Page 787 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 787

Ortaöğretim Genel Müdürlüğü                         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10


                                                CEVAP ANAHTARLARI
                Rüyamda Battal Gazi’yi gördüm. Üzüntümü anlamış olacak ki   günden bugüne yaşayan insan sayısı aşağı yukarı 100 milyarı
                gelip beni teskin etmek istedi. Aldı beni, yüce bir dağa götür-  bulurdu. Dünyamız bu kadar insanı besleyebilecek ve barındıra-
                dü. Dağın hem sabah güneşini hem de akşam güneşini gören   bilecek bir durumda değildir.
                cihetinde dipsiz bir mağaraya götürdü. Mağaranın dar bir girişi   4.  Diyalog, söyleşmeye bağlı anlatım tekniğidir. Okuduğumuz bu
                vardı. Mağarada Battal Gazi’nin atı Aşkar ve silahları vardı. Bat-  efsanede konuşmalara yer verilmeseydi bence metin okuyucu
                tal Gazi atı almamı ve silahları kuşanmamı işaret etti. Silahların   üzerinde aynı etkiyi bırakmazdı. Cebrail ile Lokman Hekim
                ışıltısı mağarayı aydınlatıyordu. Silahları alırken uyanıverdim.   arasındaki diyaloglar anlatımdaki ifadeyi kuvvetlendirmiştir.
                Battal Gazi’nin rüyamda gösterdiği mağaraya gittim. İşte bu at   Bu teknik sayesinde karakterler arasındaki çatışmaları ve karak-
                onun atı Aşkar, işte bu kılıç onun kılıcı, bu gürz onun gürzü.   terlerin birbirleri hakkındaki düşüncelerini anlarız. Bu teknik
                İnşallah kâfiri, Battal Gazi’nin manevi yardımıyla, atıyla, sila-  kulanılmasaydı metinde karakterler arasında gerçekleşen çatış-
                hıyla yeneceğiz Emir’im.                      maları anlayamazdık. Bu nedenle okuyucu metni tam anlamıyla
             4.  Müslüman Türkler için Kızıl Elma hep varılacak yeni bir hedef,   çözemez ve metin okuyucuyu istenilen oranda etkileyemezdi.
                alınacak yeni bir yerdir. Kızıl Elma öteler ötesi, Kaf Dağı’nın da   Metinde karakterlerin birbirleri hakkındaki düşünceleri öğ-
                ötesindedir. Kızıl Elma ile Türk’ün asla ülküsüz kalmayacağı ve   renilemezdi. Bu da metnin okuyucu tarafından ayrıntıları ile
                Kızıl Elmasız kalmanın bir Türk için ölmek ile eşdeğer görü-  anlaşılmasını engellerdi. Bundan dolayı metin okuyucuyu
                leceği kabul edilmiştir. Bir idealin olması, bir milleti geleceğe   istenilen düzeyde etkileyemezdi. Bu nedenle efsanede olayların
                taşıması açısından son derece önemlidir. Kızıl Elma, Alp Arslan   gelişiminde sıkıntılar yaşanırdı. Diyaloglar efsanenin kahra-
                için Anadolu, Fatih için İstanbul, Yavuz için Mısır, Kanuni için   manlarının ruhsal ve sosyal durumlarını algılalamamızı sağlar.
                Viyana, Mustafa Kemal için Misakımillî’dir. Türk milleti her   Efsanede kullanılmasaydı kahramanların ruhsal ve sosyal du-
                dönemin şartlarına uygun olarak Kızıl Elma’sını güncellemiştir.   rumlarını anlayamazdık. Diyaloglar sayesinde efsanenin geçtiği
                Kızıl Elma Türklerin kültürel kodunda bulunan bir olgudur.   yerin kültürel ögelerini saptayabilmekteyiz. Efsanede diyalogla-
