Page 552 - Türk Dili ve Edebiyatı 11 Beceri Temelli Etkinlik Kitabı
P. 552
TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI 11 Ortaöğretim Genel Müdürlüğü
CEVAP ANAHTARLARI
“(Bu) dünyada nice hüner bilen kişi var ki ihtiyaç sahibidir miştir. Şiirdeki “at” da bu esaretten kurtulmak için mücadele
(parasız/düşkün). (Ey insanoğlu!) Arşa çıkınca el elden üstün- eden Türk milletini temsil etmektedir.
dür.” şeklindedir. Şair bu beyitte hüner (beceri) sahibi kimsele- b) Şiirde “seyisler” ifadesiyle Anadolu’yu işgal ederek kontrol
rin değerinin bilinmediğinden yakınmıştır. Bu değerli ve hüner altına almaya çalışan İngiltere, Yunanistan, İtalya, Fransa
sahibi kişilerin ancak arşa (göğe) çıkınca, yani ancak ölünce gibi devletler kastedilmektedir. Bu dize de bu devletlerin
değerinin anlaşılacağını ifade etmiştir. Burada “arşa çıkmak” söz Anadolu’yu kontrol altına alamayacağını, Türk milletini esir
öbeği “ölmek, öteki âleme göçmek” anlamında kullanılmıştır. edemeyeceğini, milletin bir gün bunları başından atacağını
“Arşa çıkmak” söz öbeğini “Dedemin aziz ruhu arşa çıktığında ve özgürlüğüne kavuşacağını anlatmaktadır.
evdekilerin çığlıkları köyün ötesinden bile duyuluyordu.” şeklin-
de cümle içinde de kullanılabilir. 2. Söyleyici “son şanlı macera” ifadesiyle Çanakkale Savaşı’nı
4. Kuzguna yavrusu Ankâ görünür dizesinde geçen “Ankâ” ma- kastetmektedir. İtilaf Devletleri tarihte eşine az rastlanır, büyük
bir donanmayla geldikleri Çanakkale Boğazı’nda büyük bir
sallarda adı geçen ancak gerçekte var olmayan değerli bir kuş hezimete uğramış ve geri çekilmek zorunda kalmıştır. Daha
olup Kafdağı’nda yaşadığı varsayılan cennet kuşu olarak bilinen sonra karadan geçmeye çalıştıkları Çanakkale’nin geçilemeyece-
devlet (talih) kuşudur. Bu açıklamadan Ankâ kuşunun önemli ğini anlayan İtilaf Devletleri, Çanakkale Savaşları’nda büyük bir
bir kuş olduğu anlaşılır. Bu dizede de kuzgun için kendi yavrusu yenilgiye uğramıştır.
Ankâ gibi görünüyorsa her kişinin ortaya koyduğu ürün kendisi
için değerlidir. Bu dizeden hareketle birinci dizeye bakacak 3. a) Şiirin teması “bağımsızlık”tır. Bağımsızlık teması sadece Türk
olursak insanoğlunun kendi yaptığı iş, her zaman değerli ve çok milletine mahsus değildir. Bağımsız yaşama isteği bütün
önemlidir, anlamı çıkar. insanları, milletleri ilgilendirdiğinden evrenseldir.
5. Koyamam kargayı bülbül yerine/Çiçek açmış dikeni gül yerine b) “Şaha kalkmak, yükselen baş, ram etmek, gem vurmak, his-
beytinin günümüz Türkçesine aktarılmış hâli, “Kargayı bül- lerinin coşması, başında seyislerin kalmaması…” gibi ifadeler
bülün yerine koyamam, çiçek açmış dikeni (de) gülün yerine şiirin temasını tespit etmemizi sağlamaktadır.
koyamam.” şeklindedir. Şair, bu beyitte gerçek ve değerli olanın
yerine başka bir varlığın konumlanamayacağını söyler. Şair, 4. Bu dizede Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde başlayan Millî
gerçek varlığın yerini taklidinin asla tutmayacağını ve taklit Mücadele’ye vurgu yapılmıştır. Bütün dünyanın baş eğdi zan-
edenin eğreti duracağını ifade etmektedir. Bu beyitte “yerine nettiği Türk milletinin bağımsızlığına kavuşmak için harekete
koymak” deyimi “gibi görmek, saymak” anlamına gelir. TDK geçtiği anlatılmıştır.
Türkçe Sözlük’ünde de bu anlamı görebiliriz.
6. Akıl yaşta değil, baştadır başta. 5. Hürriyet İçin
Güç gençlikte ise tecrübe yaşta. Kendini bilmezler zincir vuracakmış bize!...
Sabır meyvesinin tadı bir başka. Bir gün kesilir bu baş, yine de gelmez dize...
Az tamah, çok zarar verir, demişler.
Şehit
Etkinlik No.: 65 Kalleşçe vurulduğunuz anda durdu zaman,
Gelir mi cihana bir daha böyle kahraman?
