Page 70 - Türk Dili ve Edebiyatı
P. 70

10         TÜRK DİLİ VE EDEBİYATI





                 3.  Felâtun Bey’in mutasarrıf olarak İstanbul’dan ayrılması olayına, kendisinin ve Râkım Efendi’nin bakış açı-
                   sındaki farklılığı belirtiniz.
                 4.  Kendinizi, okuduğunuz metindeki iki ana kahramandan hangisine daha yakın bulduğunuzu nedenleriyle
                   birlikte söyleyiniz.
                 5.  Metindeki açık ve örtük iletilere örnekler bulunuz. Bulduğunuz örnekleri tahtaya yazınız.

                 6.  Okuduğunuz metinden yola çıkarak eserin yazıldığı dönemin sosyal ve kültürel özellikleriyle ilgili çıkarım-
                   larda bulununuz.

                 7.  Metindeki anlatıcıyı ve anlatıcının bakış açısını belirleyiniz.
                 8.  Metinde özetleme tekniğinin kullanıldığı yerleri gösteriniz.
                 9.  Okuduğunuz metinden alınan “İstanbul’un zevkini süren varsa, o da sizsiniz.” cümlesinde “varsa” kelime-
                   sinden sonra virgül kullanılması ve “Hemen Rabbim tevkif-i selâmet versin.” cümlesinde “tevkif-i selâmet”
                   ifadesinin yazımı döneme özgüdür. Siz de metinden buna benzer örnekler bulunuz. Bulduğunuz örnekleri
                   sözlü olarak ifade ediniz.
               10.  Metinde Arapça, Farsça kelime ve tamlamaların sık kullanılması size dönemin dil anlayışıyla ilgili neler
                   düşündürmektedir?
               11.  “Ahmet Mithat roman yazarken geleneksel hikâyeciliğimizi sürdürdüğünden ikide bir okura seslenir, med-
                   dahlar gibi ona sorular sorarak bir konuşma havası içinde yazar.” bilgisinin okuduğunuz metne yansımala-
                   rını gösteriniz. Böyle bir anlatımın metne yaptığı etkilerle ilgili düşüncelerinizi açıklayınız.

                   Yazarın Biyografisi

                   AHMET MİTHAT EFENDİ (1844–1912): Tanzimat Dönemi gazetecisi, hikâye ve ro-
                man yazarıdır. İlköğrenimini ağbeyinin yanında Vidin’de yapan Ahmet Mithat, ailesiyle
                İstanbul’a dönünce Tophane Sıbyan Mektebinde okudu. Ardından Niş Rüştiyesini bi-
                tirdi. Kalem memuru oldu. Fransızca öğrendi. Bir süreliğine Bağdat’a gitti. Döndüğün-
                de evinde kurduğu matbaada eserlerini basmaya başladı. Gazetelere yazı yazdığı gibi
                kendisi de gazete çıkardı. İlk roman ve oyunlarını sürgün olarak gittiği Rodos’ta yazdı.
                İstanbul’a döndüğünde Takvim-i Vakayi gazetesinin müdürlüğünü yaptı. Tercüman-ı
                Hakikat gazetesini çıkardı. Tanzimat Dönemi’nin ilk romancı kuşağından olup pek çok
                roman yazdı. “Eğlendirerek öğretmek” gibi bir ilkeye dayalı olarak romanlarıyla bir nesli eğitmeye çalıştı. Hikâ-
                yelerinden bazıları Letâif-i Rivâyat (Söylenegelen Güzel Hikâyeler) serisinde 25 cilt olarak ayrı ayrı zamanlarda
                basıldı. Ahmet Mithat, nesrin bütün türlerinde ve akla gelen bütün konularda telif ve tercüme 200 kadar eser
                sahibidir. Hasan Mellah, Hüseyin Fellah, Henüz On Yedi Yaşında, Paris’te Bir Türk roman; Açıkbaş, Eyvah, Çengi
                yahut Daniş Çelebi tiyatro türündeki eserlerinden bazılarıdır.

                  Dil Bilgisiil Bilgisi
                  D
                1.  Okuduğunuz metinde geçen “Adam sen de, ödenmeyecek borç mu olur?” cümlesi cevap alma amacın-
                   dan çok, düşünceyi onaylatma anlamı taşıyan sözde soru cümlesidir. Siz de metinden bu tür sözde soru
                   cümlelerine örnekler bulunuz.
                2.  Aşağıdaki parçada bulunan noktalama işaretlerinin parçadaki kullanım amaçlarını açıklayınız.
                   Lâtife değil! Kız, gerçeği gibi kendisini toplamıştı. Hattâ yataktan bütün bütün çıktı. Gündüzün elbisesini
                   dahi giydi. Ziklas, iki günde bir kere kızın tebeddül-i hâlini Râkım’a yazar idiyse de “İşte oğul, size malûmat-ı
                   lâzımeyi verdim. Fakat evime gelir de, kızı ziyaret ederseniz korkarım ki, hastalığı nükseder.” zeylini hiçbir
                   mektubundan eksik etmezdi.


          68
   65   66   67   68   69   70   71   72   73   74   75