Page 208 - Dört Dörtlük Konu Pekiştirme Testi - TYT FELSEFE

1. TEST
FELSEFE MS 2. Yüzyıl-15. Yüzyıl'da Felsefe -2 1. TEST

5. Fârâbî’ye göre cahil şehir ve halkı ne saadeti tanır 7. El-Münkız Mine’d-Dalâl epistemolojik bir plan çerçe-
ne bireylerin erdemli yaşamasını düşünür. Saadet vesinde, modern dünyada hâlâ çözülememiş bilgi ve
ve erdemli yaşam kendilerine gösterilse bile ne onu bilginin güvenilirliği sorununu ele alan ve felsefi olma-
kabul ederler ne de ona inanırlar. Cahil şehir insan- sının yanında biyografik nitelikler de taşıyan bir eserdir.
ları için hayat; servet, sınırsız özgür yaşam ve utanç Eserinde duyu ve aklın bilgisini eleştirel bir değerlen-
duymadan geçirilen her bir andan ibarettir. Bu halkın dirmeden geçiren Gazâlî, her birinin gücünü ve sınırını
en büyük saadeti bütün bu hayâsızlıkların bir arada belirlemeye çalışır. İki bilme aracıyla da yapılan derin
olmasıdır. Oysa onların saadet olarak kabul ettiği her bir hesaplaşmanın sonrasında, bu bilgi kaynaklarının
şey medeni devlet için hastalık, bedbahtlık, fakirlik, hangi nedenlerden dolayı yetersiz kaldıklarını açıklar.
saadetten uzak kalma ve itibarsızlıktan başka bir şey Her şeyin gerçek yüzünü öğrenmek için öncelikle bilgi-
değildir. nin gerçek yüzünün ne olduğunu öğrenmek gerektiğini
söyler. Gazâlî’ye göre önümüzdeki tek seçenek, hida-
Buna göre cahil şehir için aşağıdakilerden hangisi yete erdirecek asıl bilgiye ulaşmaktır. Ona göre bu se-
söylenemez? çenek manevi bir unsur olan kalp gözüdür. İnsan kalp
gözü ile gerçekleri bütün açıklığıyla kavrayabilir.
A) Faziletsiz bir zenginlik söz konusudur.
B) Erdemli insanların yetiştirildiği yerdir. Parçadan hareketle aşağıdakilerden hangisine
C) Hedonist bir toplum anlayışı hâkimdir. ulaşılamaz?
D) Cehaletin kök saldığı bir toplum modelidir. A) Doğru bilginin kaynağı duyusal bilgilerdir.

E) İnsanlar dünyevi zenginlikleri temele almıştır. B) Her şeyin aslına, bilginin aslını bilerek ulaşılır.
C) Bilginin güvenilirliği bugün de sorgulanmaktadır.
D) İnsan sezgi aracılığıyla gerçeğin bilgisini kavrayabilir.

E) Gazâlî bilgi kaynaklarının gücünü ve sınırlarını sorgular.

8. İbn Rüşd’e göre din, insanın varlığı düşünmesini ve de-
ğerlendirmesini yasaklamaz. Aksine bu konuda insanı
düşünmeye davet eder. Yaratıcısını ve yaratılanı bil-
6. İbni Sînâ’ya göre varlık ve doğaüstü alanın bilgisi doğru- mek, hakikate ulaşmak isteyen insanın aklını kullanması
dan akıl yoluyla kavranabilir. Varlığı zorunlu ve mümkün inanca aykırı değildir. İnsan felsefe ile evreni, evrendeki
varlık olarak ayıran filozof, zorunlu varlığı, bir nedene düzeni ve amaçlılığı kavramaya yönelir. Felsefenin böy-
dayanmayan yani varlığını başka bir varlığa borçlu olma- le bir yönelimi dinle çatışmaz. Tutarsızlığın Tutarsızlığı
yan, çokluk ve görecelilik içermeyen ve hiçbir şeyin ona adlı eserinde dinlerin vahiy kaynaklı olduğunu, aklın da
denk olamayacağı varlık olarak açıklar. Mümkün varlık- vahyin ayrılmaz bir parçası olduğunu yazmıştır. Sadece
sa varlığı da yokluğu da bir nedene bağlı olan varlıktır. akla dayalı bir dinin olabileceğini savunanlara da böyle
Bu neden de zorunlu varlık yani yaratıcıdır. bir dinin hem vahye hem akla dayanan dinlerden eksik
olacağını belirtmiştir.
Bu parçadan İbni Sînâ’nın görüşleriyle ilgili aşağı-
dakilerden hangisine ulaşılabilir? Bu parçada vurgulanmak istenen düşünce aşağıda-
kilerden hangisidir?
A) Varlık anlayışını düalizmle açıkladığına
A) İnanç olmadan da akıl gerçek hakikati kavrar.
B) Doğru bilgiye sezgi ile ulaşılabileceğine
B) Akıl ve inanç birbiriyle uzlaşı içindedir.
C) Tanrı anlayışını deizme dayandırdığına
C) Felsefenin amacı dine eleştirel yaklaşmaktır.
D) Zorunlu varlığın sebepsiz ve tek olduğuna
D) Din ve felsefenin hakikat anlayışı tamamen farklıdır.
E) Metafiziksel alanın çözümlenemez olduğuna
E) İnancın sorgulanmadan kabul edilmesi gerekir.

207
206 207