1. a) hezâr b) bâğzâr c) cûybâr ç) âteş-i seyyâle d) jâle e) hâle Can verdin; sarı saçlı, gül yüzlü Eren için;
Kırk bir kızıl gül açtı göğsünde vatan için.
2. a) Ruha verdikçe hasret haberlerini her bir bulut,
Cana geldikçe ufku seyretmekten sıkıntı ve ızdırap Bayrağım
Hafifçe titrer çimen... Gösterir bin ızdırap... Baktığım her yerden gülümse, al bayrağım!
Hem tabiat gücenmiş ayrılığından hem gönlüm harap... Ayın ve yıldızın göklerden eksilmesin,
Geldi ama n’eyleyeyim sensiz baharın neşesi yok! Solmasın rengin, rüzgarın kesilmesin.
Senden ayrı yaşamak içimde bir kor ateş:
b) Bendi günümüz Türkçesine çevirirken şiirin bağlamına, Öyle bir ateş ki cehennem ateşine eş!..
sözcüklerin kullanıldığı cümlelerdeki anlamına ve sözcük-
lerdeki eklerin değişmemesine dikkat edilmiştir.
Etkinlik No.: 68
Etkinlik No.: 66
1. Birinci metin incelendiğinde şiirin aruz ölçüsü ile yazıldığı
1. Şair bu bentte sıkıntıda olduğunu, vatanın tutsak olması ile görülmektedir. İkinci metinde ise her bir dizenin hece sayısının
eşit veya hecelerin ses değerinin aynı olmaması nedeniyle şiirin
insanların üzüntüden inlediğini, milletin her ferdinin kendi serbest ölçü ile yazıldığı anlaşılır.
heveslerinden sıyrılması gerektiğini ve insanların Allah’ı yardı-
ma çağırdığını dile getiriyor. 2. aa, ba, ca, da, ea … kafiye örgüsü kaside, gazel vb. nazım şekil-
lerinde kullanılır.
2. Şair, bu bentte “özgürlük” kavramının önemini anlatmak için
bülbül mazmununu kullanmıştır. “Bülbülü altın kafese koy- 3. Ahenk kelimesinin anlamı “uyum”dur. Şiirde ahenk ise keli-
muşlar, ‘ah, vatanım’ demiş.” kalıplaşmış söz öbeğine hatırlatma melerin, ses ve anlamsal olarak birbirleriyle uyum içerisinde
yapar. İnsanların esir bir biçimde yaşamak yerine bülbül gibi kullanılması ile oluşur. Şiirde ahengi sağlayan en önemli unsur,
kendini özgürlük için feda etmesi gerektiğini vurgulamıştır. Bu ölçüdür. Ancak ölçü olmadan da şiir yazılabilmektedir. Ölçü,
feda edişin önünde hiçbir engelin duramayacağını dile getirir. kafiye, redif, asonans, aliterasyon vb. ahenk unsurlarını kullan-
3. Milletimizin birbirine ve vatanına olan bağlılığı çok üst seviye- madan şiir yazmak kolay değildir. Ahenk unsurlarına başvur-
madan şiir yazmaya çalışmak; çivi, tuğla vb. gibi araçlar olma-
dedir. Birlik olduğumuzda bizleri yıkacak dış güçler tamamen
bizden korkacaktır. Bunun en güzel örneği, Çanakkale Müda- dan ev yapmaya benzer. Şiiri düzyazıdan ayıran, şiiri şiir yapan
da bu ahenk unsurlarıdır. Ahenk unsurlarını kullanmadan iyi
faası, Kurtuluş Savaşı mücadelesi gibi destansı kahramanlıkla-
rımızdır. Yakın geçmişte de 15 Temmuz darbe girişimine karşı bir şiir yazmak ustalık hatta dâhiliktir. I. metnin ölçü unsuruna
insanlarımız birlik ve beraberlik ruhu içinde milletçe sokaklara bağlı biçimde yazıldığı ve ahengin daha sağlam olduğu görül-
dökülüp ülkeyi cansiperane, hep birlikte savunması bu duru- mektedir. II. metinde ise ölçünün olmayışı nedeniyle kafiye ve
mun en güzel örneklerindendir. redif unsurlarının daha etkili olduğu görülmektedir.
4. Vatan sevgisi 4. VIII. Bent
Her şahsı harîm-i Hak’a mahrem mi sanırsın (a)
Etkinlik No.: 67 Her tâc giyen çulsuzu Edhem mi sanırsın (a)
“mi sanırsın”: Redif / -em: Tam Kafiye
1. a) I. Dünya Savaşı sonunda Mondros Ateşkes Antlaşması’yla Dehri arasan binde bir âdem bulamazsın (b)
Anadolu’da işgaller başlamış, Türk milleti esir edilmek isten-
550