Page 30 - Çağdaş Türk ve Dünya Tarihi | 4.Ünite
P. 30
4.3.4. Kadın Hakları Sorunları MOBBING
Toplumsal cinsiyet kavramı ilk olarak 1930’lu yıl-
larda fizyolojik cinsiyetin psikolojik karakterlerden 1970’li yıllardan sonra gerçekleşen
farklı olduğunu belirtmek amacıyla kullanılmıştır. ekonomik genişleme ve değişim, aşırı
Toplumsal cinsiyet, 1950’li yıllarda psikoloji bilimin- rekabet ve kâr elde etme anlayışı dü-
de kimlik olarak kavramsallaştırılarak bireyin kadın şük maliyetlerle rekabeti gerektirmiş,
ya da erkek olduğuna dair öz algısı şeklinde tanım- bu da iş yerinde mobbinge (psikolojik
lanmıştır. Kadın ve erkeklere yönelik tutum ve davra- şiddet) uygun bir ortam hazırlamıştır.
nışlarda, toplumsal cinsiyet rollerinin belirlenmesinde Mobbing; bireyin kendisini ifade etme-
aile, eğitim, kültürel ortam ve kişilik etkili olmuştur. sini engelleyen saldırılar, sosyal ilişki-
Cinsiyete dayalı ayrımcılık; fırsatların, kaynakların, lere yapılan saldırılar, bireyin sosyal
ödüllerin cinsiyete göre farklı dağılması şeklinde itibarına saldırılar, bireyin yaşam ve iş
ifade edilmektedir. Bireylere iş performanslarına göre kalitesine saldırılar ve doğrudan sağ-
değil, kendilerine atfedilen rollere ve cinsiyetlerine lığı etkileyen saldırılar olarak beş ana
göre davranılarak ayrımcılık yapılması önemli bir so- grupta toplanmıştır.
run oluşturmaktadır.
Kadınlar hem sosyal hayatta hem çalışma haya-
tında doğrudan veya dolaylı olarak cinsiyet ayrımcılığına maruz kalmaktadırlar. Bunun en önemli gös-
tergesi, işlerin kadın işi ve erkek işi olarak gruplandırılmış olmasıdır. Kadınlar, mesleki yönlendirme
ve işe giriş aşamasında, iş ortamında çalışma esnasında, işten ayrılırken veya çıkarılırken cinsiyete
dayalı ayrımcılık uygulamaları ile karşı karşıya kalırlar. Kadınlar, sosyal haklarını kullanmada ayrımcı-
lığa tabi tutulmanın yanında, iş hayatında genellikle mobbinge de maruz kalırlar.
4.3.5. Spor, Sanat ve Müziğin Topluma Etkileri
1960’lar siyasi ve sosyal açıdan önemli değişikliklerin yaşandığı yıllardı. Bu değişim müzikte rock
diye anılan müzik türüyle kendini gösterdi. Bu yıllarda rock müzik, kitleler üzerinde diğer sanat tür-
lerinden daha etkili oldu. Rock müziğin önde gelen isimlerinden biri Bob Dylan’dı [ Bob Dilın (Görsel
4.23)]. Bob Dylan “Blowin in the wind (Blovin in dı
vind)” adlı şarkısında ırk ayrımını eleştirdi. Bunun ya-
nında politik ve dinsel konulu şarkılarıyla savaş kar-
şıtlığını ortaya koydu. Müziğin toplumu değiştirecek
tek olgu olduğu görüşüne sahip kolej ve üniversite
gençliği, bu tarzdan büyük oranda etkilendi.
1960’larda devreye giren Pop Art, yüksek sana-
ta ve kurumlarına karşı bir saldırı olarak görüldü. Bu
sanatın en önemli isimlerinden Andy Warhol’un [Endy
Vorhol (Görsel 4.24)] reklam imgelerini barındırdığı Görsel 4.23: Bob Dylan
pop işleri, sanatın tüketim kültürüne kaymasına bir
protesto gibi karşılandı. Warhol, tüketim toplumu için
tüketilebilir sanat eserleri yaptı. Andy Warhol, “Benim
resmim, bugün Amerika’nın üzerine inşa edilmiş ol-
duğu kişiliksiz, kaba ürünlerin ve sakınması olmayan
maddi nesnelerin ifadesidir. Bizi ayakta tutan yararlı
fakat dayanıksız simgelerin, alınıp satılan her şeyin
yansıtılmasıdır.” ifadeleriyle kendi sanatını açıklamış-
tır. Warhol, sanat yaklaşımıyla bu yıllarda ve sonra-
sında kitleler üzerinde etkili olmuştur.
Görsel 4.24: Andy Warhol
172