Page 277 - Biyoloji 11 - Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 277

BİYOLOJİ 11                                     Ortaöğretim Genel Müdürlüğü


                                             CEVAP ANAHTARLARI
          5.  Tuzun fazla alınması, kanın osmotik basıncını arttırır ve doku   memelilerde suyun korunması açısından önemlidir. Suyun çoğu
            sıvısına daha fazla su emilmesine sebep olur. Bu durum daha de-  yeniden geri emildiğinden idrarda kalan maddeler çok yoğundur.
            rişik idrar oluşumuna ve kana geçen tuz ve su oranından dolayı   3.  Amonyağın vücuttan atılımı için fazla miktarda su kullanılması
            kan basıncının yükselmesi durumunu oluşturur.  gerekir. Ancak üre ve ürik asidin vücuttan uzaklaştırılmaları için
          6.  Böbrekler kemik iliğinin kan üretimini teşvik eden eritropoetin   gereken su miktarı daha azdır. Bu yüzden karasal yaşama uyum
            hormonu salgılar. Böbreklerin yeterince çalışmaması kanı süzme   sağlamış canlılar amonyağı üre ve ürik asit şeklinde atar.
            görevinin dışında bu hormonun gerektiği kadar üretilememesine   4.  Kanguru faresi ve insanın aldıkları günlük su miktarları düşünül-
            de sebep olur. Bu yüzden alyuvar üretimi azalır.  düğünde idrarla atılan su miktarı, kanguru faresinde günde 0,45
            Etkinlik No.: 84 - Yapay Böbrek                ml kadar iken insanda günde 1.500 ml kadardır.
                                                           Glomerulus kılcalları  süzülmenin gerçekleştiği  yer  olduğu  için
          1.  Süzülme      Geri emilme     Salgılama       insanın glomerulus kılcalları daha gelişmiştir. Henle kulpu ise
                                                           suyun geri emiliminin büyük çoğunluğunun gerçekleştiği yerdir.
          2.       renkteki okla sağlanmıştır. Çünkü salgılama da tıpkı sü-  Dolayısıyla kanguru faresinde Henle kulpu daha gelişmiştir.
            zülme gibi nefrona madde geçişine neden olur.   5.  Suyun böbreklerden ve bağırsaklardan geri emilimini sağlayan
          3.  b bölgesindeki sıvı glomerulus kılcallarındaki sıvıya benzer.   mekanizma önemli bir adaptasyondur. Bu sayede idrarla ya da
            Çünkü birinci hunideki zar tıpkı glomerulus kılcalları gibi birim   dışkıyla atılacak suyun büyük bir kısmı geri emilir.  Karasal hay-
            maddeleri geçirmektedir. a’da bulunup b’de bulunmayan mad-  vanların çoğunda vücut örtüleri su kaybını engelleyen bir yapı-
            deler alyuvar, akyuvar, kan pulcukları gibi kan hücreleri, albümin   dadır. İnsanlarda da deride keratin tabakası bu açıdan su kaybını
            globulin gibi büyük kan proteinleri olabilir.  azaltıcı bir özelliktedir. Yine de su kaybetme riskinin yüksek ol-
          4.  c bölgesindeki sıvı üreterdeki idrara daha çok benzer. Çünkü   duğu zamanlarda aktivitelerini minimuma düşürmeleri dehid-
            ikinci hunideki sentetik zar faydalı maddeleri d bölgesine geçir-  rasyonu engellemede önemli bir etkendir.
            miştir. c bölgesinde kalan sıvıya artık idrar diyebiliriz.    Etkinlik No.: 87 - Böbreklerin Düzenleyici Rolü
          5.  a ve d sıvıları birleştirilmelidir.  a’da kan hücreleri ve büyük pro-
            teinler, d’de ise temizlenmiş bir sıvı bulunmaktadır. a ve d’nin   1.  A maddesi sadece süzülmüş fakat geri emilmemiş ve salgılanma-
                                                           mış. Bu yüzden nefron içinde A maddesinin miktarı değişmez.
            birleşimi böbrek toplardamarındaki kana çok benzer.  Fakat su ve diğer pek çok madde emildiği için zamanla bu A
            Etkinlik No.: 85 - Böbreklerim Kanımı Nasıl Temizliyor?  maddesinin yoğunluğu artar. A maddesi nefronda hiç emilmeyen
          1.  Kurak bölgelerde yaşayan canlılarda suyun emilimini artırmak   kreatinin maddesine benzerlik gösterir.
            için Henle kulpu uzun; nemli koşullarda yaşayan, susuz kalma   2.  Katılmam. Çünkü sağlıklı bir insanın idrarında glikoz bulunmaz.
            riski düşük olan canlıların Henle kulpu kısadır. Henle kulpu uzun   B maddesi süzülüyor. Bir kısmı geri emilirken bir kısmı idrarla
            olan canlılarda suyun emilimi daha fazla olduğu için idrarla atı-  atılıyor. Glikoz idrarla atılamaz. Bunu ispatlamak için sağlıklı bir
            lan su miktarı azdır ve idrar yoğunluğu fazladır.  insanın idrar örneğine glikoz ayracı olan Fehling çözeltisi ya da
          2.  Kalsiyum veya ürik asidin çökelmesi sonucu oluşan taşlar, idrar   Benedict çözeltisi damlatırım. Renk değişimi gerçekleşmez. Böy-
            kanalını tıkayıp Bowman kapsülündeki hidrostatik basıncı artıra-  lece idrarda glikoz bulunmadığını ispatlarım.
            rak süzülme olayını azaltır. Tedavi edilmezse süzülmeyi azaltarak   3.  Bazı ilaçlar, boyalar, amonyak, H , HCO , K  iyonları gibi mad-
