Page 48 - Konu Özetleri AYT Sosyoloji
P. 48
TOPLUMSAL DEĞİŞME VE TOPLUMSAL DEĞİŞMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
TOPLUMSAL DEĞİŞMEYİ ETKİLEYEN FAKTÖRLER
Fiziki Çevre: İklim değişikliği, çevre kirliliği, salgın hastalık ve doğal afet gibi insan faaliyetlerine bağlı ya da ondan ba-
ğımsız tüm çevresel değişimler toplumsal değişmenin nedeni olabilir. Örneğin üretimde kimyasal maddelerin kullanılması,
iklim değişikliklerine ve çevre kirliliğine sebep olmaktadır. İnsan ve fiziki çevre arasındaki etkileşim, kimi zaman doğal
dengenin bozulmasına yol açarak gezegenin ve insanlığın geleceğini riske atabilir. Ancak deprem, fırtına, yanardağ pat-
lamaları gibi bazı doğal afetler insan faaliyetlerinin sonucunda gerçekleşmez. Doğrudan insan faaliyetlerinin sonucu olsun
ya da olmasın tüm çevresel etkiler toplumsal yapıda bazı değişimlere yol açar. Çevresel etkiler kimi zaman kurumların
yapısında ve faaliyetlerinde bir iyileşmeye yol açarken kimi zaman da ekonomik kriz, işsizlik, kıtlık, kuraklık gibi olumsuz
değişimlere yol açabilir.
Kitle İletişim Araçları: Günümüz toplumları genelde “bilgi toplumu” olarak adlandırılır. Dolayısıyla her türden bilginin
gazete, dergi, radyo, televizyon, genel ağ gibi araçlarla geniş bir kitleye dağıtılması anlamına gelen kitle iletişimi oldukça
önemlidir. Özellikle televizyon ve genel ağ, bilginin küresel boyutta paylaşılmasını mümkün kılmıştır. Gazete, radyo, tele-
vizyon gibi geleneksel kitle iletişim araçları günümüz teknolojisiyle uyumlu hâle gelmiştir. Örneğin gazeteler artık çevrim içi
olarak okunabilmekte, birçok radyo dijital yayın yapmakta ve televizyonlar uydu teknolojisi sayesinde izleyicilere büyük bir
seçim çeşitliliği sunmaktadır. Genel ağ; bilginin paylaşımında, eğlence, reklam ve ticarette küresel olanaklar sunmaktadır.
Genel ağın her türlü bilgiyi hızlı bir biçimde yayma potansiyeli, bazı olumsuzlukları da beraberinde getirmiştir. Çünkü bilgi
kaynaklarının kontrolü zorlaşmış, güvenilir olmayan bilgilerin de yayılması söz konusu olmuştur. Genel ağın yaygınlaşması
ile tüketim alışkanlıklarından ticaretin biçimine kadar bir dizi değişim yaşanmıştır. Örneğin günümüzde genel ağ üzerinden
dünyanın her yerinden alışveriş yapmak mümkündür. Bunun sonucu olarak ticaret, geleneksel yöntemlere oranla hem
daha hızlı hem de daha çeşitli hâle gelmiştir. Her yeni değişim; toplumun sosyokültürel, hukuki, psikolojik, ekonomik, politik
vb. süreçlerini değiştirmiştir.
Bilim ve Teknoloji: Bilim ve teknolojideki her değişim toplumsal hayatı büyük ölçüde etkiler. 20. yüzyılın icatları olan
otomobil, uçak, bilgisayar, radyo, telefon, televizyon vb. teknolojik araçlar insanların tüm alışkanlıklarını değiştirmiştir. 21.
yüzyılın en önemli teknolojik gelişmelerinden biri olan genel ağla birlikte siber zorbalık denen yepyeni bir suç türü ortaya
çıkmış, buna uygun cezai yaptırımlar geliştirilmiştir. Tıp alanındaki kök hücre üretimi sayesinde, tümörlerin daha çabuk
tespit edilmesini sağlayan optik görüntüleme sistemleri üretilmiştir. Bundan iki yüz yıl önce ortalama insan ömrü elli yaş
civarı iken bugün seksen beş yaşa kadar çıkmıştır. Bilim, teknik ve teknolojideki her değişim; toplumun nüfus yapısından
hukuk kurallarına, değerlerinden ekonomisine, siyasetinden aile yapısına kadar birçok değişimi beraberinde getirir.
Ekonomi: Ekonomik yapıdaki büyük ya da küçük çaplı tüm değişimler, toplumsal yapıyı doğrudan etkiler. Örneğin Sanayi
Devrimi’nden sonra feodal toplumun tüm üretim ilişkileri değişmiş, bu değişimin etkisi toplumsal kurumlara, sınıfsal yapıya
ve alışkanlıklara yansımıştır. Geçmişte olduğu gibi günümüzde de ekonomik faaliyetler toplumsal ilişkileri ve yapıyı etkile-
mektedir. Sermayenin ve iş gücünün serbest dolaşımı ilkesi gibi birçok gelişme toplumların birbiriyle daha önce görülme-
miş boyutta ve nitelikte ilişki içinde olmasını sağlamıştır. Tüm bu sayılanlar yeni değer, norm ve ilişki biçimleri anlamına
gelmektedir. Dolayısıyla bu etkileşim biçimleri de kimi grupların yeniden şekillenmesine, nihayetinde kültürlerin ve toplum-
sal yapıların değişmesine yol açmıştır.
Demografi (Nüfus Yapısı): Artan nüfusun ihtiyaçları karşısında var olan kaynaklar yetersiz kalabilir ve bunun sonucun-
da yoksulluk, işsizlik gibi olumsuz sonuçlar ortaya çıkabilir. Diğer taraftan nüfus artışının olumlu yansımaları da olabilir.
Örneğin teknolojik yeniliklerin önü açılabilir veya iş bölümü artabilir. Nüfusun azalması da olumlu veya olumsuz sonuçlar
doğurabilir. Örneğin birçok Avrupa ülkesinde doğum oranlarında düşüş yaşanmış, bunun sonucunda üretim sürecinde
istihdam edilecek genç nüfusa ihtiyaç duyulmuş ve bu ihtiyaç ancak başka ülkelerden göç alınmasıyla giderilebilmiştir.
Göçün etkileri sadece göç alan ülkede görülmez. Hem göç alan hem de göç veren ülkelerin demografik yapısında deği-
şiklikler meydana gelir.
48 MEBİ KONU ÖZETLERİ SOSYOLOJİ - AYT