Page 788 - Türk Dili ve Edebiyatı - 10 | Beceri Temelli
P. 788
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 10 Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
CEVAP ANAHTARLARI
3. Yaşlı keşiş Başkeşiş’e duyulmasından korkarak, 3. Sıradan Unsurlar Olağanüstü Unsurlar
“Ne yapmayı düşünüyorsunuz efendim?”
Başkeşiş, Köyden ekmek, yemek Beddua sonucu her tarafı
“Bu geceden iyisi yok, bu gece bu işi halletmeliyiz.” kokuları gelmesi suların kaplaması
Yaşlı keşiş,
“Evet, mutlaka halletmeliyiz.” Hamile ve aç olan kadının Köyün sulara gömülmesi
ev ev dolaşarak ekmek
4. Tamara sevdiğinin başına bir felaket geldiğini anladığı için ruh istemesi
hâli karmakarışık olacaktır. Bu nedenle Tamara’nın o anki ruh
hâlini anlatmak için bilinç akışı tekniğini kullanırdım. Çünkü Kimsenin kadına yiyecek Hamile kadının taş kesilmesi
bu teknikte kahramanın iç dünyası, sayıklıyormuş gibi ve man- bir şeyler vermemesi
tıksal bir sıra gözetilmeksizin verilir.
5. a) Bir süre de böyle geçmiş. Etkinlik No.: 157
Günlerden bir gün Tamara’yı kıskanan keşiş kızlarından biri 1. Olası Cevaplar:
işin nereye vardığını görmüş, gidip başkeşişe durumu anlatmış.
b) Özetleme bildiren bu ifadeler metnin akıcılığını artırmakta Destandaki olay örgüsünün manzum şekilde aktarılması metne
bir ritim ve ahenk katmış, dolayısıyla epik bir metin şiirsellikle
aynı zamanda kolay okunabilmesini sağlamaktadır. Gereksiz beslenmiştir. Bu anlatım şeklinin okuyucu açısından çok daha
ayrıntıların metinde olmaması sayesinde metin daha ilgi etkileyici olduğunu düşünüyorum.
çekici olmaktadır.
Olayların dizeler hâlinde ve kesik cümleler biçiminde anlatıl-
Etkinlik No.: 155 ması metnin okunmasını zorlaştırıyor. Olay anlatan bir metni
düz yazı biçiminde okumak isterdim.
1. Metnin manzum bölümlerinde sözün kahramanlara bırakılması
onların duygularının ilk ağızdan ve daha yoğun ifade edilmesini 2. Olası Cevaplar:
sağlamış, böylece metnin etkileyiciliğini artırmıştır. Manzum Destanda pek çok yerde kısa cümleler kurulmuş; bu, olay ör-
bölümlerde söz sanatlarının ve ahenk unsurlarının (ölçü, kafi- güsünün daha kolay anlaşılmasını sağlamıştır. Ancak sözcük
ye, redif, nakarat, kelime grubu tekrarı vs.) kullanılmış olması tekrarları metnin akıcılığına ciddi anlamda ket vuruyor, okuyu-
anlatımı tekdüzelikten kurtarmıştır. cuyu olayların akışından koparıyor.
2. Döne Sultan’ın gözlerinden çokça yaş aktı. Metnin daha anlaşılır olması bakımından kısa cümleler kulla-
Döne Sultan çok ağladı. nılmasını olumlu buluyorum. Sözcük tekrarları ve benzer cüm-
Cümlenin asıl şeklinin kullanılmasını tercih ederdim. Çünkü lelerin peş peşe gelmesi de beni rahatsız etmedi. Aksine, söz
mecazımürsel ve teşbih sanatlarıyla sağlanan mecazlı söyleyiş, tekrarlarına dayalı bu üslup destanın anlatımını güçlendiriyor
ve metni çok daha akıcı ve sürükleyici kılıyor.
sözün daha etkileyici olmasını sağlamış ve anlatımı zenginleş-
tirmiştir. 3. Bu cümleler, Manas’ın kutsal bir kişi olarak kabul edildiğini
3. Isabalı, yüzünü göklere çevirdi… : Çaresizlik, dua, yalvarma vs. göstermektedir. Bizim kültürümüzde kahramanlar güçlerini
genellikle Allah’tan alırlar. Burada da Manas’ın adının peygam-
Döne Sultan parmağını ısırdı. : Şaşkınlık berler tarafından verilmiş olması, onun ileride bir kahraman
Nasıl ki elini attı, taşı yirmi adım öteye savurdu. : Güçlülük olacağının göstergesi olarak düşünülebilir.