                                                                                     -
                                                                                +
                                                                                        +
                                                                                     3
            böbreğe zarar verebilir.                       delerdir. Kan pH’ı düşerse yani asidik değer artıyor ise H  iyonları
                                                                                              +
          3.  Bu durum geri emilimi artırıcı yönde etki yapar.  amonyak ile birleşir ve amonyum oluşturur ve idrarla dışarı atılır,
          4.  Glomerulus kılcallarındaki kan basıncının bu damarlardaki kan   kan bazikleşiyorsa sodyumbikarbonat oluşturularak idrarla dışa-
                                                                                          +
            osmotik basıncın yüksek olması madde geçişinin tek yönlü olma-  rı atılır. Bikarbonatın sodyumla birleşmesi ile H  iyonları kanda
            sına neden olur.                               artacağı için asiditeyi yükseltir (Solunum ünitesinde karbondiok-
          5.  Soğuk havalarda daralan kılcal damarlarda kan basıncı arttığından   sidin kanda taşınması reaksiyonlarını hatırlayalım.).
            süzülme hızlanır ve oluşturulan idrar miktarı artar. Adrenalin ve ti-  4.  D maddesinin geçiş yöntemiyle idrara verilmiştir. Bu madde sü-
            roksin, kalp atışını hızlandırır; böbreklere süzülmek üzere daha çok   zülmüyor, demek ki salgılama yoluyla idrara kazandırılıyor.
            kan gelir; kan basıncı artar; oluşturulan idrar miktarı artar. Tansiyon   5.  B panelinde kısmen geri emilim olduğu için minerallerin %2 ora-
            yükseldiğinde kan basıncı artar, oluşturulan idrar miktarı artar.  nında geri emilimi gerçekleşir. Deniz suyu %3 oranında tuzlu ol-
          6.  Getirici atardamar çapının geniş, götürücü atardamar çapının dar   duğu için %1’lik fazla tuz kanda kalmaktadır. Böbrekler kandaki
            olması kan basıncını yükselteceği için süzülme olayınının gerçek-  tuz ve fazla suyu atarak su ve tuz dengesini korumaya çalışırsa da
            leşmesini sağlar. Tam tersi durumda kan basıncı düşük olacağı   aşırı tuz yoğunluğu sebebiyle böbrekler yeterli bir süzme ve bo-
            için süzülme olayı gerçekleşmeyebilirdi.       şaltım yapamazlar. Fazla tuz kanda kalır, dokular fazla su kaybına
            Etkinlik No.: 86 - Susuz Yaşayamam           6.  uğrar ve ölüm gerçekleşir.
                                                           360 litre kanın %50’si 180 litre yapar. Demek ki bir günde 360
          1.  Hangi molekülün atılacağı veya geri emileceği kandaki konsantras-  litre kan böbreklerden geçmektedir. 360’ı 5’e bölersek (İnsanda 5
            yonlarına veya vücudun ihtiyacına göre belirlenir. Bir maddenin kan-  litre kan var.) 72 yapar. Böbreklerimiz tüm kanımızı yaklaşık 72
            da bulunması gereken normal miktarına eşik değeri denir. Maddenin   kez temizliyor, demektir.
            kandaki miktarı eşik değerinin üzerindeyse geri emilim olmaz, madde
            idrarla dışarı atılır. Burada belirleyici mekanizma, aktif veya pasif mad-    Etkinlik No.: 88 - Böbrek Deyip Geçme
            de geçiş kurallarıdır. Diğer deyişle maddeler kan ve süzüntü arasında   1.  Diyaliz ile kanda bulunan zararlı ve atık maddeler kandan uzaklaş-
            yer değiştirir. Bu değişimde hormonlar da görev alır. Böylece kandaki   tırılır, sıvı ve elektrolit dengesi korunur. Böbreğin birçok önemli
            kimyasal dengede süreklilik sağlanır. Bu dengeyi bozacak yüksek mik-  işlevi vardır ancak bireyin yaşamını tehlikeye atacak en etkili fak-
            tardaki maddeler böbrek tarafından süzülür ve idrar olarak atılır.  törün kandan uzaklaştırılması gereken bu maddelerin kanda birik-
          2.  Süzüntünün miktarını azaltan ve önemli maddeleri kana geri çe-  mesi olduğu söylenebilir. Bu maddelerin kanda birikmesi homeos-
            viren işlemin adı “geri emilim”dir. Normal olarak süzüntü nefron   tasiyi bozacağı için çok kısa sürede ölüm meydana gelebilmektedir.
            tüplerinden geçerken suyun %99’u, glikoz ve aminoasitlerin tama-  2.  Böbrekler, ilaçların zararlı kimyasallarının vücuttan uzaklaştırıl-
            mı, tuz iyonlarının çoğu yeniden emilir. Bu maddeler tüpleri saran   masını sağlamaktadır. Böbrek hastası bir bireyde bu görev yerine
            kılcal damar ağından kana geri döner. Suyun tüplerde geri emilimi,   getirilemeyeceği için zararlı kimyasallardan arındırılmayacaktır.



          274
   272   273   274   275   276   277   278   279   280   281   282