                                                              ra yer verilmeseydi efsanenin geçtiği yer olan Adana yöresinin
             5.  Sarı Saltuk’un ilminden, kahramanlığından, savaşçılığından,   kültürel ögelerini tam anlamıyla öğrenemezdik.
                gözü pekliğinden; inançlarına, değerlerine ve geleneğine bağlılı-
                ğından etkilendim.                         5.  Efsanede anlatıcı efsanenin bazı yerlerinde başkalarından din-
                                                              lediğini aktarmıştır. Bunu anlatırken rivayet ederler ki, derler ki
                Sarı Saltuk’un ilminden etkilendim, onun gibi birçok ilmi bil-  kalıplaşmış ifadelerini kullanmıştır. Metinde Adana ve çevresin-
                mek isterdim. Kahramanlığı, savaşçılığı ve gözü pekliğinden de   de yüzyıllardır yaygın olarak Lokman Hekim efsanelerinin an-
                etkilendim. Onun gibi yiğit, mücadeleci ve gözü pek olup hak-  latıldığı rivayet edilmektedir. ve Bugünkü tıp biliminin, o günkü
                sızlığa karşı çıkıp mazlumun yanında yer alırdım. Hak bildiğim   yapraktan geliştiğine inanıldığı rivayet edilir. cümleleri metinde
                davada sonuna kadar mücadele ederdim. İnançlarına, değerle-  pastiş anlatım tekniğinin kullanıldığını gösteren cümlelerdir.
                rine ve geleneğine bağlılığından da etkilendim. Çünkü insanı   Metinde bu anlatım tekniğinin kullanılması bence okuyucunun
                insan yapan asıl unsurlar değerlerinin olmasıdır. Geleneği olan   dikkatini anlatıcıda yoğunlaştıracaktır.
                bir insan sağlam köklere sahiptir.            Okuyucu anlatılanları anlatıcı kanalıyla göreceğinden ve öğre-
                                                              neceğinden bu teknik anlatımı olumlu yönde etkilemiştir. Bu
             Etkinlik No.: 152
                                                              efsane sanatsal bir metin olduğundan ağırlıklı olarak öyküleyici
             1.  Söylenileni daha etkili bir şekilde söylemek için söz sanatlarına   anlatım biçimi ile yazılmıştır. Öyküleyici anlatım biçimlerinin
                başvurulur. Okuduğumuz efsanede kullanılan söz sanatları   ağırlıklı olarak kullanıldığı sanatsal metinlerde pastiş tekniğinin
                anlatımda sıradanlığı ortadan kaldırmıştır. “Ey Lokman, anık   kullanılması bana göre metnin anlaşılmasını kolaylaştıracaktır.
                araman bitsin, ben ölümsüz hayatın devasıyım. Bundan böyle   Etkinlik No.: 153
                insanlara ve hayvanlara ölüm yok.” cümlesinde intak ve teşhis
                söz sanatları kullanılmıştır. “Yetiş Cebrail, Lokman ölümsüzlüğe   1.  Cakıp kendi kendine anlatırken iç diyalog metodu uygulanmış.
                çare bulursa bu insanların hâli ne olur?” cümlesinde nida ve   Eşiyle konuşması ise diyalog şeklinde gelişerek metne bir akış,
                istifham söz sanatları kullanılmuştır. “Ey Lokman, anık araman   hareket ve heyecan kazandırmıştır. Eseri çok daha doğal ve
                bitsin.” cümlesinde nida sanatına başvurulmuştur.  dramatik bir yapıya büründürmüştür.
                Metinde söz sanatlarını kullanmak anlatımı daha etkileyici hâle   2.  Çocuğu olmadan önce: Sanki yüreğini sıkıp salan bir umutsuz-
                getirecektir. Metin, ağırlıklı olarak öyküleyici anlatım biçimi ile   luk vardı içinde. Hiçbir yere sığamıyordu. Çadırın içinde nefes
                yazılmıştır. Öyküleyici anlatım biçiminde sözcükler genellikle   alamaz hâle gelmişti.