Keleşler şimdi saçlarını yolmakta. : Üzüntü 4. Cakıp Bey, Bakay’la hem bir bey hem de baba olarak konuş-
4. Devrik cümlelere çoğunlukla şiir dilinde ve günlük dilde rastla- muştur. Bir bey olarak emir kipleri kullanmıştır ancak kurduğu
cümlelerde Bakay’a çok güvendiğini ve oğlunu çok iyi yetişti-
nır. Böyle bir cümle yapısı tercih edilerek daha doğal veya şiirsel receğine inandığını sezdirmektedir. Bakay’ın Manas’a yoldaş
bir anlatım amaçlanmış olabilir. olmasını, ona bildiği her şeyi öğretmesini, dinî eğitim vermesini
5. … Isabalı iki arada kalmıştı. ve onu yiğit bir bey oğlu olarak yetiştirmesini istemiştir.
… yârden mi geçersin, serden mi? 5. Olası Cevap:
… aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık. O dönemde insanların birbirleriyle gayet saygılı ve ölçülü bir
… Isabalı ikilemde kalmıştı/ikileme düşmüştü. üslupla iletişim kurduğunu düşünüyorum. Manas, beşikte
kurduğu cümlelerle ne kadar olgun ve sorumluluk sahibi bir
6. Soru cümlelerinin cevap arama dışında onaylatma, rica, kabul yetişkin olacağının işaretlerini vermiştir. Cakıp Bey’le Bakay’ın
etmeme, uyarı vs. anlamları vardır. Gerek yazı dilinde gerekse konuşması da o dönemde insanların aralarında ast-üst ilişkisi
günlük dilde duygu/düşünceleri soru yoluyla dile getirmek olsa dahi karşılıklı hürmete ve sevgiye dayalı bir iletişim kur-
anlatımın daha canlı, çarpıcı ve güçlü olmasını sağlar. Örneğin duklarını göstermektedir.
“Bu sözü ben söylemedim.” cümlesiyle “Bu sözü ben mi söy-
lemişim?” cümlesi aynı düşünceyi dile getirse de soru cümlesi Etkinlik No.: 158
kararlılık ifade eden, itiraza yer bırakmayan ve daha net bir 1. Deyimler, genel itibarıyla mecazlı bir söyleyişe sahip olan ve
anlatıma sahiptir. anlatımı zenginleştiren kalıplaşmış sözlerdir. Yazarlar, eserlerin-
Etkinlik No.: 156 de anlatımı etkili kılmak ve az sözle çok şey anlatabilmek için
deyimleri sıkça kullanırlar. Metinden alınan bölümde geçen de-
1. a) Kapı kapı gezmek yimlerin yerine anlamı bozmayacak şekilde başka kelime veya
Ev ev dolaşmak kelime grupları getirildiğinde anlatım, zenginliğini ve okuyucu
Su kesmek üzerindeki etkisini kaybetmektedir. Yani dil ve anlatım yönün-
Taş kesilmek den etkili bir eser ortaya koyabilmek için bu malzemelerin yerli
Beddua etmek yerinde kullanılması gerekir.
b) Sadece, şehirde bulunan yaşlı bir kadın dilenci kadına tuz 2. Yazar, anlatıcı veya derlemeciler metinle okur arasında güçlü
verir. Bunun üzerine kadın: “Bu gece sabaha kadar şu evin bir bağ kurmak ve anlatımı ilgi çekici hâle getirmek için dilin
dışındaki bütün evler su kessin!” diye beddua eder. sunmuş olduğu zenginliklerden (devrik cümle, söz sanatları,
2. Bugün Hazar Gölü’nün altında kalan yerleşim yerinin o köy deyimler vb.) olabildiğince faydalanmak isterler. Bu metinde de
olduğuna, gölün güneyinde yere uzanmış hamile kadın görüntü- okuyucunun dikkatini çekmek, anlatımı güçlendirmek ve akı-
sünü andıran dağın ise taş olan hamile kadın olduğuna inanılır. cılığı sağlamak için sadece düz cümlelerle yetinilmemiş devrik
ifadelerinin yer aldığı bölüm anlatıcının inandırma çabası için- cümleler de yerli yerinde kullanılmıştır.
de olduğunu gösterir. Dağın şeklinin hamile kadına benzemesi 3. Metinde Şirin’e karşı olağanüstü bir aşk besleyen ve bu uğurda
ve göl altında bulunan yerleşim yerinin varlığı metnin gerçek imkânsızı başarma çabası içinde olan Ferhat’ın, diğer tarafta
olabileceğini düşündürür. da dillere destan güzelliğiyle Ferhat’ı bekleyen Şirin’in cadının
786