Page 22 - Türk Kültür ve Medeniyet Tarihi 11 | 3.Ünite
P. 22
3. Ünite
SORU
Tanzimat Dönemi’nde farklı mahkemelerin ortaya çıkmasını hukuk açısından değerlen-
diriniz.
Osmanlı Devleti’nde anayasal düzene 23 Aralık 1876 tari- BİLGİ NOTU
hinde ilân edilen Kanun-i Esasi ile geçilmiştir. Mithat Paşa’nın
başkanlığındaki komisyon tarafından hazırlanan bu anayasa, II. Meşruti Monarşi,
Abdülhamit tarafından kabul edilerek yürürlüğe girmiş, böyle- hükümdarın yetkilerinin
anayasal olarak sınırlandı-
ce Osmanlı Devleti meşruti monarşi ile yönetilmeye başlamıştır rıldığı bir yönetim şeklidir.
(Görsel 3.15).
Görsel 3.15
II. Meşrutiyet’in ilanı ile II. Abdülhamit’in yeni parlamentoyu açışı (Temsilî)
Osmanlı Devleti’nin ilk anayasası olan Kanun-i Esasi’nin ilân edilmesi üzerine, yasama yet-
kisi Şûra-yı Devlet gibi kurullardan alınarak Meclis-i Umumî’ye verilmiştir.
Kanun-i Esasi’ye göre Osmanlı Devleti’nde yaşayan bütün unsurlar din ve mezhep farkı
gözetilmeksizin Osmanlı vatandaşı olarak kabul edilmiş ve Osmanlı tebaasının hakları anayasal
güvence altına alınmıştır. Bu Anayasa; ırk, dil ve din anlayışına göre değil, hukuki vatandaşlık
anlayışına göre hazırlanmıştır. Şahsi hürriyetler, din, vicdan ve eğitim hürriyetleri gibi haklar
eşitlik esasına göre düzenlenmiş “Bütün Osmanlı vatandaşları kanun önünde haklar ve ödevler
bakımından eşittir.” ilkesi benimsenmiştir. Mahkemelerin herkese açıklığı ilkesi kabul edilmiş,
kişi dokunulmazlığı da getirilerek temel hak ve hürriyetler yasal güvence altına alınmıştır.
Meşrutiyet Dönemi’nde hukuk alanında güvenilir bir sistem kurulması için çalışılmış, ad-
liye çalışanlarının özlük hakları ve çalışma koşulları yeniden düzenlenmiştir. Mahkeme teşki-
latlarına ilişkin yasalar çıkarılmış, adliye nezaretinin görevleri ve teşkilatlanması ile ilgili çeşitli
nizamnâmeler düzenlenmiştir.
Osmanlı Devleti, Tanzimat Dönemi’ne kadar Medenî Kanun ile ilgili meseleleri fıkıh ve fetva
kitaplarına başvurarak çözmüştür.
Osmanlı Devleti’nde Tanzimat Dönemi’nin sonlarına doğru dış baskıları ortadan kaldırmak
ve toplumun ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla bir Medenî Kanun hazırlanmış, bunun için de
çeşitli çalışmalar yapılmıştır. XIX. yüzyılda İslam dünyasında hazırlanan ilk medenî kanun olan
Mecelle, Ahmet Cevdet Paşa ve dönemin önde gelen hukukçularından oluşan bir heyet tarafın-
dan hazırlanmıştır.
122