Page 164 - TÜRK VE BATI MÜZİĞİ TARİHİ 12
P. 164
11. ÜNİTE
Tanzimat Öncesi Halk Müziğinin Gelişimi
Türklerin Orta Asya’dan Anadolu’ya getirdiği halk müziği geleneği, Osmanlı Dönemi’nde de sürmüştür. Os-
manlı Dönemi halk müziğine dair ilk kaynaklar 15. yüzyıla aittir. Kitab-ı Dede Korkut’ta “Dedem Korkut gelip şa-
dılık (kopuz) çaldı.” denerek halk müziğine vurgu yapılmıştır. 17. yüzyılda Evliya Çelebi’nin “Seyahatname” ve Ali
Ufki’nin “Mecmua-i Saz ü Söz” adlı eserlerinde halk müziğinden bahsedilmiştir.
Osmanlı Dönemi’nde halk müziği, daha çok kırsal bölgelerde gelişmiştir. Orta Asya’dan beri var olan ozanlık
geleneği devam ettirilmiş; anonim yapılı ezgiler, hafızaya dayalı aktarım ile kuşaktan kuşağa taşınmıştır. Türk top-
lumunun ortak değerlerini ve öz kültürünü barındıran Osmanlı Dönemi halk müziği eserleri, günümüze ulaşan
kültür mirasının önemli bir kısmını oluşturmuştur.
Sanat müziği ögelerinden de etkilenen Osmanlı Dönemi halk müziği, durağan bir yapı sergilememiştir. Sürekli
olarak yeni yapıları ve doğaçlama unsurları da bünyesine katmıştır. Halk müziği eserlerinin sözleri; halk edebiyatı
ile beslenen, halk dilinin yalınlığını barındıran ve yöresel ağız farklılıklarını kullanan bir özellik göstermiştir.
Osmanlı Dönemi’nde Mevlevilikten sonraki en yaygın tasavvuf geleneği olan Bektaşiliğin kullandığı ezgiler,
halk müziğinin tasavvufi bir türünü oluşturmuştur. Bektaşilik, Hacı Bektaşi Veli’nin geliştirdiği tasavvufi düşünce
üzerinde şekillenmiş ve halk müziği tavrı ile icra edilmiştir. Yılın belli zamanlarında yapılan cem törenleri, “dede”
unvanı verilen kişilerce yönetilmiştir. Bu esnada bağlaması ve sesiyle müzik icra eden ve semah dönülürken eşlik
eden kişiye zakir denmiştir.
ARAŞTIRALIM PAYLAŞALIM
• Osmanlı Dönemi’ne ait türkü örnekleri bulup dinleyiniz.
• Dinlediğiniz türküleri söz, ezgi ve ritim özellikleri açısından değerlendirerek izlenimlerinizi
arkadaşlarınızla paylaşınız.
Tanzimat Öncesi Eğlence Müziğinin Gelişimi
Osmanlı şehir yaşantısının eğlence müzikleri; köçekçeler ve
tavşancalar ile Karagöz müziği ve pehlivan havalarıdır.
Köçekçe ve Tavşancalar: Şarkı, türkü ve sözsüz oyun havala-
rını kapsayan bu tür, sarayda ve saraya yakın hanelerde yapılan
eğlencelerde dansa eşlik etmek amacı ile icra edilmiştir (Görsel
176). Müzik icrasında dümbelek (darbuka), daire, zilli maşa, cam
bardak, kâse ve fincanlar da kullanılmıştır. Dansçılar ise parmak
zili, çalpara veya çengi çubuğu denen vurmalı çalgılarla müziğe
eşlik etmiştir. Köçekçe ve tavşancalarda kullanılan telli çalgılar,
yüzyıllar içerisinde değişiklik göstermiştir. Ut ve lavta en çok kul-
lanılan telli çalgılar olmuş, Osmanlı sarayının kadın eğlencelerin-
de bir dönem çok sık kullanılan çenk ve santurun yerini kanun
almıştır.
Karagöz Müziği: Osmanlı şehir eğlencelerinin en önemli tür-
lerinden olan Karagöz oyununun kendine özgü bir müziği vardır.
Karagöz müziği, sırası ile üç bölümden oluşmuştur. Bunlar; semai,
gazel ve hayal şarkılarıdır. Türk sanat müziği biçimlerinden oluşan
semai bölümünde eserin tamamı okunmamış, bir kısmı icra edil-
miştir. Gazel bölümünde bir gazel seslendirilmiştir. Hayal şarkıları
bölümü ise şarkı, türkü, tavşanca ve köçekçelerden oluşmuştur.
Bu bölümde Anadolu ve Rumeli türkülerinin yanı sıra farklı diller-
deki halk ezgileri de icra edilmiştir.
Karagöz müziği, Türk müziğinin birden fazla türünü barındır- Görsel 176: Saray eğlencesi, 17. yüzyıl minyatürü
dığı için icra sırasında kullanılan çalgılar da çeşitlilik göstermiştir.
Oyunlar sergilenirken icra edilecek müzik türüne göre halk müziği ve sanat müziğinde kullanılan tüm çalgılar
kullanılmıştır.
Pehlivan Havaları: Bir Rumeli kültürü ögesi olan pehlivan havalarının kökleri çok eskilere dayanmaktadır. Peh-
livan havaları, yağlı güreş kapışmaları sırasında davul ve zurna ile çalınan ezgilerdir. Bu ezgiler, güreşin ritmine
göre hızlanıp yavaşlamış; pehlivanların birbirine hamlede bulunduğu anlarda ve ezgilerin bitiminde ceng-i harbi
çalınmıştır. Başlıca pehlivan havaları; pehlivan peşrevi, dağlı güreş havası, divan havası ve karakucak güreş hava-
sıdır.
TÜRK MÜZİĞİNDE DÖNEMLER 163