviç, gülüzar, hüseyni, ırak, kürdi, mahur, muhayyer,
                   Makamlar        neva, nihavent, nikriz, pençgâh, rast, rahatülervah, rehavi, saba, segâh, sümbüle, tahir,
                                   uşşak, uzzal, zirgüleli hicaz
                                   Ahlati ve yarım ahlati, ber-feşân, büyük hafif, ceng-i harbi, çember, tef, devrihindi, dev-
                   Usuller         rikebir, düm sakil, düm devir, düyek, fahte, fahte-i kebir, fer, hafif, küçük hafif, revani,
                                   saf, sakil, semai, sofyan


                 BİLGİ NOTU

                   Günümüzde hem askerî müzik topluluğunun adı olan hem de çalınan müzik türü anlamında kullanılan “mehter”
                 kelimesinin kökeni ile ilgili iki farklı yaklaşım bulunmaktadır. Birinci yaklaşıma göre mehter kelimesi, “yeni ay” ya da
                 “hilal” anlamına gelen Farsça “mahi-ter” kelimesinden türemiştir. İkinci yaklaşıma göre ise Farsçada “yaya” anlamına
                 gelen “mihter” kelimesinden gelmektedir.




                                                                                   TÜRK MÜZİĞİNDE DÖNEMLER    161
   157   158   159   160   161   162   163   164   165   166   167