Page 34 - 3 ADIM TYT FELSEFE
P. 34
FELSEFE 3. ADIM
5. Paul Graham geliştirmiş olduğu “Anlaşmazlıklar Hiyerarşisi” 8. Felsefe bizi, hayatımızı, içinde yaşadığımız dünyayı içten il-
ile bir tartışmada yaşanan anlaşmazlıklara çözüm bulmaya gilendiren bir bilgidir. Felsefe dışındaki disiplinler de dünyayı,
yönelik bir yol önermiştir. hayatı bir yönüyle ele almaktadırlar ancak felsefe hayatla il-
gili, insanla ilgili her kavramı ele alıp inceleyebilen tek disip-
Buna göre aşağıdakilerden hangisi karşı bir argümanı
lindir. Kavramları ele alırken felsefe, derinliğine ne’lik üzerine
daha sağlam bir gerekçe ile karşılar?
incelemeler yapar ve böylece kavramların özüne nüfuz eder.
A) İddiaya karşı bir kanıt sunmadan sadece karşı çıkmak
Bu parça için aşağıdaki başlıklardan hangisi uygundur?
B) Söylenenden ziyade üsluba karşı çıkmak
A) Felsefe dil ilişkisi
C) Tartışma konusunu değil de iddiayı ortaya atan kişiyi
B) Kavramlara felsefe ile bakmak
eleştirmek
C) Felsefe dışındaki disiplinlerin hayata bakışı
D) Herhangi bir kanıt sunmadan doğrudan kişiyi hedef almak
D) Varlık yaşam ilişkisi
E) Argümanın dayandığı ana fikri bulup onu çürütmek
E) Evrenin düzeni ve yaşam
6. Doğruluk, bilginin nesnesine uygunluğudur. Nesne so-
yut yada somut olabilir. Uygunsa doğru, değilse yanlıştır.
Gerçeklik ise bir tür var olma-olmama durumudur. “Kar be-
yazdır.” önermesinin doğruluğu, yağan karın gerçekte beyaz
olup olmadığına bakmaktan geçer.
Bu parçaya göre doğruluğu gerçeklikten ayıran temel
fark aşağıdakilerden hangisidir?
A) Farklı kaynaklardan edinilmesi
B) Yöntemli olarak edinilmiş olması
C) Dış dünyada gözlenebilir olması
D) Bilginin nesnesine uygun olup olmadığı
E) Nesnel ve denetlenebilir olması 9. İnsanın kendisi ve çevresi hakkındaki farkındalığı bir bilinç
hâlidir. İnsanın kendisi hakkındaki bilinçlilik hâli ise öz bilinç-
tir. Öz bilinç insanın kendi üzerine düşünme, kendinin farkın-
7. İnsanın temel hedeflerinin başında varlığını anlamlandırmak da olma ve bunun üzerine bir arayış içinde olma durumudur.
gelir. İlkel dönemden itibaren karşımıza çıkan mitler, efsane- Bilinç ve öz bilinç bilginin ortaya çıkmasında önemli bir yere
ler, felsefi görüşler ve dinler insanın anlam arama ve hakikate
sahiptir. Çünkü insan hem kendini hem de çevresindeki doğal
ulaşma çabasının bir sonucudur. İslam felsefesindeki genel
ve toplumsal dünyayı tanıdıkça bilgi sahibi olur. Bu bilgiler
görüşe göre, insanın varlığı anlamlandırma çabası iki şekilde
arasında kurduğu ilişkiler, yeni bilgilerin oluşmasını sağlar.
olur. Hakikate ulaşan iki ana yol, vahiy ve akıldır. Nasıl olur
Bu sayede insan yaşadığı dünyada bir yabancı gibi kalma-
da tarihin bazı dönemlerinde hakikate götüren akıl ve vahiy
yarak kendinin ve evrenin farkına varır. Felsefi düşünce-
karşı karşıya gelir. Örnek verecek olursak; Skolastik dönem-
de din aklı geri plana iterek tek hakikat olduğunu savunur. ye giden ilk yol böylelikle başlamış olur. İnsanın kendisiyle
Modern felsefe döneminde ise akıl ön plana çıkarılarak din yüzleşmesi “Ben kimim?”, evrenle yüzleşmesi “Evren nasıl
büyük oranda reddedilir. oluşmuştur?”, hayatla yüzleşmesi ise “Hayatın anlamı nedir?”
sorularını sormasını sağlamıştır.
Bu parçadan hareketle;
Bu parçadan hareketle aşağıda verilen felsefe tanımların-
I. Gerçeğe ulaşmanın birden farklı yolu vardır.
dan hangisi “öz bilinç” ile ilgilidir?
II. İnsan evrendeki varlığını sorgulamıştır.
III. Düşünce tarihinde uzlaşılar olduğu gibi karşıtlıklar da söz A) “Felsefe, ilkeler ya da ilk nedenler bilimidir.” (Aristoteles)
konusu olmuştur. B) “Felsefe, kurallar koymak değil, ortak aklın özel yargıları-
IV. İnsan varlığını anlamlandırmada aklı her zaman ön plan- nı çözmektir.” (Kant)
da tutmuştur.
C) “Felsefe doğruyu bulma yolunda, düşünsel bir çalışma-
V. Düşünce tarihinde yeni düşünceler önceki düşüncelerin
dır.” (Platon)
devamı niteliğindedir.
D) “Felsefe mutlu bir yaşam sağlamak için tutarlı eylemsel
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
bir sistemdir.” (Epiküros)
A) Yalnız III B) I ve III C) I, II ve III E) “Felsefe, insanın, bütün var olanların hakikatini bilerek
D) I, II ve V E) I, IV ve V yetkinleşmesidir.” (İbn Sinâ)
34