Page 118 - TÜRK MÜZİĞİ TARİHİ 12
P. 118
3. ÜNİTE
harmandakilerle birlikte yenir. Koçlar koyun
sürülerinin arasına salınırken besmele çekilir,
bereketli bir yıl olması için dualar edilir ve
koçlar bırakılır. Koçların sürüden ayrı kaldığı
kısa zaman diliminde evin en küçük çocuğu
koça bakmakla görevlidir. Koçlar sürüye gö-
türülürken de genellikle koçu besleyen küçük
çocuk koçun üzerine bindirilir (Görsel 3.8).
Bu törenlerin yapıldığı dönemlerde birçok Görsel 3.8: Saya gezmesi
evde az ya da çok mutlaka koyun bulunurdu.
Ama koç her evde olmazdı. Koç sadece belli kişilerde, özellikle sürüsü yani fazla koyu-
nu olan kişilerde bulunurdu. Az sayıda koyunu olan kişiler ise koyunlarını sürü sahip-
lerinin koyunlarının içine katardı.
Harika Uğur Dağlı, kişisel görüşme, 6 Temmuz 2018
3.1.3. Mevlevihanelerin Müzik Eğitimi Açısından İşlevi
Türk düşünce ve sanat dünyasına önemli katkılar sağlayan Mevlevilik ve Mevlevihaneler, Osmanlı müzik ha-
yatının en önemli kaynaklarından birini teşkil etmiştir. Kuruluşundan itibaren ayinlerinde musikiye önemli bir yer
veren Mevleviler, dinî musikinin önemli formlarından olan ” Mevlevi ayini”nin oluşmasına zemin hazırlamıştır.
Mevlevi ayinlerinin pek çoğunda yer alan müzikal unsurlar tarikat içinde musikişinaslardan oluşan bir züm-
renin oluşmasını sağlamıştır. Bu zümreye yetişmiş insan temin etmek amacıyla Mevlevihanelerde, Mevleviliğin
adap ve usullerinin yanı sıra müzik eğitimi de verilmiştir.
Meşk sisteminin benimsendiği öğretim metodu, öğretmen merkezli ve tekrara dayalı bir süreci kapsar. Mev-
levihanelerdeki öğrencilere icraya dayalı bu eğitim sisteminin yanında teorik bilgiler de verilmiştir. Bu sayede her
öğrenci kendi hocasının tavrını kazanmış, Mevlevi tarikatına özgü icra tarzının devamlılığı sağlanmıştır.
Klasik eğitim ve terbiye metotlarının hemen hepsinin uygulandığı Mevlevihanelerde eğitim programı öğren-
cilerin ve hocanın alaka ve becerisine göre belirlenmiştir. Dervişler, birikimlerine göre belirli kademelere ayrılmış
ve kendi alanlarındaki eğitimlerine devam etmişlerdir. Bu alanlardan olan hanende ve sazende gruplarına dâhil
olan öğrenciler, gerekli beceri ve bilgiyi kazanmalarının ardından “mutrıp heyetine” katılmışlardır (Görsel 3.9).
Başlangıçta sadece kudüm, rebap ve neyden oluşan müzik topluluğuna 17. yüzyıldan itibaren ut, keman, kanun,
santur, tambur, kemençe, girift (nefesli çalgı) hatta zamanla piyano ve viyolonsel de katılmıştır. Ancak piyano ve
viyolonsel sadece birkaç mukabelede kullanılmıştır.
Türk müziği üzerinde Mevlevi-
liğin büyük katkısı bulunmaktadır.
Osmanlı dönemindeki en önemli
bestekâr ve müzik adamlarının pek
çoğu Mevlevihanelerden yetişmiştir.
Enderundan sonra musiki eğiti-
minin sistematik olarak verildiği en
önemli kurum Mevlevihaneler ol-
muştur. Bunda Mevlana’nın musiki
ve semaya olan muhabbetinin bü-
yük etkisi vardır. Mevlana, Allah ve
din düşüncesini müziğin etkileyici
ifade biçimiyle güçlendirmiştir.
Mevlevihaneler, dinî bir kurum
olmalarının yanı sıra içinde pek çok
alanda eğitim faaliyetleri yürütülen Görsel 3.9: Mevlevi müziği
bir eğitim kurumudur. Verilen eğitimler sonucunda ortaya çıkan kültürel birikim, ülke geneline dağılan Mevlevi-
hanelerle tüm Osmanlı coğrafyasına yayılmıştır. Mevlevihaneler, bu sayede müzik kültürünün tüm yurda yayılma-
sında önemli bir rol oynamıştır.
TÜRK MÜZİĞİ EĞİTİM KURUMLARI 117