Page 21 - Tarih 11 - Ünite 2
P. 21

DEĞİŞİM ÇAĞINDA
                                                                                     AVRUPA VE OSMANLI

               Mukataalar (Görsel 2.25), başlangıç-
               ta en fazla üç yıllık bir dönem için
               iltizama verilmiştir. Ancak merkezî
               hazinenin nakit ihtiyacının giderek
               artmasıyla devlet, mukataaları mül-
               tezimlere ömür boyu tahsis etmeye
               başlamıştır. Mukataaların ömür boyu
               kiralanma uygulamasına malikâne
               sistemi adı verilmiştir. Malikâne sis-
               temi ile toprağın vergi gelirlerinin
               miras bırakılması hakkı  getirilmiştir.
               Bu da malikâne sahiplerine büyük
               güç kazandırmıştır. Büyük zenginliğe
               kavuşan bu gruplar, taşra yönetimin-
               de daha çok sorumluluk almıştır.
                                                                                                 Görsel 2.25
                                                                                             Mukataa arazileri
                 Malikâne sistemi ile ekonomik olarak güçlenen kişiler, Anado-
                 lu’da başıboş sekban, sarıca ve levent gibi askerî grupları da
                 bünyelerine katarak ekonomik güçlerinin yanı sıra askerî güce
                 de sahip olmuştur. XVIII. yüzyılda birçok âyan, büyük mukataa    BİLİYOR MUSUNUZ?
                 gelirleri olan bu mültezimlerin içinden çıkmıştır.


               Avarız vergisi, Osmanlı Devleti’nde XVI. yüzyılın sonlarında ihtiyaç
               hâlinde toplanan bir vergi olarak ortaya çıkmıştır. Ancak savaşla-
               rın uzaması ve gelir kaynaklarının azalmasıyla bu vergi, düzenli
               olarak toplanmıştır. Hem Müslüman hem de gayrimüslimlerden
               alınan avarız vergisi, başlangıçta olağanüstü hâllerde alınsa da
               zamanla devamlı hâle getirilmiştir. Osmanlı Devleti’nde salgun
               ya da salma olarak adlandırılan ve ilk başlarda ayni veya hizmet
               olarak da tahsil edilebilen avarız vergileri, XVII. yüzyıldan sonra
               tamamen nakdî olarak alınmaya başlanmıştır. Avarız vergileri, ar-
               tan hazine açıklarını kapatmada büyük bir paya sahip olmuştur.

                 Avarız vergisi, avarız hanesi olarak adlandırılan birimlerden
                 tahsil edilirdi. Avarız hanesinin gerçek hane ile ilgisi yoktur.
                 Üç, beş, yedi, on, on beş evden oluşan bir vergi birimine avarız
                 hanesi denirdi. Devletin tamamında geçerli standart bir avarız
                 hanesi birimi yoktu. Her kaza için farklı ölçüler esas alınırdı.  BİLİYOR MUSUNUZ?


               Osmanlı Devleti’nde savaşlara bağlı ekonomik sıkıntılar nedeniyle
               varlıklı kişilerden imdadiyye adı altında yardımlar toplanmaya
               başlanmıştır. Önceleri sefer masraflarını karşılamak için koyulan
               ve “imdad-ı seferiyye” adı verilen bu vergi, XVIII. yüzyıl sonlarından
               itibaren sürekli hâle getirilmiştir. İmdadiyye vergisinin ulemadan
               da toplanması kararlaştırılınca bu kesimde büyük bir tepki oluş-
               muş ve padişah da dâhil olmak üzere devlet ileri gelenleri sert
               şekilde eleştirilmiştir. Sonunda imdadiyye vergisinin ulemadan
               toplanmasından vazgeçilmiş ve bu verginin zengin kişilerden
               alınmasına karar verilmiştir. İmdadiyye vergisi, zamanla adeta bir
               varlık vergisine dönüşmüştür.

                                                                                                          67
   16   17   18   19   20   21   22   23   24   25   26