                yan ve mecaz anlamında kullanıldığı için söz sanatlarına başvu-  Çocuğu olduktan sonra: Gözleri ışıl ışıldı. Mutluluktan kimseyi
                rulur. Söz sanatlarında ise sözcükler yan ve mecaz anlamında   duymuyordu, acısını da unutmuştu bile. Çadırı evlendiğinden
                kullanılır. Efsanede kullanılan söz sanatları anlamı güçlendir-  beri hiç bu kadar mutluluk vermemişti ona.
                miştir. Anlatılanlar söz sanatları sayesinde okuyucunun daha   Okuyucu üzerindeki etkisi: Zamanın ve olayların hızla akması
                fazla ilgisini çekmiş ve efsane daha ilginç hâle gelmiştir.    3.  sağlanmış, okuyucunun merakı giderilmiş ve okuyucunun
             2.  Lokman Hekim büyük emek vererek yazdığı kitabın Ceyhan   sıkılmadan metni okuması sağlanmıştır.
                Nehri’ne atılması ile büyük hayal kırıklığı yaşamıştır. Yaşadığı   Metin üzerindeki etkisi: Metinde gereksiz ayrıntılara yer ve-
                bu hayal kırıklığını ve ruh hâlini ayrıntılı biçimde anlatmak için   rilmeden az sözle çok şey anlatılmıştır. Metnin daha önemli
                betimleyici anlatım biçiminini kullanırdım. Bence betimleyici   bölümleri için ayrıntılı anlatma imkânı vermiştir.
                anlatımda görsellik ön plandadır. Lokman Hekim’in ruh hâlini
                ayrıntılı biçimde anlatacak anlatım biçimi, ruhsal betimleme-  Etkinlik No.: 154
                dir. Bence bu betimlemede kişinin ruhsal durumu ve karakteri
                tasvir edilir. Ruhsal betimleme ile Lokman Hekim’in iç dünyası,   1.  Metnin geriye dönüş tekniği ile başlaması metni daha ilgi çe-
                duyguları ve düşünceleri ayrıntılı biçimde anlatılarak Lokman   kici hâle getirmiştir. Önce okuyucunun dikkati olaya çekilmiş,
                Hekim’in kişisel tahlili yapılmış olur.       merak duygusu uyandırılmış daha sonra da olay geçmişten
             3.  Ölümsüzlük; sonsuz yaşam, ölümden muaf olma ve bitmeyen   günümüze doğru anlatılmıştır. Bu da efsanenin daha merakla
                                                              okunmasını sağlamaktadır.
                varoluştur. Ölüm bir nimet, ölümsüzlük ise insan için felakettir.
                Allah tarafından Cebrail aracılığı ile Lokman Hekim’e müdahele   2.  a)  Bu kız o kadar güzelmiş ki gülünce güller açar, ağlayınca
                edilmeseydi ve insanlık ölümsüzlüğe ulaşşasaydı insanlık çözül-  bulutlar da ağlarmış. Uzun boylu, ince belli bu güzel kız
                mesi imkânsız büyük problemler yaşardı. İnsanlar daha kötü,   geceden siyah saçları, derin bir kuyuyu andıran siyah gözleri
                suç işlemeye daha meyilli olurdu. Çünkü ölüm olmayacağından   ile her göreni büyülermiş. Öyle tatlı bir sesi varmış ki Tama-
                ahiret de olmayacaktı. Ölmüyor olmak yaşlanmayacağımız   ra’nın şarkı söyleyince bütün tabiat susar onu dinlermiş.
                anlamına gelmemektedir. Belki ölmeyecektik ama yaşlanmaya   b)  Bu yiğidin bileği hiç bükülmezmiş. Uzun boyu, güçlü kol-
                ve hasta olmaya devam edecektik. Yaşlılık büyük sorunları ve   larıyla herkesin beğenisini kazanırmış. Siyah saçları, kalın
                hastalıkları da beraberinde getirecekti. Bazı hastalıklardan  tek   çatık kaşları ve kahverengi gözleri genç kızların yüreğini
                kurtuluş yolu ölümdür. Lokman Hekim ölüme çare bulsaydı o   titretirmiş.


                                                                                                   785
   782   783   784   785   786   787   788   789   790   791   792