Page 36 - 3 ADIM TYT FELSEFE
P. 36
FELSEFE 3. ADIM
5. Paul Graham geliştirmiş olduğu “Anlaşmazlıklar Hiyerarşisi” 8. Felsefe bizi, hayatımızı, içinde yaşadığımız dünyayı içten il-
ile bir tartışmada yaşanan anlaşmazlıklara çözüm bulmaya gilendiren bir bilgidir. Felsefe dışındaki disiplinler de dünyayı,
yönelik bir yol önermiştir. hayatı bir yönüyle ele almaktadırlar ancak felsefe hayatla il-
gili, insanla ilgili her kavramı ele alıp inceleyebilen tek disip-
Buna göre aşağıdakilerden hangisi karşı bir argümanı
daha sağlam bir gerekçe ile karşılar? lindir. Kavramları ele alırken felsefe, derinliğine ne’lik üzerine
incelemeler yapar ve böylece kavramların özüne nüfuz eder.
A) İddiaya karşı bir kanıt sunmadan sadece karşı çıkmak
Bu parça için aşağıdaki başlıklardan hangisi uygundur?
B) Söylenenden ziyade üsluba karşı çıkmak
C) Tartışma konusunu değil de iddiayı ortaya atan kişiyi A) Felsefe dil ilişkisi
eleştirmek
B) Kavramlara felsefe ile bakmak
D) Herhangi bir kanıt sunmadan doğrudan kişiyi hedef almak
C) Felsefe dışındaki disiplinlerin hayata bakışı
E) Argümanın dayandığı ana fikri bulup onu çürütmek
D) Varlık yaşam ilişkisi
E) Evrenin düzeni ve yaşam
6. Doğruluk, bilginin nesnesine uygunluğudur. Nesne so-
yut yada somut olabilir. Uygunsa doğru, değilse yanlıştır.
Gerçeklik ise bir tür var olma-olmama durumudur. “Kar be-
yazdır.” önermesinin doğruluğu, yağan karın gerçekte beyaz
olup olmadığına bakmaktan geçer.
Bu parçaya göre doğruluğu gerçeklikten ayıran temel
fark aşağıdakilerden hangisidir?
A) Farklı kaynaklardan edinilmesi
B) Yöntemli olarak edinilmiş olması
C) Dış dünyada gözlenebilir olması
D) Bilginin nesnesine uygun olup olmadığı
E) Nesnel ve denetlenebilir olması
9. İnsanın kendisi ve çevresi hakkındaki farkındalığı bir bilinç
hâlidir. İnsanın kendisi hakkındaki bilinçlilik hâli ise öz bilinç-
7. İnsanın temel hedeflerinin başında varlığını anlamlandırmak tir. Öz bilinç insanın kendi üzerine düşünme, kendinin farkın-
gelir. İlkel dönemden itibaren karşımıza çıkan mitler, efsane- da olma ve bunun üzerine bir arayış içinde olma durumudur.
ler, felsefi görüşler ve dinler insanın anlam arama ve hakikate Bilinç ve öz bilinç bilginin ortaya çıkmasında önemli bir yere
ulaşma çabasının bir sonucudur. İslam felsefesindeki genel sahiptir. Çünkü insan hem kendini hem de çevresindeki doğal
görüşe göre, insanın varlığı anlamlandırma çabası iki şekilde ve toplumsal dünyayı tanıdıkça bilgi sahibi olur. Bu bilgiler
olur. Hakikate ulaşan iki ana yol, vahiy ve akıldır. Nasıl olur arasında kurduğu ilişkiler, yeni bilgilerin oluşmasını sağlar.
da tarihin bazı dönemlerinde hakikate götüren akıl ve vahiy Bu sayede insan yaşadığı dünyada bir yabancı gibi kalma-
karşı karşıya gelir. Örnek verecek olursak; skolastik dönem-
de din aklı geri plana iterek tek hakikat olduğunu savunur. yarak kendinin ve evrenin farkına varır. Felsefi düşünce-
Modern felsefe döneminde ise akıl ön plana çıkarılarak din ye giden ilk yol böylelikle başlamış olur. İnsanın kendisiyle
büyük oranda reddedilir. yüzleşmesi “Ben kimim?”, evrenle yüzleşmesi “Evren nasıl
oluşmuştur?”, hayatla yüzleşmesi ise “Hayatın anlamı nedir?”
Bu parçadan hareketle; sorularını sormasını sağlamıştır.
I. Gerçeğe ulaşmanın birden farklı yolu vardır.
Bu parçadan hareketle aşağıda verilen felsefe tanımların-
II. İnsan evrendeki varlığını sorgulamıştır. dan hangisi “öz bilinç” ile ilgilidir?
III. Düşünce tarihinde uzlaşılar olduğu gibi karşıtlıklar da söz A) “Felsefe, ilkeler ya da ilk nedenler bilimidir.” (Aristoteles)
konusu olmuştur.
B) “Felsefe, kurallar koymak değil, ortak aklın özel yargıları-
IV. İnsan varlığını anlamlandırmada aklı her zaman ön plan- nı çözmektir.” (I. Kant)
da tutmuştur.
C) “Felsefe doğruyu bulma yolunda, düşünsel bir çalışma-
V. Düşünce tarihinde yeni düşünceler önceki düşüncelerin
devamı niteliğindedir. dır.” (Platon)
D) “Felsefe mutlu bir yaşam sağlamak için tutarlı eylemsel
yargılarından hangilerine ulaşılabilir?
bir sistemdir.” (Epiküros)
A) Yalnız III B) I ve III C) I, II ve III
E) “Felsefe, insanın, bütün var olanların hakikatini bilerek
D) I, II ve V E) I, IV ve V yetkinleşmesidir.” (İbn Sinâ)
34